~•~
Başımdaki ağrıyla uyandığımda yanı başımın boş olmasıyla doğruldum. Tenime değen havayla rahatsız oldum. Üstümü ararken katlanmış olduklarını gördüğümde yutkundum. Üstümü giyinip banyoda yüzümü yıkadım. Islak yüzümle aynaya baktığımda dün gecenin bende bıraktığı izlerle dolup taşan boynum yüzümü kızgın yağa atmışcasına pişirmişti. Üstelik kapı açılma sesiyle daha da gerilmiştim. Kasıklarımdaki ağrı pek ağır değildi. Eh, baskın bir çakran ve Uzumaki Klan özelliklerini taşırsam olacağı buydu.
Kurulanıp içeri geçtiğimde Itachi toparlanmıştı, "Günaydın." deyip yatağı toplamak için eğildim, "Günaydın." dedi ve çantaları kapıya koydu. "Ayrı ayrı çıkacağız değil mi?" Beni onayladığında ortamdaki kasvetle boğulduğumu hissettim. "Dışarıda kahvaltı yapalım mı?" Aniden sorduğum soruyla irkildiğini hissettim, "Farketmez." Topladığım yatağı dolaba yerleştirdim. Çantaları sırtlanıp çıktım, "Seni çiçekçinin karşısındaki tezgahtarın orda beklerim."
Merdivenlerden inerken genç adama odanın anahtarını bırakıp ödemesini yaptıktan sonra handan çıktım. Zihnimde dolanan anları bir kenara bırakıp tezgahın önüne geldim ve onu beklemeye başladım. Çok geçmeden o da geldi, ikimiz de değiştirdiğimiz kılıklarımızla ilerlerken gık çıkarmıyorduk. Sonunda bir yemek tezgahına geldiğimizde bal temalı yemeklerden hamurun üstüne dökülen bir yemek seçtim. Itachi de aynından istediğinde yanına yanaştım, "Su Ülkesi sınırlarında nerede kalacağız?" Etrafı koloçan etti, "Kıyılara kurulan butik kaplıca ve hanlar var. Orada." Derin bir nefes alıp yemeğin gelmesini beklemeye karar verdim. İnsanların arasında fısır fısır konuşup dikkat çekmemek daha mantıklıydı.
*
*
*Kasabadan çıkıp ormanlık patikaya girdiğimizde derin bir nefes verdim, "Oh be!" Gerinip Itachi'ye döndüm, "Sonunda artık baş başayız. Konuşamamak fazla sıkıcıydı." Bana gülümseyip sırtımdaki çantasını aldı, "Öyleydi." deyip etrafa bakındı. Bende onu izlerken etrafa çakramı yaydım. Tehlike sezmemiştim. Itachi ile göz göze geldiğimizde onunla uğraşmaya karar verdim. Koluna girip kendimi ona yasladım, "Ee, Itachi-kun, nereden gidiyoruz?" Kasılan vücuduna kıkırdadım, utanması bile çok şirindi, "N'oldu birden bire?" Onunla uğraştığımı anlayıp başını çevirdi ve yürümeye başladı. Bende ona ayak uydurdum.
Yolculuğumuz sırasında sohbetimiz ilerliyordu, eskilerden konuşmak her ne kadar acı olsa da güzeldi. Gerçi eski demişken Yuma ve Aiki'nin Danzo hakkında söylediklerini Itachi'ye anlatmam gerektiğini hatırladım ve anlattım, "Onu boşver. Şimdilik herkesin seni ölü bilmesi en iyisi. Hem Sasuke durulur, Naruto-kun ile geç karşılaşmaları en iyisi." Itachi'nin her şeye bu kadar hakim olabilmesi inanılmazdı, "Haklısın." deyip geçiştirmekle yetindim sadece. Keyfimizin bozulması isteyeceğim son şeydi şuan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
彼岸花 - Itachi×Y/N
FanfictionOnun yanındayken yaşadığımı hissediyorum. Itachi×oc Bu kitap şuan orjinal Naruto/Naruto Shippuden ve Boruto; Naruto Next Generation sürecini kaplamaktadır. Orjinal yaşanacak olaylara eklenti veya çıkarım yapılmıştır. (Tamamlandı) 15.06.2022 - 27.11...