43 - ❝eliana ve elijah.❞

1.1K 198 150
                                    

8 Temmuz 1977İngiltere, Bristol

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

8 Temmuz 1977
İngiltere, Bristol

Sessiz adımlarla konakta ilerliyordu Eliana. Mikaelson ailesinden kimseye sesini duyurmamaya çalışıyordu. Tabii vampirlerin barındığı evde bu biraz zordu fakat Eliana da yetenekli bir cadıydı. Kendi sesini ailesine duyurmayacak bir büyüyle sessizliği sağlamıştı.

Mutfağa gidiyordu çünkü odasındaki adaçayı yaprakları bitmişti. Güçlü bir tütsü kaynağı olan bu yaprakları uzun zamandır kullanıyordu, bittikleri için mutfakta fazlaca barındığını bildiği yaprakları odasına taşıyacaktı.

Tabii mutfağa girdiği gibi babası ile karşılaşmasaydı.

Gecenin geç saatini beklemişti odasından çıkmak için, babası neden bu saatte uyanıktı?

Elindeki su bardağından su içiyordu Elijah kızının içeriye girişini dikkatli gözlerle izlerken. Yeşil gözler kendisine şaşkın şaşkın bakarken hafifçe gülümsedi ve "Nihayet odandan çıkmaya karar verdin demek." dedi.

Eliana nefes verdi. Babasını karşısında görünce onu ne kadar özlediğini fark etmişti. Öyle büyük bir sevgi barınıyordu ki içinde ona kızgın olmak bile özlemini dindirmiyordu.

Fakat rol yapacaktı, ailesine karşı umursamaz ve dik durarak onları delirtecekti.

"Adaçayım bitti." dedi bu yüzden. "Onu alıp geri gideceğim."

Elijah elindeki bardağı masaya bırakarak "Ne zaman dinleyeceksin bizi? Anlamak isteyeceksin?" diye sordu.

"Siz beni anlayacağınız zaman." dedi Eliana ve sinirli bir şekilde gülümseyerek "Yani hiçbir zaman." diye ekledi.

"Ben seni anlıyorum." Elijah kızının arkasını dönüp bazı malzemelerin tutulduğu dolapta adaçayını aramasını izledi. "Yaptığımız şeyle gurur duymuyorum tabii ama zorundaydık." 

Eliana sinirle bir kez daha güldü ve arkasını dönüp babasına baktı. "Zorundaydınız öyle mi? Ne zorundalığı bu böyle?" diye sordu. "Yalan söylemenin zorunluluğu mu olur?"

"Sana aileni kaybettiğin yangını bizim çıkardığımızı söylemek pek hoş bir gerçek olmazdı Eliana." dedi Elijah. "Küçüktün, bilmene gerek yoktu. Artık iyiydin sonuçta ve mutluydun."

Yeşil gözleri babasına dalgın dalgın baktı. "Evet, mutluydum." dedi. "Ama kendi köklerini tam anlamıyla bilmeyen bir cadı hiçbir zaman tamamlanamaz. Bunu biliyor olmalısın, cadılar köklerinden beslenir."

"Senin tarihin gördüğü en güçlü cadı olmak için köklerine ihtiyacın yok küçük yıldız." Elijah kolunu masaya yaslayıp öne doğru eğildi. "İhtiyacın olan, hatta ihtiyacından çok daha fazla güç senin damarlarında dolaşıyor zaten."

Eliana'nın dudakları iki yana kırıldı babasının söyledikleriyle. "Komik." dedi. Elijah neyin komik olduğunu anlamamıştı. "Tatlı sözlerinle egomu okşayıp beni manipüle etmeye çalışarak olayı affetmem için çalışıyorsun, çok komik cidden."

𝐄𝐓𝐄𝐑𝐍𝐈𝐓𝐘「ᴊᴀᴍᴇꜱ ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin