-
Acıyan kadınlığıyla rahatsızca oturduğu yerden kıpırdandı. Beş gün olmuştu ve hala rahatça hareket edemiyordu, canı gerçekten yanıyordu.
Ders Bartu'nun dersi olduğundan daha rahattı. Başını sıraya koymuş uyukluyordu. Bartu da rahatsızlığını bildiğinden onu pek rahatsız etmemişti.
O gün iki postayla kalmamış, beş turdan sonra saymayı bırakmışlardı. Kumsal'ın kımıldayacak mecali bile yoktu. Bartu biraz nefeslendikten sonra Kumsalla ilgilenmiş, evine götürmüş, gece de yanından ayrılmamıştı.
Sabah kızarık olan gözlerinden Bartu'nun uyumadığı belliydi. Yorgun gözüküyordu. Kumsal gece hayal meyal hatırladığı kadarıyla Bartu'nun sesini duymuştu. Türkçe değil gibiydi. Muhtemelen almancaydı. Okulda almancası fena değildi tabiki ama uykulu haliyle anlaması, ne dediklerini kafasında çevirmesi zor geldiğinden uyumaya devam etmişti.
Zaten yirmi dakika gibi bir sürenin ardından orta büyüklükte yatağın yanı çökmüştü. Ande sırtına bir yastık koymuş, sadece yarı uzanır pozisyonda durmakla yetinmişti.
Düşünceleri karışıktı.
Kötü bir geçmişi vardı ve bu geçmiş onun için hala geçmemişti. Fakat yanında uzandığı kızdan etkilenmişti. O kadar zamandan sonra kimseden etkilenmeyen Dewiit, öğrencisinden etkilenmişti. Çok büyük hata olarak baktığı şeyi yapmış bir yandan da pişmanlık duymadığı için kendine kızıyordu.
Pişman olması gerekti. Pişman olması, bir daha tekrarlanmaması hakkında korkakça bir mesaj yazması gerekiyordu. Elbette mesajın içeriği bir daha görüşmemeleri, o gecenin unutulması hakkında olurdu.
Bartu ne o mesajı attı ne de kaçarak uzaklaştı. O gece Kumsal gözlerini açıncaya kadar odasından çıkmayarak aralıksız bir şekilde Kumsal'ı izledi. Telefonunda biriken bildirinlerini umursamadan.
Sonrakı beş günse ikilinin bir biriyle küçük iletişimleriyle geçmişti. Kumsal onu gördüğünde yanakları utanç alevi ile boyanıyordu. Sanki o kadar istekli olan, Bartu'nun saatlerce inlettiği kadın o değilmişcesine tavırlar sergiliyordu bazen.
Tabi bu Bartu'nun fazlaca hoşuna gidiyordu. Bazen koridorda bilerekten karşısına çıkıyor ve tepkisini ölçmek için ani görüş alanına giriyordu. O kadar tatlı oluyordu ki herkesin ortasında gülmemek için kendisini kasıyor, zaman zaman yanak içine dişlerini geçiriyordu. Elbette bu bazen işlevsiz kalıyordu.
Olan her şeyi toparlarsak, flört ediyor gibilerdi. Cinsel bir yaklaşım yaşamasalar dahi bakışları bir birini yiyip yutuyor, ateşini sertçe diğer bakışlara yansıtıyor, duygular içinde dans ediyorlardı. Spontane hareket ediyorlardı. İçlerinden geldiği gibi. Bir yandan da her ikisi dikkat etmesi gerektiğininin farkındaydı.
Bartu, aşktan ve sevgiden korkan biriydi. Çünkü kaybetme korkusunu yaşamış biri olarak yeniden bağlanırsa yeniden kaybedebilirdi. Ayrıca Kumsal'ın daha çok genç olduğunun farkındaydı. Belki de onun için gelip geçici önemsiz bir gençlik hevesi olacaktı.
Bu düşünceleri sayesinde Bartu mantık iplerini elinde sıkıca kavramıştı. Aşk ve sevgi ruhla, kalple dans ederdi. Mantığı devredışı bırakmak bu yüzden çok kolay olurdu. Bartu mantığını kullanmasa üzülecekti. En azından şimdilik kesin kanı bunun üzerineydi.
Dersin bittiğini belirten zil sesinden sonra Bartu "çıkabilirsiniz." demiş, bunun ardından sınıf saniyeler içinde boşalmıştı. Bartu da sınıftan çıkmadan önce, Kumsal'a mesaj atmıştı.
Bartu: Canın çok mu acıyor bebeğim?
Kumsal bildirim sebebiyle ana ekranı parlayan telefonla başını kaldırmış, bildirimin Ande'den olduğunu görmesiyle sınıftan çıkan hocasına kısa bir bakış atmıştı.
