19. Bölüm- Saruhan'ın İstekleri

39.1K 1.9K 294
                                    

Herkese merhaba,

Gönül isterdi ki buraya neşeyle gelelim ama öyle değil. Açıkçası bölümü atıp atmamakta çok kararsız kaldım bu yüzden ilk instagram üzerinden sordum. Neredeyse herkes bölüm atmamı istediklerini çünkü kafa dağıtmaya ihtiyaçları olduklarını söylediler.  O yüzden bu şekilde karar aldım. 

Bölümü depremden bir gün önce yazmıştım. Bir önceki bölüm yetişkin içerikliydi ve bu bölümde de öyle devam ettirdim çünkü öncesinde sizden vuslat vuslat talebinin sesi oldukça yüksekti. BÖLÜMDE YETİŞKİN İÇERİK VARDIR. 

Açıkçası şu an atmak doğru mu bilmiyorum. Yargılayanlar olabilir ama yukarıda da söylediğim gibi durum bu şekilde. 

Umarım bir nebze size iyi gelir bölüm. 

KEYİFLİ OKUMALAR

Bugünün hiç böyle biteceğini hayal etmemiştim. Sabah hastaneye gideceğimizi söylediği andan itibaren vücudum stres ile kaplanmış, doktordan çıktıktan sonra ani bir rahatlamaya bırakmış, şimdi ise hiç tecrübe etmediğim tatminin verdiği bir mutluluğa bürünmüştü. Gevşemiştim hayatımda hiç olmadığım şekilde hem de. Bu adam yirmi iki gün önce beni gevşetmeyi bırakın fazlasıyla geren bir adamken şu an da yatakta çıplak bir şekilde sarıldığım, kollarında huzur bulduğum bir adam haline gelmişti. Saruhan Candar sürprizlerle doluydu. Onu keşfetmek hoşuma giden bir aktiviteydi. Şimdi de öyle yapacaktım konuşarak onu daha da fazla keşfetmeye çalışacaktım. Çocukken birbirimizi iyi tanıyorduk ama gençlik yıllarımızda aramıza giren soğukluk artık o durumu tersine çevirmişti.

"Bakıyorum da hızlı şarj oldun. Neden fazlasıyla geliştirip gençleştirdiğin bedenine güvenmiyorsun? Ayrıca yaşlı falan değilsin. Kafan yaşlı senin bedenin değil," diyerek takılmaya çalıştım. Başım ve gövdemin bir kısmı göğsünde, kollarım ise omuzlarında geziniyordu. O ise kollarını bana dolamış tatlı tatlı sırtımı okşuyordu.

"Çünkü Nüzhet uzun süredir kimseyle sevişmedim. Bedenimin durumunu bilmiyorum," dedi gevşemiş rahat bir sesle. Gözlerim düşünceli bir hal ile karşıya bakarken cümlesi garibime gitti. Çünkü az önceki tutkulu adam bu işi yapmayı seviyordu ve bundan ayrı kalamaz gibi geliyordu bana.

"Benim kadar uzun mu?" dedim alaycı bir şekilde. O bir ömür boyu beklememişti elbette. En fazla dört beş ay falan olabilirdi. O sıkıcı davetlerde bile ona asılan onlarca kadın tanıyordum. Birine şans verebilirdi.

"Beş sene oluyor," dediğinde gözlerim kocaman açıldı. Bu kadarını asla tahmin etmezdim çünkü erkekler bu konuda daha rahattılar hem toplum algıları da yanlarındaydı. Suçlu kadın olurdu erkek değil. Bunun altında başka bir sebep yatıyordu. Başımı bir anlık kaldırıp yüzüne şaşkın bir şekilde baktım.

"Bunu tadıp da beş sene uzak mı kaldın yani?" dedim hayretle. Beş sene çok uzun bir zamandı.

"Sanırım ondan öncesinde hakkımı fazlasıyla kullandım." Geçmişi beni rahatsız etmiyordu. Belki çoğu kadının hoşuna gitmeyebilirdi ama olaya o şekilde tek bir noktadan bakmıyordum. O zaman hayatında ben yoktum ve kimseye zarar vermeden özgürlüğünü yaşaması onu suçlu yapmazdı. Hayatına giren kadınların yüzlerini ya da kim olduklarını bilmediğim için bu şekilde düşünmek daha kolay geliyordu.

"Peki beş sene seni durduran neydi?" dediğimde tekrar başımı göğsüne koydum ve kalp atışlarının sesini dinlemeye başladım.

"Aşık oldum, karşılıksız bir aşk... Başka biriyle beraber olsam ve onun ruhu duymasa bile ona ihanet edecekmişim gibi hissettim bu yüzden uzak durdum." Daha önce de söylemişti bunu. Hatta saçma bir korku başlamadan beni durdurmuştu. Onu unutmak için benimle evlenmediğini söylemişti. Ayrıca ona sadık kalması çok ayrı bir noktadaydı. Güzel bir davranıştı, bu aynı zamanda bana da hep sadık kalacağının sinyalini verir gibiydi.

ZAMAN ALEVİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin