74.Bölüm : Sensiz bir hayat istemiyorum

1.3K 109 6
                                    

"Rüyalar ruhumuzda olan gizli olaylara baktığımız mikroskoplardır"


"...ve sonsuza dek mutlu yaşamışlar"


Tolga masalını sonlandırdıktan sonra kucağında bir süredir kıpırdanmayı bırakan kızına bakmış ve sonunda uyuduğunu görünce de sessizce "Tatlı rüyalar minik prensesim" diyerek gülümsemişti. Son ana kadar da direnmişti yaramaz. Huzur içinde kızını izleyen Tolga bir müddet sonra ister istemez bakışlarını yanında uyuyan Ela'ya döndürmüştü. Böyle bir mutluluk yoktu. Keşke her geceleri böyle geçebilseydi. Kucağında mis kokusunu doyasıya içine çektiği güzeller güzeli kızı yanı başında gördüğü her an ömrüne ömür kattığını hissettiği sevdiği duruyordu. Eğer bu anı bir daha yaşayamayacaklarsa bu gece hiç bitmemeliydi.


Başını koltuğa yaslayarak bir süre düşünceli gözlerle Ela'yı izleyen Tolga "Biz de mutlu olalım Ela... Biz de sonsuza dek mutlu yaşayalım" derken henüz masalın başındayken uykuya yenik düşen Ela da gördüğü rüyanın etkisiyle ağzında bir şeyler gevelemeye başlamıştı. Tolga ne dediği ile ilgili hiçbir fikre sahip olamazken Ela kaşlarını çatarak düzensiz nefes almaya başlamıştı. Nasıl almasın içeriği korkularından oluşan o kabusu yeniden görüyordu. Bu sefer ki biraz daha derinlikliydi sanki.


Rüyasında karanlık bir yolda önünü göremeden düşe kalka ilerlerken bir anda üzerine gözünü alan bir ışık gelmiş ve o andan itibaren de olduğu yerden ayrılamamıştı. Sanki oraya hapsolmuş gibiydi. Bir süre sonra korku içinde sımsıkı kapattığı gözlerini kulağına gelen bir bebek sesi yüzünden aralamış ve hemen ardından da başını kaldırarak bakınmaya başlamıştı. Ses kızına ait olmasa da yine de "Rüya... Rüya!" diye bağırıp dört bir yanından gelen sesi kendi etrafında dönerek takip ederken tam karşısında beliren ışıkla beraber hayret dolu bakışlarını da orada oturmakta olan yara bere içindeki adama çevirmişti. O adam babasıydı. Orhan Bey tam karşısındaydı ve oturduğu yere kablolarla bağlanmış bir şekilde duruyordu. Ela ise gözlerine inanamıyordu. Orada mıydı gerçekten? İmkansızdı ama o kadar da gerçek gözüküyordu ki.


"Baba!"


Gözlerinden yaşlar akmasına rağmen büyük bir sevinçle seslenip koşarak yanına gitmek isterken Orhan Bey elini kaldırıp onu durdurarak "Gelme!" dedikten sonra sert bir şekilde yanındaki kişiyi işaret edip "Onun yanında kal!" diye bağırmıştı. Baba kız o anlarda bakışlarını birbirlerinden ayırmıyordu. Ela bunu neden yaptığını anlayamazken tanıdık bir sesin "Ela..." demesi ile korkarak yavaşça başını çevirmiş ve tam arkasında duran genç Nergis Hanım'ı görmüştü.

Ne demekti bu? Babası neden kızının yanına gelmesine engel olup bağırarak annesinin yanında kalmasını istiyordu ki? Buna mana verememiş bir şekilde bakmaya başlayan Ela başını olumsuzca iki yana sallayarak tam annesine "Hayır! Burada senin yanında...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ne demekti bu? Babası neden kızının yanına gelmesine engel olup bağırarak annesinin yanında kalmasını istiyordu ki? Buna mana verememiş bir şekilde bakmaya başlayan Ela başını olumsuzca iki yana sallayarak tam annesine "Hayır! Burada senin yanında kalamam. Ben senin gibi değilim!" dediği anda etraflarını alevler sarmıştı. Annesini ve Ela'yı etkilemiyordu ancak bulundukları yerden çıkabilmelerine de imkan vermiyordu.

Geçmişin Gölgesinde (Son 1 Bölüm Kaldı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin