1.Bölüm : Tolga Gürsoy

10.2K 430 394
                                    

Takip ettiğiniz hikayeleri sadece okuyup oy verip geçmeyin lütfen çünkü amatör yazarlar olarak sizlerin düşüncelerine oydan çok daha fazla ihtiyacımız var. Sonuçta buraya hikayelerimizi sizlerle etkileşim sağlayıp yazılarımızı iyi ya da kötü eleştirmeniz için koyuyoruz ki kendimizi geliştirebilelim diğer türlü burası ekitap servisine döner ve yazmak için emek veren kişilere de büyük ayıp olur onlar da yavaş yavaş geri çekilirler. Gerçek kitapseverlere yaptıkları ve yapacakları tüm yorumlar için teşekkür ederim. Keyifli okumalar...

........::::::::____::::::::........


Yazdan kalma bir sabaha uyanan Gürsoy ailesi tüm aile fertleriyle beraber gelenekselleşmiş olan pazar kahvaltısına oturmak için yeniden bir araya gelmişti. Ancak bu defa bir sorun vardı. Vedat Bey masanın en başında bulunan yerinden ailesini izlerken oğullarından birinin eksikliğini hissedip eşi Belgin Hanım'a dönerek "Tolga'yı göremiyorum. Umarım gelmemesi için geçerli bir sebebi vardır" dedi.


Belgin Hanım Vedat Bey'in ilk eşinden olan oğlunu yani Tolga'yı oldum olası benimseyememişti. Eşinin Tolga'yı oğulları Kenan'dan her anlamda daha önde tuttuğunu düşünmesi de ona karşı olan olumsuz düşüncelerini perçinliyordu.


Belgin Hanım eşinin aile yemeklerine ne kadar önem verdiğini bildiği için biraz da hasetçe bir tutum sergileyerek "Tolga'yı bilmez misin Vedat? Of! Kim bilir yine hangi çiçeğin böceğin fotoğrafını çekmekle uğraşıyordur" dedikten sonra oğlu Kenan'a baktı ve Vedat Bey'in elini şefkatle tutarak "Demek ki Tolga bu sofrada bir arada olma fikrimize bizim verdiğimiz değer kadar kıymet vermiyor. Bu da onun kendi seçimi" dedi.


Keyfi kaçmış bir halde kahvaltıyı Tolga olmadan başlatan Vedat Bey ağabeyinin kendisine emanet ettiği yeğenleri ve oğlu Kenan'ın kendi aralarında sürdürdükleri konuşmayı bir müddet dinledikten sonra çatalını gergince tabağının yanına bıraktı. Bugün etrafında olan bitenlere ekstra tahammülsüz olduğu açıktı.


Gözleri üçünün arasında gidip gelirken hâlâ konuşmayı sürdürdüklerini görünce de "Sizi bu kadar eğlendiren şey ne Kenan? Fısır fısır konuşmak yerine sofra adabına uyarak konuyu bizlerle de paylaşırsanız biz de dilimizin döndüğünce size iştirak etmeye çalışırız" diyerek kinayeli bir üslupla oğluna çıkıştı. Oysaki orada konuşan sadece Kenan değildi. Figen ve Can'da bu sohbetin içinde yer alıyordu ama Vedat Bey'in gözleri onları değil sadece küçük oğlunu görüyordu. Bu eskiden beri böyleydi.


Suçlu addedilen Kenan'ın ağzını açmasına bile fırsat kalmadan Belgin Hanım bir anda telaşlanıp oğlunu savunur duruma gelince yine Kenan'dan önce Vedat Bey söze girmiş ve otoriter bir ses tonuyla da "Belgin lütfen! Kenan artık bir yetişkin ve eminim küçük bir çocukmuş gibi annesinin kendisini korumasına ihtiyacı yoktur" diyerek lafı Belgin Hanım'ın ağzına tıkmıştı.

Suçlu addedilen Kenan'ın ağzını açmasına bile fırsat kalmadan Belgin Hanım bir anda telaşlanıp oğlunu savunur duruma gelince yine Kenan'dan önce Vedat Bey söze girmiş ve otoriter bir ses tonuyla da "Belgin lütfen! Kenan artık bir yetişkin ve emini...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Geçmişin Gölgesinde (Son 1 Bölüm Kaldı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin