BARTU VE KUMSAL-6-

2.1K 33 0
                                    

-

Kumsal sabah hiçbir şey yemeden çıktığı için ikinci dersin sonunda acıktığını hissetmişti. Yemek yemeyi çok seven bir yapısı vardı ve aç kalmak kesinlikle onluk değildi.

İkinci dersin bitimini belirten zil çaldığında Kumsal gözlerinin acıdığını hissetti. Bir sonraki ders fizikti ve fiziği hiç sevmezdi. Dersine biraz geç kalmanın kimseye bir zararı olmayacağını düşündü.

Üzerinde hep cüzdan taşısa bile daha sonra  parayı cüzdanına koymaya üşenirdi. Çoğu zaman pantolonunun arka cebinde mutlaka para olurdu. Bu yüzden eliyle arka cebini kontrol etti ve para olduğuna emin olunca sınıftan çıktı.

İkinci ders olduğundan kantin o kadar fazla kalabalık değildi. Genelde üç ve dördüncü dersten sonrası tıklım tıklım olurdu burası. İnsanlar kıtlıktan çıkmış gibi birbirlerini iterdi ve malum sıra insanın yaşlanmasına sebep olacak uzunlukta olurdu.

Bir karışık tost ve ayran almak istediğini kantinciye söyledikten sonra, naneli şekerlerden birini aldı. İstediklerinin hazır olmasını bekleyinceye kadarsa boş sandalyelerden birine oturup bacağının tekini diğer sandalyeye uzattı. Diliyle şekeri ağzında gezdirirken bir yandan da oturup sohbet edenleri izliyordu.

Bir kaç kişinin ona bakarak fısıldadığını görebiliyordu. Hep Cavid ile olur, her teneffüs onunla birlikte vakit geçirdi. Şimdi etrafında o yoktu ve bu okul halkı için alışılagelmiş bir durum değildi. Başını diğer yana çevirdiğinde gördüğü manzara hiçte sevilecek bir şey değildi.

Cavid, başını kollarına yaslamış karşısında oturup gülümseyerek konuşan Yankı'yı izliyordu.

Yankı, eski sevgilisinin onu aldattığı kişiydi. Zihninde yaşayan ve her zerresine işleyen. Halbuki o Cavid'in biseksüel olduğunu bile bilmiyordu. Onu izleyerek bu ilgisini farketmişti. Ortak arkadaş sayılabilecek bir yakınlıktalardı ama hiçbir zaman ona ısınamamıştı hissetmiş gibi. Yankı'nın sevdiği bir kadın olduğunu, Cavid'e durmadan anlattığını biliyordu.

Ve Cavid, Kumsal'ın zihninde ebediyen kapanmış bir sayfaydı. Ayrılma kararı almadan önce, içinde olan hisleri tarttığında sevginin o saygısızlıkla kapanmasını görmüştü.

Cavid'in bakışlarında sıcaklığı gördüğünde içinde bir yerlerin alevlendiğini farketti. Sinir, öfke, nefret. Bu hislerin içinde kıskançlığın zerresi dahi yoktu. Elinde olsa bir kaşık suda bile boğabilirdi Cavid'i.

Tüm iştahının kapandığını hissetse bile hiçbir şey yansıtmadan tostu aldı ve sakin adımlarla merdivenleri çıkmaya başladı. Bir yandan da içinde okula neden asansör yapmadılar diye sövmeyi ihmal etmiyordu. Kendi katlarına vardığında bileğindeki akıllı  saate baktı.

Zil yaklaşık on beş dakika önce çalmıştı. Derse giresi hiç yoktu. Elindeki tostu kemirerek boş koridorda dolanırken aniden sert bir şeye çarpmasıyla ağzındakı tostla başını kaldırdı. Bartu hocayı görmek tahmin edebileceği bir şey değildi.

"Neden buradasın Kumsal? Normalde derste olman lazımdı."

Cevap vermesi için ağzındakı lokmayı yutması lazımdı ama çiğnemeden ısırdığı için hepsini yutamamıştı.

"Acıkmıştım, öyle yemek yemek için kantine inince de vaktin nasıl geçtiğini anlamamışım."

Bir yandan da ağzındaki lokmayı minik bir fare gibi kemiriyordu.

"Ayrandan da iç ayrandan da. Kuru kuru gitmez."

Demesiyle elindeki ayranı hiç açmadığını farketti.

"Eşlik etmek ister misiniz hocam?"

"Yok, ben genel olarak kahvaltı yapmadan çıkmam. Fakat şansını zorlama derim, ne dersin?"

"Sevgiler, saygılar ve hürmetler derim."

Kumsal hızla gözden kaybolmuş, arkasında o tavrına tebessüm eden bir Bartu bırakmıştı.

Kumsal'ın  içinde olan o ateşi unutmasıysa cabasıydı.

***

Uzun zamandır Kumsal ve Bartu çiftini yazamıyorum. Kelimeler akmıyor. Fakat ilk 4 bölüm o kadar fazla akıcıydı ki anlatamam... Ama bir yerden başlamam gerektiğinin farkındayıımm

Bölümü nasıl buldunuz?

Accık yorum yapın ya...

-Sanem

BERCESTE +18 B×B G×G B×G +Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin