Yazar'dan;
Konağın kapısının önüne geldiklerinde elini Savaş'ın elinden hızla çekti Umut.
"Yeter, tiyatro yapmamıza gerek yok."
Deyip konağın kapısını açıp içeri geçerek deponun olduğu tarafa doğru yürüdü. O sırada Savaş ise peşinden gidip koluna yapıştı.
"Nereye gidiyorsun?"
"Beni kapattığın depoya gidiyorum. Artık ekmeğimi suyumu getirirsin kölenim ya hani."
Dediğinde yüzünde ki sırıtışla devam etti Savaş.
"Köleliğe bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum. Ama illa olmak istiyorsan buna yatak odamızda devam edelim bence."
Hala gülmeye devam ederken suratına yediği yumurukla yüzünü diğer tarafa çevirdi.
"O kadar arsız ve pişkinsin ki, yediğin yumuruklar bile kar etmiyor sana."
Umut'un sözlerine karşı öfke ile bakan gözleriyle koluna yapışıp sürüklemeye başladı Savaş.
"Yürü!"
Odanın önüne gelinceyedek Savaş'ın elinden kurtulmaya çalışsa da bir türlü başarılı olamadı. Ardından odanın kapısını açıp içeri doğru savurdu Umut'u. Ve kendisi de içeri girerek kapıyı kapattı.
Adımlarını Umut'un üzerine doğru ilerletmeye başladığında geri geri giden Umut sırtı duvar ile buluştuğunda sertçe yutkundu.
Savaş ise iyice dibine sokulup öfke ile bakmaya devam etti.
"Sakın sabrımı sınamaya kalkma bir daha anladın mı beni? Yoksa canını fena yakarım!"
"Canımı yakabileceğin en kötü şekilde yaktın zaten. İnan daha fazla acıtamazsın canımı. Sana güvendim, sana inandım, sana aşık oldum ben. Sen ise güzel olan her şeyi saçma sapan bir intikam uğruna mahvettin. Hoş zaten güzel olan her şeyi intikam uğruna planlamışsın."
"Peki abimin öldüğünü öğrendiğimde benim canım ne kadar acıdı haberin var mı senin? Tahmin edebilir misin hayatta ki tek yakınını kaybetmiş bir insanın acısını. Nasıl tahmin edebilirsin ki Soykanların şanslı bebesi. İki baban, senin için her şeyi yapabilecek akrabaların, arkadaşların.."
"............."
"Yediğin önünde yemediğin arkanda. Zorluk çekmeyi bırak, üzülmemişsin bile. Sen beni nasıl anlayabilirsin ki?"
"Evet mutlu büyüdüm ben. Senin gibi içimde ki sevgisizliğin acısını başkalarından çıkarmayacak kadar mutlu hemde. Ama sen nereden bilebilirsin ki bunu. O kadar uğursuzsun ki öz baban bile kabul etmemiş baksana seni."
Dediğinde Savaş'ın sinirle elini havaya kaldırmasına karşı korkarak kapattı gözünü Umut.
Birkaç saniye sonra açtığında ise hala havada olan eline bakıp alay ile güldü.
"Keşke vursaydın. Çünkü emin ol bana yaptıklarının yanında tokadın asla acıtmazdı canımı. İçimde sana olan her iyi duyguyu yaptığın pislikler ile her gün biraz daha söküp alıyorsun, devam et. Ama şunu unutma..
Ailemden birine zarar gelirse yarım bıraktığım işi tamamlar, bu kez gerçekten öldürürüm seni.""............."
"İstediğin oldu. Seni seçtim, buraya geldim. Belki bir daha asla affetmeyecek ailem beni.
Ve ben de seni...""............."
"Birgün uğruna hayatımı mahvettiğin abinin gerçek yüzünü ve yaptıklarını öğrendiğinde sakın aff dilemek için geçme karşıma tamam mı? Çünkü seni asla affetmeyeceğim. Ve sakın bu evde olduğum sürece yaklaşma bana.
Yemin ederim söylediğim lafta kalmaz, gerçekten öldürürüm seni bu kez. Benden ve ailemden uzak dur artık! İstediğin oldu, aldın artık intikamını, benden geriye sadece koca bir enkaz bırakarak hemde."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umut - Gay
General Fiction[TAMAMLANDI] "Düşmanın Oğlu" serisinin 2.Kitabıdır Bu kitap'ta Umut'un hikayesini ve aşkı bulma yolculuğunu okuyacağız 🖤 Bu kitap'ın geçtiği evrende eşcinsel evlilikler yasaladır✨ Başlangıç: 06.06.23 Bitiş: 10.11.23