Hele bakın kim gelmiiiişş.. O gelmiş.. Hoşgelmişş..Efendim Mer-ha-balarrr.. nasılsınız ne yapıyorsunuz hayat nasıl gidiyor anlatın kızz..
Size yine 5500 kelimelik bir bölümle geldim. Alın hayrını görün yorum ve vote bekliyorum bol bol 💋
Gülleriiimmi istiyorum.. 🥀
Buda bir minnoşun bizim için yaptığı kapak. Çok havalı değil mi abii?
...
Gecenin izleri silinmiş yeni bir gün doğmuştu. Yılın son aylarında olmamıza rağmen hava güneşliydi. Fakat yeni yeni farkettiğim gri yağmur bulutları, birazdan yağmur yağacağının habercisiydi.
Dün gece eve geldikten sonra hepimiz uyumaya dağılmış fakat gece bir iki kere irkilerek uyanmıştım. Kimseseye belli etmemeye çalışsam da dün kendimi farkında olmadan kastığım için sabaha her yerim sızlayarak uyanmıştım.
Hep beraber kahvaltı yaptıktan sonra babamlar işe giderken bende anneme durumu anlatıp bi ağrı kesici istemiştim. Yine ne kadar duygusal olduğunu hatırlatıp dolu gözlerle içirmişti ilacı.
Şimdi ise büyük salondaki uzun üçlü koltukta cenin pozisyonda uzanarak karşı pencereden görünen denizi izliyordum. Tam kadrajımdaki bankta bir çift sarmaş dolaş oturup soğuk havaya rağmen konuşup gülüşüyorlardı. Romantizmden zerre anlamayan benliğim baygın bakışlarla onları bir süre izlemiş sonra dikkatimi onlardan çekmiştim.
Az önce de nenemle bi yaklaşık bir saat boyunca havadan sudan konuşmuştum. Dünki yaşananları söylemek istemesemde annem illa söylemem gerektiğini bacağımı hafifçe dürterek söylemişti. Olayı en nihayetinde duyan nenem bi beş dakika şokla beni dinlemiş daha sonra ekstra dikkatli olmamız için bizi sert bi dille, açıkçası kafamıza kakarak söylemişti. Daha sonra da olayı duyan Adana ahalisi aramış baya bi dil dökerek her şeyin yolunda olduğuna ikna etmeye çalışmıştık.
Şimdi de annem daha fazla ses olmasın başım ağrımasın diye mutfakta Hülya halamla konuşuyordu. Babaannemden sonra direkt oda aramış telefona ilk beni isteyerek 5 dakika boyunca ahiret soruları sorarak iyi olduğumdan emin olmuştu. Annem mutfağa gittiğinde benim telefonumdan Rojda beni görüntülü aramış oda iyi olduğumdan emin olmak istemişti.
Uzun süre elimde tuttuğum için avucumu yakan kupayı kulpundan tutarak büyük bir yudum içtim. Annem biraz gevşemem için bana papatya kaynatmıştı. Otlara ve doğanın gücüne inandığımdan mı bilinmez ama gerçekten iyi gelmişti.
Dün uyuduğum huzursuz uykunun bedenimde bıraktığı etkiler yüzünden uykum vardı ama aynı zamanda uyumakta istemiyordum. Kupadaki son yudumu da içip zor bela da olsa uzanaraksehpanın köşesine bıraktım. Ayağa kalksam daha az yorulacağım olayla sinirle geriye yaslandım, üşengeçlik işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE
Teen Fiction'Her şey vaktini bekler. Ne gül vaktinden erken çıkar. Ne güneş vaktinden erken doğar. Bekle senin olan sana gelecektir..' 🥀 Muğla'nın izbe bir köyünden çok uzakta.. Büyülü şehir İstanbul'da, Tüfekçi yalısının kapısına bir not bırakıldı... Biz bun...