• Crows / Chapter Eighteen

348 42 35
                                    

~•~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~•~

Yuma beni uyandırdığında onun yatağından kalktım. Zorla beni yatırdığı yatağı gayet rahattı. Camdan süzen gün ışığı gözlerimi kamaştırdı. Camın önündeki kargaya bakarken Yuma odadan çıktı. Bende camı açtım ve kargayı sevmek için elimi uzattım. Kaçmadı veya elimi gagalamadı. Siyah tüylerini karıştıran ellerim arasında karganın kara gözleri kapanmıştı. İki elimle kargayı içeri aldım. Kucağımda onu sevmeye devam ederken onunla konuşmaya başladım. "Bana göz kulak olduğun için teşekkür ederim." Çirkin sesiyle bana cevap vermeye çalışınca gülümsedim. Ayağa kalktım. Karga omzuma konduğunda ilk başta irkilsem de sakinleştiğimde Yuma'nın çalışma masasından bir kağıt çıkardım. Kalem ararken karga kanatlanıp masanın üstüne kondu. Gagaları arasında tuttuğu kalemi bana vermeye çalıştı.

"Kargalar zeki hayvanlardır."

"Bence gayet iyi anlaşırsınız."

Kalemi alıp kağıda bir kaç küçük not düştüm. Yüzümdeki gülümsemeyi silemezken söküklerimden bir parça iple karganın ayağına notu bağladım. "Bana bir iyilik yapıp bunu ona götürür müsün?" Karga açık camdan çıktığında Yuma içeri girdi. "Hala giyinmemişsin?" Ona döndüm. "Odanı keşfediyordum. Giyinirim şimdi." Yuma onaylayıp çıkınca kurumuş olan kıyafetlerimi giyinmeye başladım. Bozulan ve dolaşan saçlarımı taramak için çantamdan çıkardığım tarağı aldım.

"Umarım beğenirsin Naomi-chan!"

"Çok güzel, teşekkür ederim Izumi."

Tahta küçük tarak saçlarımda gezinirken soluk anılar yeşermeye yüz tutmuş zihnimin derinliklerinden filiz veriyordu. Gülümsemelerim arasına karışan kabuslarım azalmıştı son zamanlarda.

Mutluydum.

Benim için pekte sık sık olmayan bir duyguydu bu. Yıllar önce acılar içinde kavrulurken şimdi kuş gibi hafiftim.

Shisui haklıydı.

Dağıttığım yatağı düzeltip aşağı indim. Yuma kahvaltıyı hazırlamıştı. Bende hızla masaya oturdum. "Kusuruma bakmayın, geç kaldım." Yuma gülümsedi. "Sorun yok, Yuma ile ben hazırladık kahvaltıyı. Bak tadına, nasıl olmuş?" Yuika-san çok tatlı ve güzel bir kadındı. Fazla masumdu. Onu kırmayıp kahvaltının tadına baktım. "Haklısınız, çok güzel." Ellerini çırpıp masada heyecanla, "Bak, Yuma! Söylemiştim sana. Beğendi." Yuma, annesini sakinleştirirken devam ettim. "Yuma, eşyaları öğlene kadar toparlayalım. Kıyafetleri özellikle. Geri kalanlar burada kalsın. Geri gelirsiniz." Yuma beni onayladığında Yuika-san yemeğini koklayıp yemeye başladı. Bende Yuma'nın annesiyle ilgilenmesini izleyip içerlemiştim durduk yere. Annemi hatırlatan şeyler fazlaydı. Acı bir gülümseme yüzüme yayılırken ağzıma doldurduğum ekmek ve reçelle öksürdüm. "Yavaş ye, Naomi."

彼岸花 - Itachi×Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin