........::::::::__İSTANBUL__::::::::........
İzmir'de Ela'nın sağlığı açısından sıkıntılı anlar başlarken İstanbul'da olan Kenan'da eş zamanlı olarak bambaşka sıkıntılar yüzünden resmen boğulmak üzereydi. Annesinin isteği ile kahvaltıdan sonra beraber çalışma odalarına geçmiş ve varsayılan sorun hakkında konuşmaya başlamışlardı. Açıkçası Kenan bir miktar şaşkındı çünkü bunca zaman bu konu hakkında ağzını bile açmadan işini sessiz sedasız halleden annesi neden bu defa Pelin'i bu kadar önemsemişti anlayamıyordu.
Belgin Hanım oğlunun sesinin çıkmaması sebebiyle ipleri eline alıp otoritesini iyice ortaya koyarken Kenan'da oturduğu yerden annesinin Pelin hakkında kendisine yaptığı uyarıları sabırla dinlemeye çalışıyordu. Tabii Belgin Hanım oğlunun yine Pelin tarafından kandırılacağını düşünerek kendince önlemler almaya çalışırken Kenan'ın gönlünün başka birine ciddi şekilde kaydığından habersizdi. Yani oğlunun bu saatten sonra Pelinmiş başka kızmış kimse ile işi olmazdı.
Belgin Hanım olumsuz sözlerine devam ederken Kenan'ın olayın ciddiyetinden sanki kopmuş gibi bakıp "Pelin'den ne kadar çok korkmuşsun anne" demesine karşılık öyle olmadığını kanıtlamak istermiş gibi gözlerini kısıp oğluna bakarak "O servet avcısı kızdan korktuğumu da nereden çıkardın? Onun ailemizi düşüreceği durumu önceden kestirebildiğim için buna engel olmaya çalışıyorum sadece" dedi.
"Hmm... Bakalım doğru mu anlamışım. Beni düşündüğün için değil sadece benim üzerimden Pelin'in ailemizi düşüreceği varsayımsal durum yüzünden endişe ediyorsun"
"Konuyu çarpıtma Kenan elbette ki seni de düşünüyorum"
"Seni de?"
"Bugün senden beklemediğim kadar alıngansın ve bu hiç alışık olmadığım bir durum"
"Alıngan değilim de konu farklı yönlere gittikçe ben cevaplarımdan hızla uzaklaşıyorum ve bu da beni haliyle biraz gerip lafları da cımbızla çekmeme neden oluyor"
"Sen bana kızgınsın. O kız buraya gelip sana saçma sapan şeyler anlattı değil mi?"
"Saçma sapan olması tartışılır ki ben bu kısmını pek tartışmak istemiyorum ama öğrenmek istiyorsan söyleyeyim. Evet bana geçmişten pek de haberdar olmadığım bazı bilgiler verip havaya da kafamı karıştırıcı birkaç soru işaretciği bıraktı"
"Neymiş onlar? Sor hemen açıklığa kavuşturalım"
Kenan kısa bir an düşünüp doğru cümleleri bulmaya çalıştıktan sonra uzatmayıp gayet düz bir şekilde "Mesela yıllar önce Pelin'in apar topar gönderilme işi fena halde canımı sıktı" dediğinde o dönem aldığı tavrın arkasında duran Belgin Hanım bakışlarını dikleştirerek "Evet onu buradan gönderdim ve bu çok da doğru bir karardı" dedi. Kenan annesi olması sebebiyle saygıyı elden bırakmak istemiyordu ama yine de çok kızmıştı. Hayatı konusunda bu tarz bir müdahaleyi başkası yapmış olsaydı herhalde onu bin pişman ederdi.
Sinirlenmemeye çalışarak çenesini ovalarken "Doğruydu demek! Peki hangi hakla benim beraber olduğum bir kıza giderek onu benim bilgim dışında hayatımdan çıkarıp buradan gönderebiliyorsun anne? Bu kısım gerçekten merakımı çok cezbetti!" dedi. Aynı şeyi Mine'ye de yapar diye miydi bu öfke acaba? Henüz kızı aşkına ikna edemeden Mine'nin de Belgin Hanım'ın kurbanları arasına katılması hiç de imkansız değildi sanki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Gölgesinde (Son 1 Bölüm Kaldı)
Romance-Hesabı görülmemiş bir geçmişle sorunsuz bir gelecek kuramazsın- Ela&Tolga Orhan ve Vedat'ın dostluğu ansızın ortaya çıkan güzeller güzeli Nergis'in varlığıyla zedelenmiş iki arkadaşın yaşananlar karşısında arasının bozulması da ortaya birçok kötü s...