Kumsal: Evet :'(
Kumsal: Regl olacağım, sanırım onun da acısı var...
Bartu: Bir sonrakı dersin ne?
Kumsal: En nefret ettiğim! Matematik!
Matematiği kim severdi ki?
Bartu: Önemli dersmiş... Ama rahatın daha önemli
Bartu: Mehmet hoca sınıfa geldiğinde bana bir kaç evrak konusunda yardım edeceğini söyle. Okul hakkında çok bilgin var ve malum, ben sizin okul sistemine pek alışmış değilim bazı konularda.
Bartu: Sonra da odama gel
Kumsal: Peki!!
Genç kızın yüzünde güller açıyordu. Hem matematik dersine girip kel Memonun gereksiz ve haksız atarlarını dinlemeyecek, hem de Bartu ile olacaktı. Bartu'nun dediklerini harfiyen yapmış, rahat ve doğru dürüst yürüme çabasını koşma isteği doldurmuşdu.
Bartu'nun kapısının önünde olduğunda üsulen birinin olma ihtimaline karşılık kapıyı çaldı. Adım seslerini duydu, ardından kapı kilidinin bir kaç kez döndüğünü. Neden kapıyı kitlemişti ki? diye düşündü genç kız.
Bartu onu gördüğünde kapıdan çekildi ve içeri geçmesi için alan açtı. Onun odası gerçekten diğer ögretmenlerinkinden farklıydı. Koltukta sıcak su torbası, masanın üzerinden aldığı çikolata kokusuyla gözleri parladı.
Kollarını Bartunun omzuna kaldırdı.
"Siz bu kadar ince düşünceli miydiniz hocam?"
"Bazı öğrencilerimi kayırdığımı söylerler."
Kumsalın kaşı havalanmıştı.
"Kimmiş bu bazıları?"
"Ah kim olacak canım, tabi ki sınavımı A+ ile geçen öğrencilerim."
"Dolaptan soru çalmak farz oldu desene..." Sahte üzüntüyle dudaklarını büzmüş hali Bartu'nun gülümsemesine sebep oldu.
"Öpsene beni..." kumsalın sesiyle Bartu beş gündür tadını alamadığı dudaklara dudaklarını bastırdı. İlk önce sadece dudakları bir birinin üzerinde duruyordu . Daha sonra genç kızın alt dudağı adamın iki dudağı arasına girdi ve emilmeye başlandı. Emip bırakıyordu ve bu odada ıslak sesler çıkmasına sebep oluyordu.
Her hareketinde git gide hızlanıyorlardı. Dudaklarını kana kana içiyor, diliyle turluyordu.
Nefesleri kesilinceye kadar bir birlerinin dudakları üzerine hakimiyet kurmuşlardı. bartu koltukta oturmuştu. Kumsalsa onun kucağına yerleşmişti.
Ayrıldıklarında Kumsal nefeslenmek adına Bartu'nun göğsüne sinmişti. Bartu ise yanda duran battaniyeyi Kumsal'ın belinden bacaklarına kadar örtmüş, sıcak su torbasını kasıklarının biraz altına yerleştirmişti fazla temas etmeyecek şekilde.
Kumsal'ı rahat ettirmek adına sırtını okşamaya devam ederken parmaklarının hareketini durduran kucağındaki kızın dedikleri oldu.
"Ande... Teninin sürekli tenimde olmasını istiyorum. Belki senin için fazla ütopik bir teklif ama, aslında günlerdir düşündüğüm bir şey. Seninle Fuckboddy olmak istiyorum."
***
Merhabaa, nasılsınız?
Neden başlıkta ilk final yazdığını düşünmüş olabilirsinis, bunun sebebi şu. Berceste için yazılan Kumsal ve Bartu bölümlerinin sonuydu. İlk başlık ve olayın kaynağı burada başlıyor olacak. Devamı ise yeni yazacağım kitapta devam edecek. İlk 8 bölümde yazıp bitirmek istemiştim fakat neredeyse iki katı daha fazla bölüm yazdığımı farkettim.
Yoksa böyle giderse 20 den bile daha fazla olur ve kitap bir yerde amacından çıkardı.
-Sanem
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE +18 B×B G×G B×G +
Teen FictionKar beyazı teni tüm zerafetiyle karşısında dururken mantıklı düşünmekten anı anına uzaklaşıyordu. İçinde ona karşı büyüyen bir arzu vardı ve bu yok sayılabilecek türden değildi. Arkasından sarıldığında Poyraz irkilmiş ama itmemişti onu. Dudaklarını...