• Wooden House / Chapter Twenty-eight

267 37 27
                                    

~•~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~•~

Ağaçların arasında onu takip ederken aklım bomboştu. Bayağıdır yoldaydık üstelik, nereye gittiğimiz hakkında pek fikrim yoktu. Üstelik yorulmuştum, akşam oluyordu ve yemek bile yememiştim.

Bayılsam yeriydi.

Fakat bir açıklığa ulaştığımızda Itachi ağaçtan aşağı atladı. Onun arkasında yerimi aldığımda gördüğüm küçük ev bayağı eskiydi. Kendine ait küçük bir bostanı vardı. Yavaş adımlarla Itachi'yi takip ederken verandaya çıktık. Kapı gıcırdayarak açıldı, içerisi ne pis, ne de temizdi. "Şimdilik burası işini görür. Sınırdayız." Elim tahta duvardaki toza dokundu, Itachi'ye döndüm. "Burası kimin?" Kapı ağzında kalmadı, sorumu da yanıtlamadan içeri girdi. Sürgülü tahta kapıyı açtığında içeride bir divan vardı, divanın ortasında ise küçük bir sehpa. Çekilmiş raflar boştu, pencereler kapalıydı. Hızla divana dizimi koydum ve pencereyi açtım. Gülümsemem yüzüme yerleşirken Itachi diğer odalara bakmaya gitti. "Hey, beni bekle!"

Ona yetiştiğimde boş iki tane oda ve bir mutfak vardı, mutfağa bağlı bir kiler ve topraktan yapılmış bir mahsen. Etraf benim için fazla pisti, "Yakınlarda bir kasaba var mı?" diye sordum. Burada böylece kalamazdım, üstelik bir çeşme falan da görmemiştim. "Evin bostanına bağlı patikadan gidildiğinde küçük bir kasaba vardı, çeşme de patikanın üstünde." dediğinde gözlerindeki sharingan'ı gördüm. "Benim aklımı okuma." Arkamı dönünce mutfak tezgahı ve dolaplarına bakındım, "Eh, hayalimde beraber düzgün bir ev seçmek vardı fakat bu da olur." diye tekrar ona döndüm. Bana gülümsedi, "Gitmem gerek. Çok bile kaldım. Kisame şüphelenebilir." Onayladığımda mutfaktan çıktık. Verandaya geldiğimizde onu geçirmek içimde garip bir his uyandımıştı.

Nostaji?

"Sonra görüşürüz." Kapıya yaslandığımda tahta merdivenleri indi, "Görüşürüz." Pek sıcak bir veda değildi fakat soğuk olduğu da söylenemezdi, her daim bana zaman ayıramazdı. Her ne kadar bu zamana açlık duysam da bulunduğumuz durum ve şartlar içinde bu bile çok güzeldi. Derin bir nefes aldım. Yanımda nakitim vardı, en azından kendimi idare edecek kadarım vardı.

Evi temizlemek için mutlaka kasabaya inmem lazımdı. Kılık değiştirip inmek güvenli olurdu, bu yüzden henge yaparak görünümümü değiştirdim. Patika'yı takip etmek için bostana çıktım, girişinin solunda gördüğüm eskimiş yolun peşine düştüm. Etraf sessizdi, kuş cıvıltıları ve rüzgardan ibaretti sadece. Patika ormanın içinden geçiyordu, fazla içimi açmıştı bu yol. Üstelik kasabayı da merak ediyordum. Yolun kısa olması için dua ederken uzaktan duyduğum su sesi ile çeşmeye çoktan vardığımı gördüm. Su çok temizdi, kullanılan el işi mermeri çok güzel işlemişlerdi. Hayran kalmak elde değildi bile. Elimi suya sokup yüzümü yıkadığımda ferahlamıştım. Bir kaç yudum içip patikaya devam ettim. Kasaba ise bir kaç dakika içinde görünmüştü zaten.

彼岸花 - Itachi×Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin