-
Hayatımda ilk kez bu gibi bir durum ile karşı karşıya kalmış olmanın verdiği ağırlık kafayı yedirtecek türdendi.
Karşımdaki herif dudaklarımın tadından bahsedip duruyordu ve bu söylemleri oldukça arsızdı. Başka bir kızdan duysam büyük ihtimalle çoktan duvarlarındaki yerimi almış olurdum. Ne tepki vermeliyim, nasıl cevaplar verirsem daha doğru olur diye düşünüyordum.
Elimde bir koz vardı ve mantıklı hareket etmezsem çöp olacaktı. Herkes o gece Berke ile ne konuştunuz diye soruyordu. Anlaşma yaptığımızı ve Berke'nin artık sınırlarını bileceğini söylemiştim. Herkes başta bana tip tip bakmış, ardından kafa sallayıp ellerine verdiğim dedikodu malzemesine yoğunlaşmışlardı.
Berke ve yandaşçıları mahalleye girdiğinde her zamanki atmosfer yine ortama çökmüştü. Dimdik duruşu, kendinden emin bakışları ve kimseye karşı fire vermeyen gücü ile kutsal bir varlık gibiydi.
Dudağında bulunan piercing her zamanki gibi yerini almıştı. Beni gördüğünde yanımdan geçip gitmesini beklerken tam masamın önünde durdu ve elini uzattı.
''Nasılsın kardeşim?'' demesiyle herkes gibi bende şok yaşamış ve bir eline, bir de ona bakmıştım.
Mekana çöken ölüm sessizliğinin ardından Berke gülümsemiş ve adamlarına
''Abinle bana bir çay yolla aslanım.'' demişti.
Ona ölü gibi bakarken elimden tek bir hareketle aldığa koza baktım. Bana otuz iki diş sırıtarak bakan ibneyi gerçek anlamda sikesim vardı.Önümüze iki çay geldiğinde Berke ömründe içmediği kadar iştahlı bir şekilde çayını yudumladı. Hüpürdete hüpürdete içiyordu birde piç kurusu.
Herkes bizi masamızda bir şeyler konuşuyoruz sanıyorken biz birbirimize ölümcül bakışlar atarak sövüyorduk.
Kendisine karşı savurduğum tehditlere gülüyor ve küfür edip nah yaparsın diye çayını yudumluyordu. Tam bir şerefsizdi.
Yerimde kudurmaktan sıkılmıştım ve ayağa kalktım. Masada duran adama ölümcül bakışlar atarken mekandan ayrılmıştım. O sırada titreşimde olan telefonum titremişti. Elimi cebime atıp telefonumu aldım ve gelen mesaja baktım.
İbne: Kıvırtmadan yürü.
Çattığım kaşlarım ile mesaja baktım. Götümü mü kesiyordu bu ibne?
Balkır: Sen benim götüme mi bakıyorsun lan gevşek?
İbne: Göte bakılır ve sikilir? Başka ne yapılır aq?
Balkır: Bir daha bakma orospu.
İbne: Sen kalça mı çalışıyorsun?
Balkır: Sikeceğim şimdi muhabbetini aq
İbne: Sakin ol aslanım, ağzını sikince muhabbetimizi artacak zaten:')
Balkır: Dikkat ette ben senin ağzını sikmeyeyim, yavşağa bak.
İbne: Siktin de hayır dedik sanki?
Görüldü.
Balkır çevrimiçi
Balkır çevrimdışı
Balkır yazıyor...
Balkır: Haya yok mu lan sende?
İbne: Ne için?
Balkır: Anladık, bozuksun. Kendine sakla.
İbne: Balkır
Balkır: Ne var ulan ne var
İbne: Eğer dudaklarını istediğim gibi öpmeme izin verirsen bir kez daha
İbne: O zaman yazmam sana, mahallede senin olsun.
İbne: Yeter ki bir kez öpeyim lan.
Görüldü.
-
Nasıl bir bölümdü sizce?
-Ayaz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE +18 B×B G×G B×G +
Novela JuvenilKar beyazı teni tüm zerafetiyle karşısında dururken mantıklı düşünmekten anı anına uzaklaşıyordu. İçinde ona karşı büyüyen bir arzu vardı ve bu yok sayılabilecek türden değildi. Arkasından sarıldığında Poyraz irkilmiş ama itmemişti onu. Dudaklarını...