Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayalım🦋
Oylar ve yorumlar ne kadar çok olursa bölümlerde daha erken gelir, yani bölümlerin erken gelip gelmemesi sizin verdiğiniz oy ve yorumlara bağlı
Duyurulardan haberdar olmak için beni takip edebilirsiniz. Kitap_gezegeni1
Keyifli okumalar✨
1.bölüm "Askeriyeye Dönüş"
GECE SAYER
Deri ceketimi elime alıp dışarıya çıktım, ayağıma botlarımı geçip bahçeden de çıktım. Kaldırım kenarına çıkarak fırına doğru ilerledim, elimde tuttuğum ceketimi üzerime geçirdim. Tanıdığım kişilere selam vererek bir alt sokaktaki fırına geldim.
"Günaydın Ramazan amca, bana üç tane ekmek versene." dedim kasanın başındaki adama.
Ekmekleri poşete koyarken konuştu. "Günaydın kızım, bakıyorum da yine erkencisin."
"Alışkanlık Ramazan amca ya, evde yan gelip yatamıyorum maalesef." Ekmekleri bana verirken cebimden parayı çıkarıp verdim.
"Üç ay oldu kızım yakında tekerardan çağırırlar. Sonuçta sadece açığa alındın temelli işi elinden almadılar." dedi para üstünü uzatırken.
"Hayırlısı bakalım, görüşürüz." deyip poşeti alarak kapıya ilerledim.
"Babana selam söyle." Arkamdan seslenen Ramazan amcayı başımla onayladım.
"Aleyküm selam." diyerek elimdeki ekmek poşetinden ekmeğin köşesini koparıp yedim, ekmeği yiyerek ilerlemeye devam ettim.
Gözümün önüne gelen kumral saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp elimdeki ekmek parçasını yemeye devam ettim. Bir üst sokağa geçecekken evde yumurtanın kalmadığı aklıma geldi. Yolumu değiştirmeden caddeye çıkıp köşedeki markete ilerledim.
Marketin önüne gelmiştim ki marketin yan sokağında duyduğum sesle kaşlarım çatıldı. Başımı hafif yana yatırıp marketin sağ tarafına baktım, bir tane orta yaşlarda bir adam önüne iki tane kızı almış bağırıyordu. Olduğum yerde durup derdini öğrenmeye çalıştım. Belki babalarıydı, tabii bu bağırmasını haklı göstermez ama belki geçerli bir nedeni vardır diye olaya bodoslama dalmak istemiyordum. Sonra başım beladan kurtulmuyordu.
"Lan neyini anlamıyorsunuz? Gideceksiniz ve dileneceksiz, sonrada paraları bana getireceksiniz!" Adamın dedikleriyle boğazımı temizledim, elimdeki ekmediği kaldırım kenarındaki bir ağaca astım.
Ellerimi arkamda birleştirip adamı dinlemeye devam ettim, bir yanda da çevreye baktım. Birçok kişi adamı ve dediklerini duyuyordu ama bir şey yapmadan geçip gidiyordu. "Müdahale etseniz ölürsünüz zaten!" Ağzımın içinden söylendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON NEFESİME KADAR
ActionAcıyla harmanlanmış yürekler... Yedi asker, yedi farklı acı, yedi farklı hayat ama ortak bir geçmiş... Hepsinin tek bir ortak geçmişi vardı o da çektikleri acılar. Farklı zamanlarda çok farklı Acılar çekselerde hepsi ortak geçmişi olan yedi farklı...