Merhabalarrr.. Nasılsınız bakalım? Umarım herkesin keyfi yerindedir.Size çok uzun beklediğinize değecek güzellikte bir bölüm bırakıyorum. Tadını çıkartın ve bana bol bol oy yorum vermeyi unutmayın. 🧡
Ve de en önemlisi güllerim.. 🥀🥀🥀
...
Ağzımda tüttürdüğüm neşeli şarkımla seke seke indiğim merdivenlerin bitiminde kollarını açmış beni bekleyen babamın kucağına atladım.
Beni havada yakalayan kolları önce bir tur döndürdü ardından sıkıca sardı. "Güzel kızım.. evimin neşesi."
Kollarımı boynuna sarıp uzamış sakallarını umursamadan yanağını üst üste öptüm.
"Canım babam.."Her ona kullandığım sevgi sözcüklerinde yaptığı gibi kafasını geriye atıp kahkaha attı. "Babam.."
Gülüşe gülüşe mutfağa girdiğimizde tezgah başında bir şeylerle uğraşan annem bize dönüp gülümsedi.
"Günaydın papatyam.""Günaydın annecim, napıyorsun?"
"Baban omlet istedi onu yapıyordum, sende yer misin?"
Masada gözüme çarpan simitlerle burun kıvırıp istemediğimi söyledim. Simit varsa başka bir şey yemek olmazdı..
Babamın kollarından atlayıp tezgahta kalan tabakları da tek tek masaya taşıdım. Güne öyle güzel bi enerjiyle başlamıştım ki.. evin etrafını üç tur dönsemde bitmezdi. Bunun sebebi tabikide dün gecenin büyüsüydü.. ah nasıl güzel bi geceydi. Kıpır kıpır uyumuş kıpır kıpır uyanmıştım.
"Kızım git uyandır şu abini, geliyorum dedi ama yine uyuya kaldı herhalde."
Son tabağıda masaya bırakıp anneme kafamı salladım. Kıvıra kıvıra arada kalçamı sallaya sallaya merdivenleri bitirip Cihan abimin odasına daldım. Anneminde tahmin ettiği gibi yüz üstü yastık çarşaf dolanmış bir şekilde uyuyordu.
Yüzümde sinsi bir tebessüm belirirken sessizce yatağa yaklaşıp üstüne atlayacağım açıyı belirledim. Canım biraz macera istiyordu galiba..
İçimden sessizce üçten geriye sayıp minik bi zıplayışla üstüne çullanmayı hedefledim ama abim aniden yan dönmesiyle yatağa çakılmam bir olmuştu.
"Burda kendini aslan sanan minik bir kedi var sanırım.."
Korkuyla kaçacakken birden onun üstüme çullanmasıyla kahkaha attım.
"İmdaaatt!"
Ağırlığı altında ezilirken attığım çığlıklara kahkahalarla karşılık veriyordu.
"Kimse alamaz seni elimden, boşuna bağırma." Parmakları bel boşluklarımı gıdıklamaya başladığında daha fazla gülüp tepinmeye başladım. "Demek abiye pusu kurdun ha?"
"Ya.. ahahahah.. dur tövbe! Yapmayacağım bir daha.. ahhahahaha."
"Kaçıncı tövben kızım.."
Ellerimi atıp tutmaya çalışsamda faydasızdı, kaslı kollarına karşı koymam imkansızdı. "Sözz.. ay karnım.."
Ellerini geri çekince derin bi nefes verip kıkırdamaya devam ettim. Gülüp kollarını bedenime sararak çarşafını yine üstümüze çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUCİZE
Genç Kurgu'Her şey vaktini bekler. Ne gül vaktinden erken çıkar. Ne güneş vaktinden erken doğar. Bekle senin olan sana gelecektir..' 🥀 Muğla'nın izbe bir köyünden çok uzakta.. Büyülü şehir İstanbul'da, Tüfekçi yalısının kapısına bir not bırakıldı... Biz bun...