• Hidden Cloud Village / Chapter Sixteen

410 35 33
                                    

~•~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~•~

Yüzümdeki gülümseme büyüyordu. İçimdeki hissin güzelliği kalbime sığmıyor, taşıyordu. Beni sevdiğini söylemişti aslında. Benim için ne kadar değerli bir şeydi bilmiyor olsa da, sevilmek, hemde onun tarafından...

İnanılmazdı.

"Teşekkür ederim." Gülücükler saçıyordum etrafıma, hem de böyle bir durumda. Bana yumuşayan yüz hatlarıyla bakarken gülümsediğini gördüm. "Naomi." Gözlerini yumdu ve yanaklarımı okşadı iki eliyle. "Üzgünüm ama şuan Tsukuyomi'm altındasın."

Ne?

"N-nasıl yani?" Çatık kaşlarımla uzaklaştım oradan. "Ne zamandır beri, n-neden?" Onu sorgularken o derin bir nefes verdi. "Cevabımdan beri," dedi ve bana yaklaştı. Dolan gözlerime rağmen yüzümü elleri arasına aldı. "Arkadaşın gelince çıkmak zorunda kaldım, seni öyle bırakmak istemedim." Sinirimi bozan cevaba cevap verdim. "Sen benimle dalga mı geçiyorsun?" Göz yaşımı silerken dudaklarını ısırdı. "Üzgünüm."

"Bu yaptığın hoş değildi!" Bileklerini yakaladığımda anlını anlıma yasladı. "Biliyorum." Genjutsu'su bile çok gerçekçiydi. Canımı acıtmasını bir kenara bıraktım. "Bir şey daha soracağım." Yutkundum. "O gece..." Kelimeler boğazımda düğümlenirken anlıma kondurduğu busesiyle şaşırdım. Bana sarılan kolları gerçek değildi fakat o kadar sıcaktı ki. Onun göğsünde yer eden başım kalp atışlarını duyar gibiydi.

"O gece beni öpüşün de bir genjutsu muydu?"

Yıllardır içimi kemiren soruyu sorduğumda üstümdeki yükü tamamen atmış gibi hafiflemiştim. Beni bekletmedi. Başımı okşarken cevabımı verdi. "Bir kısmı. Fakat değildi." Dolan gözlerim onun üstünü ıslatırken beni kendinden uzaklaştırdı. Gülümsedi. Anlımda buluşturduğu işaret ve orta parmaklarıyla genjutsu'su bozuldu.

Gözlerimi açtığımda yatakta oturuyordum. Başım dönse de yatağın diğer yanı boş olsa da kalbim artık doluydu. Evin kapısı çalarken kulağımda hala onun sesi vardı.

"Başka sefere."

Kapıyı açmak için ayağa kalktım. Kapıyı açtığımda Yuma bana el salladı. "Selam!" Onu içeri aldım. "Hoş geldin, aç mısın?" Beni hızla reddetti. "Yo', değilim. Sen beni merak etme." Omzumu sıvazlayıp gülümsedi. "Dediğin gibi, hazırlıkları hallettim. Sabah erkenden yola çıkabiliriz." Gülümsedim ve onun için yer yatağı hazırlamak üzere kilere indim. Kilerde annemin tıkıştırdığı tozlu sandığı açtım. Yer yorganlarını ve yastığı alıp odama serdim. Kendi dolabımdan ise Yuma'ya verdiğim kıyafetlerle hıza benzemişti. Komik görünüyordu.

Yatağa girdik, ben ise kendimi balkona döndürmüştüm. Hala bana dokunuşunu hissediyordum, ergen gibi gülümsüyordum üstelik. Her şey bir rüya gibi güzelleşmişti birden bire.

彼岸花 - Itachi×Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin