Merhabalarrr nasılsınız bakalım? Beni soracak olursanız da iyiyim şükür. 🙏🏻Arkadaşlar ufak bi konuya değinicem diğer yazarların taktiklerine baktığımda iki üç haftada bir bölüm atıyorlar ama okunmaları çok hızlı yükseliyor. Ben her hafta attığım için mi yükselmiyor kız? 🤔
Vote ve yorum istiyorum bol bol çünkü size çok komik bi bölüm yazdım hemide 6500 kelimelik.
Güllerimiz gelsiinn 🥀🥀
Keyifli okumalar 🧡
...
Tedirginlikle bir annemi bir babamı yoklarken babamın arkasındaki kadında sertçe yutkundu. Öyle bi yutkunuştu ki koca odada yankılanmıştı resmen.
Kapı kolunu sertçe bırakıp iki adım içeriye girdi annem. Bende peşinden girecekken Mert elini koluma bastırıp durdurdu. Tek kaşımı kaldırıp baktığımda kafasını iki yana salladı.
"Ben canınızın güvenliğinden sorumluyum, içerde harp çıkıcak birazdan diyorum içeriye yürüyorsun kızım sende. Dur durduğun yerde." Yeniden tedirginlikle içeriye baktı. "Allah vere de bi kaza bela çıkmasa."
Korkuyla hala ayakta dikilip zebani gibi kadına süzen anneme baktım. "Çok mu kötü olur?"
Mert elini ağzına bastırıp kafasını salladı. "Katliam katliam.. Sen daha annen nasıl bi psikopat bilmiyorsun."
Dudağımı dişleyip yeniden içeriye döndüm. Annemde çıt çıkmayan ortamda topuk sesini bastıra bastıra kadının önüne geldi. Masanın önündeki tekli koltuğa elindeki çantasını fırlattı sakince. Ama bu haraket bile kadının irkilmesini sağladı.
Boyları hemen hemen aynı olmasına rağmen kadının omuzları öylesine düşmüştü ki karşısında dimdik ve aşırı korkutucu bakan annemin karşısında küçülmüştü.
"Kimsin sen, ne işin var burda?"
Babam ağzını açıp konuşacakken annemin ufak bi kaş kaldırmasıyla yutkunup sustu. Sanırım bu seninle sonra ilgilenicem demekti.
"Şey efendim.."
"Cevap ver!"
Kısık sesli uyarıdan sonra iyice titreyen bedeniyle ellerini birleştirdi. "Be-ben Ali beyin sekreteri Murat beyin sekreteriyim. K-kendisi rahatsız olduğundan ben bakıyordum iki gündür yerine."
Dudağını yalayıp kafasını aşağıya yukarıya salladı ağır ağır. "Demek iki gündür." Babama tehditkar bi bakış atıp yeniden kadına döndü.
Sağ eli havalanıp kadının boynuna sararak arkasındaki cam duvara sakince bastırdı. Çok sıkmıyordu yalnızca tırnaklarını batırıyordu ama kadın korkudan bembeyaz olmuştu.
"Kocamın dibinde ne işin vardı fahişe?"
"Güzel karım sen yanlış anladın.."
"Sen sus! sana da sıra gelecek."
Babam yeniden yerine sinip susarken kadın bi kurtarıcı arar gibi etrafa bakındı. Az önce keyfin gayet yerindeyi pis karı oh olsun sana.
"Amire h-hanım yemin ederim yanlış anladınız beni."
"Gözlerime mi inanıcam sana mı ha? O kocama kayan bakışlarını dağlarım senin duydun mu."
Kafasını arkadaki cama sertçe vurunca bende irkildim. "Mert abi ayırsak mı?"
"Canımı seviyorum Gülçehre ayıramam, daha yaşayacak güzel günlerim var evlenip çoluk çocuğa karışmam lazım acilen."
Ters ters bakıp yeniden önüme döndüm. Annem kadının kulağına ne söylüyorsa korkuyla kafasını sallıyordu kadın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE
Teen Fiction'Her şey vaktini bekler. Ne gül vaktinden erken çıkar. Ne güneş vaktinden erken doğar. Bekle senin olan sana gelecektir..' 🥀 Muğla'nın izbe bir köyünden çok uzakta.. Büyülü şehir İstanbul'da, Tüfekçi yalısının kapısına bir not bırakıldı... Biz bun...