49.Bölüm: Ben Kenan Gürsoy'um!Ne yapacağım ne söyleyeceğim önceden kestirilemez

1.6K 129 37
                                    

........::::::::__Nikahtan 3 Ay Sonra__::::::::........


Gerçekleşemeyen nikahın ardından üç aylık zorlayıcı bir süreç geçmişti. Ela İzmir'e geri dönmediği gibi teyzesi dışında kimseyi de aramamıştı. Tolga'nın hali de hâl değildi. Aklını oynatacak gibiydi resmen. Sevdiği kadının bu şekilde kendisini terk etmiş olması bir yana aylardır ona ulaşamıyor olması da canını çok yakıyordu. Halbuki karşı karşıya gelip konuşsalar sanki bir arada kalmanın da bir yolunu bulurlardı. Onlar seviyorlardı birbirlerini aşıklardı. Aşarlardı bu durumu Tolga buna sonuna kadar inanmaya devam etmek istiyordu. Ama Ela buhar olup uçmuştu sanki. Ne bir gören vardı ne de duyan...


O günden geriye kalan tek şey Tolga'nın elinde tuttuğu nikah fotoğraflarıydı. Oradaki mutlu hallerine şu anki bedbaht haliyle bakarken ister istemez Ela gitmeseydi hayatları nasıl olurdu diye düşünmeden de edemiyordu. Ama o hayatın Ela'nın varlığıyla çok güzel olacağı kesindi. Yokluğuna alışmak o kadar zordu ki bu resme her baktığında gözleri istemsizce doluyordu. Ara sıra gözlerini kapatıyor ve Ela'nın şu kapıdan içeriye girip "Ben geldim Tolga" dediği anı hayal ediyordu. Şu an burada yani yanında olması için her şeyini verirdi herhalde.

Çerçeveyi elinden bırakmadan sehpanın üzerinde duran telefonunu eline alıp son arananlar kısmından Mine'nin numarasını aramaya başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çerçeveyi elinden bırakmadan sehpanın üzerinde duran telefonunu eline alıp son arananlar kısmından Mine'nin numarasını aramaya başladı. Onu aramadığı tek bir günü bile geçmemişti. Gün içinde bazen birkaç kez konuştukları bile oluyordu.  Mine de onu merak ediyordu çünkü İzmir'e geri dönerken Tolga'yı ardında hiç iyi bir halde bırakmamıştı. Yapabileceğini bilse Ela'yı bulup kendi elleriyle getirecekti Tolga'ya o kadar içi acımıştı haline.


"Alo Mine... Rahatsız ediyor muyum bilmiyorum ama yine benim"

"Hayır tabii ki rahatsız etmiyorsun. Ben de şimdi Nevin ablanın yanından çıktım seni arayacaktım"

"Lütfen bana iyi bir haber aldığını söyle"

"Bu defa aldım merak etme. Az önce Ela aradı yarın İzmir'e geri dönüyormuş"


Tolga duyduğu şeyi algılamaya çalışırken gözleri dolsa da yine de gülümsemeye çalışıp "Sahi mi söylüyorsun? Geliyor mu gerçekten? Göreceğim onu yani" dedi. Mine de duygusal biriydi zaten bir de Tolga'nın sesindeki titremeleri duyunca ağladığını anlamış o da ister istemez gözyaşı dökmeye başlamıştı. Ama o Tolga'nın anlamasını engellemeyi başarmışa benziyordu.


"Evet gerçekten geliyor. Nevin abla konuşurken yanındaydım da öyle duydum"

"Teşekkür ederim Mine çok teşekkür ederim! Sen harika bir dostsun hakkını nasıl öderim inan bilmiyorum

"Deme öyle ne olur. Ben de sizin yeniden bir araya gelmenizi çok istiyorum"

"Biliyorum. Mine ben birazdan hazırlanıp yola çıkarım"

Geçmişin Gölgesinde (Son 1 Bölüm Kaldı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin