"Potter, gece boyu uyumadın mı?"
James, Madam Pomfrey'in kendisi için hazırladığı yatağın üzerinde bağdaş kurmuş bir şekilde oturup Eliana'yı izlerken McGonagall'a döndü.
Omuz silkerek "Pek uyku tutmadı." dedi.
Derin bir iç çekmişti kadın. James'in Mikaelson'a olan abartılı düşkünlüğünü ve endişesini görmezden gelmek mümkün değildi.
"Dinlenip derslere girmen gerekiyor Potter. Kalk haydi!"
James, McGonagall'a bakarken "Ne dersi?" dedi. "Eliana'nın iyi olduğunu görene kadar gitmem bir yere."
"Potter-"
"Onu buraya ben taşıdım profesör." dedi James. "Kollarımda yarı ölü bir şekilde yatıyordu, nefesleri o kadar zayıftı."
Eliana'ya baktı bir anlığına James. İlk yirmi dört saati sıkıntısız bir şekilde atlattığı için biraz rahatlamıştı ancak hala korkuyordu.
Her an bir kötülük başlarına gelebilirmiş gibi korkuyordu.
"Onu bırakamam." dedi kısık sesle. "Derse giremem, uyuyamam, buradan çıkamam. Eliana iyi olana kadar başından ayrılamam."
McGonagall bir şey demedi bunun üzerine. Uyuyan Eliana'ya dönerek "İyi olacaktır." dedi. O da bunu ümit ediyordu.
"Ailesi hala bilmiyor değil mi?" diye sordu James sonra kendi sorusunu kendisi yanıtladı. "Gerçi bilseler İngiltere'yi yıkıp geçerler, başımıza problem açmaya gerek yok."
Kaşlarını çatarak James'e baktı McGonagall. James profesörünün bakışlarını üzerinde hissedince ona döndü. "Eliana bana anlattı." dedi. "Tüm sırlarını."
Tek kaşını kaldırdı McGonagall. Mikaelson böyle önemli şeylerini birine anlattıysa James'le aralarında kuvvetli bir bağ olmalıydı.
"Kimseye anlatmaması gerekiyordu halbuki." dedi McGonagall. "Bu sırları saklaman gerektiğini biliyorsun değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐄𝐓𝐄𝐑𝐍𝐈𝐓𝐘「ᴊᴀᴍᴇꜱ ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」
Fanfiction𓆩*𓆪 𝐄𝐓𝐄𝐑𝐍𝐈𝐓𝐘 𓆩*𓆪 Sana bir sonsuzluk vaat edildi küçük yıldız. Elindeki sonsuzluğu doğru değerlendir. Değerlendiremezsen sonsuzluk azap olur, neye uğradığını anlamazsın. ╔════════════╗ james potter x fem!oc...