Bölümleriii beğeniir misiinizzz acabaa?? (İstek değil ihtiyaç...)Yorumda yapmayı ihmal etmeyiiiin<3
20.Bölüm;
Fırtınanın ucuna düşüncesizce takıldı, oysaki fırtına önceden geleceğinin haberini yollamıştı.
(2 Gün Sonra 04/08/2023)
"Beni yalnız bırak..." dedim, hissizce. Şu iki gün içerisinde tüm duygularım, hislerim, umutlarım sökülüp atılmıştı. Hiçbirinin varlığını hissetmiyordum. Artık yaşadığımı bile hissetmiyordum. Gerçi bunun için bir çabamda yoktu. Artık yoktu. Ben her şeyden vazgeçmek istiyordum. Hem de bir an önce...
Belli bir uzaklıkta tedbir amaçlı arkamda duran adama dönme gereği duymadan "Sinan, yalnız bırak beni dedim!" diye bağırdım. "Bir kere yalnız bırak be adam! Bir kere izin ver de tek başıma kalayım!"
Şu ortamda bile bağırmam için uğraşıyordu. Oysaki buraya özür dilemeye gelmiştim. Neden beni rahat bırakmıyordu ki? Neden vedamı bile doğru dürüst yapmama izin vermiyordu?!
"Sende biliyorsun..." dedi, benim aksime oldukça sakin konuşarak. "Yalnız kalmaman lazım."
Gözlerimi devirdim. Hep aynı bahaneyi sunarak benimle birlikte kalıyordu. İki gündür sakinleştiricinin etkisiyle ayakta kalabiliyordum. En azından sakinleştirici etki ettiği anlarda ağlamam azalıyordu. Ama hiçbir zaman tam anlamıyla durmuyordu. O yaşlar büyük bir acıyla yanaklarımdan süzülüyordu.
Karşımda duran iki toprak tepesine bakındım. Henüz taze topraklar ıslak ıslak görünüyordu. Baş tarafında duran, beyaz mermerde yazan isimler tekrar yüreğimi ateşe verdi. Dudaklarımdan bir hıçkırık peyda oldu. Gelmeden önce tedbir amaçlı sakinleştirici vurdukları halde tüm bedenimde bu acıyı tadıyordum. Bu tat iğrençti. Bunun sebebini bilmek, sebebi olmak daha da iğrençti. Kusmak istiyordum. Kendimden nefret ediyordum.
Yanaklarımdan süzülen yaşlar ıslak toprağın arasına karıştı. Gücüne yenilen dizlerim beni ikisinin arasına düşürdü. Ellerim ıslak toprağın içerisine gömülürken ağlamaktan başka bir şey yapamıyordum. Avucuma dolan toprak birikintisini oraya hapsettim.
Hıçkırıklarım sessiz mezarlığın sesi oldu.
Koskoca mezarlıkta yankılanan sesim kuşların ağaçlardan kaçmasına, hızla kanat çırparak etrafta uçuşmasına sebep oldu. İstemsizce sıktığım toprak tırnaklarımın arasına doluştu.
(02/08/2023)
Video:
"Çocuğu uyandırmaya gerek var mı?"
Bu soruyu soran yüzü maskeli bir adamdı. Oldukça özenle kapatılmış vücudu sayesinde tanınması bir hayli güçtü.
"Uyandıracağız oğlum tabii ki" dedi bir başka ses. Yapacağı şeyden dolayı oldukça heyecanlıydı. Heyecanı zevkle ses tellerine yansımıştı.
Kamerayı bir köşeye yerleştirdi. Bu köşe sayesinde tüm alan rahatlıkla görünebiliyordu. Renkli duvarları, renkli koltuklar...
"Hazırsak başlıyoruz..."
"Bekle bekle!" dedi, az önceki adam. Kameranın tam ortasına geçip ekrana doğru eğildi. "Sayın Lila hanım. Bizi izliyorsunuz değil mi?" diye sordu alayla. "Bu organizasyon size özel olarak hazırlandı. Kim tarafından yapıldığını söylememe gerek yok değil mi? Tahmin ediyorsunuzdur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİLA | TAMAMLANDI
RomanceGözlerimi, uzun zamandır boş olan belli bir süredir kendi varlığımla doldurduğum eski, demirleri paslanmış otobüs durağında gezdirdim. Durakta oturan takım elbiseli adam huzursuzca etrafına bakınıyordu. Otobüs beklemiyordu, birini arıyordu. Çok geçm...