Selaaamm ben geldim ayol benn..
Saat gece 3 ama daha yeni bitti bombayı atıp uyuyorum 🧡Özlendik mi bakalımm.. size bombastik bi bölümle geldim keyfini çıkarın.
Ve ve vee yorum yapıp voteye basmayı unutmayalımm..
Birde şöyle bi sıkıntım var arkadaşlar bölüm okuma sayısı bir saat içinde bin olurken ve hızla artarken vote sayımız yerlerde sürünüyor o yüzden bi sınır koyma kararı aldım 500 voteye tamamlayalım bölümü gençler. 🙏🏻
Gül yoklamasıııı 🥀🥀🥀
Sizi seviyorum iyi okumalar canlarım.. 🧡
...
"Gülçehree.."
10 dakikadır annemin beni uyandırma çabasına artık dayanamayıp kıkırdadım.
"Sen numara mı yapıyorsun bana! Kalk kız çabuk canım sıkılıyor."
Yüzümü kırlente bastırıp ofladım. "Ne yapacağız ki?"
"Bilmem yürürüz yine sahilde derdim ama esiyor baya. Gel de kış bahçesine geçelim bi kahve içeriz."
Rojda'lar dün akşam evlerine dönmüştü. Bir hafta boyunca onunla gezmediğimiz dolanmadığımız yer kalmamıştı. Ve bugün tüm gün evde oturmak kendimi durgun hissettirmişti hemen alışmıştım onlara. Akşama doğru ise uzandığım yerde uyuya kalmıştım. Beni şu an ayıltabilecek tek şey sade bi Türk kahvesiydi.
Kafamı kaldırıp gözlerimi kırpıştırdım. "Süper olur valla."
Dirseğini yasladığı yerden hızlıca doğruldu sevinçle. "Ben yapıyorum kahveleri hadi in sende hemen."
Kafamı sallayıp ayaklandığımda ters ters çıplak ayaklarıma bakıp kalçama hafifçe vurdu. "Çabuk çorap geçir ayaklarına."
Vurduğu yeri okşarken uyumadan evvel çıkardığım siyah ince patikleri yeniden ayağıma geçirdim. Annemin üzerime örttüğü poları katlayıp koltuğun köşesine bıraktım. Kırlenti de toparlayıp dikleştirdim.
Odadan çıkarken bileğimdeki lastikle saçlarımı tepeden kocaman bi topuz yaptım. Gözümün önüne düşen ufak perçemlere üflerken kıkırdamadan edemedim. Rojda'yla bi çılgınlık yapıp kırtma kestirmiştik. O güzel yüzüne kakül kestirirken ben uzayan perçemlerimi yeniden kısaltmıştım.
Kuaförün Rojda'nın kara saçlarını platin yapmak için ısrarlarına Serhat'ın kadına bir şey diyemeyip elinde boyalarla hazırda bekleyen adama kafa atması ve bizim apar topar kaçışımız tam bir fiyaskoydu. İki deliylede doyasına eğlenmiştim ama ne yazık ki gitme zamanları gelmişti.
Merdivenleri bitirdiğimde yüzümdeki salakça sırıtmayı silmiştim gören deli derdi vallahi. Mutfaktan ses gelmeyince direkt yan taraftaki kış bahçemize geçtim. Beyaz ve soft renklerle bezeli kış bahçemiz etrafın komple cam olması sebebiyle epey aydınlıktı ama yinede tavandan gizli sarı spot ışıklar ortama güzel bi renk veriyordu.
"Gel annecim otur karışma ana kız karşılıklı keyif yapalım."
Kıkırdayıp eliyle vurduğu yere oturdum. Tek dizimi kırıp bacağımın altına sıkıştırırken iyice ona doğru dönmüş oldum.
"Ellerine sağlık."
Ortamıza bıraktığı tepsiden kahvemi almadan önce kana kana suyumu içtim.
"Afiyet olsun bebeğim."
Kahvesini alıp geriye yaslandı. "Akşam yemeği hazır birazdan yeriz biz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE
Teen Fiction'Her şey vaktini bekler. Ne gül vaktinden erken çıkar. Ne güneş vaktinden erken doğar. Bekle senin olan sana gelecektir..' 🥀 Muğla'nın izbe bir köyünden çok uzakta.. Büyülü şehir İstanbul'da, Tüfekçi yalısının kapısına bir not bırakıldı... Biz bun...