Oy verip bol bol yorum yapmayı unutmayalım🦋
Duyurulardan haberdar olmak için beni takip edebilirsiniz. Kitap_gezegeni1
Keyifli okumalar✨
22.Bölüm "Antrenman"
Yanımda hissettiğim kıpırdamayla gözlerimi aralayıp Pars'a baktım. Yeni uyanmış yataktan kalkıyordu. Yan bir şekilde dönüp ona baktım. "Nereye?" Uyku mahrumu bir sesle sordum. Hava daha tam anlamıyla aydınlanmamışken kalkıyordu.
Bana bakmadan "Spora." dedi. "Oradan da atış poligonuna." Bakışları bana kaydı. "Hadi sen de kalk."
Kaşlarım havalandı. "Ben niye kalkıyorum bu saatte?" Merakla sordum. "Yeni evli çiftler gibi seni mi uğurlayacağım?" Dediğime güldü ve alnıma dudaklarını bastırıp ayaklandı.
"Hayır, Üzerindeki pası atacaksın." Kaşlarım çatıldı. Üzerimdeki pası mı atacaktım? Niye ki?
"Neden? Ayrıca benim üzerimde pas mı var? Ben oldukça dinçim."
"Belli oluyor güzelim." deyip üzerindeki kazağı çıkardı. "Biz karargaha gidince kaç saat daha yatakta yatıyorsun?" Sorusuyla alt dudağımı ısırdım. Valla saat on ikiye doğru anca kalkıyordum.
"Bakışlarına bakılırsa hiç de erken kalkmıyorsun." Doğru, erken kalkmak bir yana olsun elimden gelse adım bile atmam. Ben eskiden böyle değildim, çok enerjiktim. Şimdi ise üç çocuklu bir anne kadar yorgun hissediyordum kendimi. Üstümde bir boş vermişlik vardı.
"İyi madem çok ısrar ettin sana eşlik edeyim." diyerek doğruldum. "Ha sakın yanlış anlama, ben çok dinç biriyim. Üzerimde pas falan yok. Sadece sana eşlik etmek için geliyorum." Dudakları iki yana kıvrıldı.
"Ben de öyle düşünmüştüm zaten." diyerek banyoya ilerlediğini görünce koşarak önüne geçtim ve ilk ben girdim.
"Benden sonra girersin sen." diyerek kapıyı yüzüne kapattım. Çeşmeyi açıp elimi yüzümü yıkamaya başladım. Havluyu alıp yüzümü kuruladıktan sonra aynadan kendimi inceledim. Biraz kilo almış gibiydim. Çok az olan kaslarım neredeyse erimiş yağ torbalarına dönüşmüştü. Eski halimden eser kalmamıştı neredeyse.
"Üç ay boyunca psikolog dışında bir yere gidip hareket etmezsen böyle olur tabii." dedim kendi kendime. Gerçi onda da arabayla gidiyordum, pek hareket etmiş sayılmazdım. Kilo almam gayet normalmiş o zaman. Hareket etmezsem metabolizmam çalışmazdı böyle. Artık sonra da ben çok dinçim diyerek anca kendimi kandırırdım.
Tedaviye başlayalı ve buraya geleli tam üç ay oluyordu ve psikoloğa gitmek dışında bütün günüm yemek içmek ve koltukta pineklemekle geçiyordu. Ha bir de can sıkıntısından sabah programlarını, yemek programlarını ve daha birçok zırvalığı izliyordum ve işin kötü yanı fena halde bu programlar bağımlılık yapıyordu. Pars'la birlikte biraz spor yapmak iyi gelecekti bana. En azından aldığım kiloları verirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON NEFESİME KADAR
ActionAcıyla harmanlanmış yürekler... Yedi asker, yedi farklı acı, yedi farklı hayat ama ortak bir geçmiş... Hepsinin tek bir ortak geçmişi vardı o da çektikleri acılar. Farklı zamanlarda çok farklı Acılar çekselerde hepsi ortak geçmişi olan yedi farklı...