Top Edge ( BL ) Novel

Bölüm 26

gökyüzünden düşen

Eğer mülteciler saldırır ve Hayat Ağacı'na girerlerse, yine de bir şekilde kontrol edilebilirdi. Ancak, Mutantlı canavarlar ağacın içine girerse, sonuçları hayal bile edilemezdi.

Shen Siwei balkondan atlama dürtüsüne zorlukla karşı koydu ve hemen Moran'la iletişime geçmek için iletişim cihazını çıkardı.

Ancak o anda avuç içi büyüklüğündeki bilgisayar ekranında bir acil durum anonsu belirdi ve ekrandaki kişi pilot gözlüğü takmış olan Malken'di.

"Öhöm, test, test. Z Şehri Batı Bölgesi'nin değerli sakinleri, bir çöl kurdu sürüsü Hayat Ağacı'na girmiştir. Lütfen kapı ve pencerelerinizi kapattığınızdan ve dışarı çıkmadığınızdan emin olun."

Çöl kurtları...

Bunu duyan Shen Siwei'nin kalbi yerinden çıkacak gibi oldu çünkü bu birden fazla kurt olduğunu gösteriyordu.

Ekranda bir çöl kurdunun karikatürize edilmiş bir tasviri belirdi.

"Çöl kurtları, yaklaşık üç metre boyunda ve sekiz metre uzunluğunda, radyasyona maruz kalmış mutasyona uğramış canavarlardır. Onları görmeyenler için... Mutasyona uğramış canavarları görmeyen vatandaşlar için, onları tank olarak hayal edin."

Çizgi film gösterimi, bir avda işbirliği yapan bir grup çöl kurdunu gösteren bir animasyona dönüştü.

"Bir çöl kurdu sürüsünün özelliği, iyi eğitimli bir ordu gibi organize ve disiplinli olmasıdır. Bilimsel araştırmalar, öhöm, aslında ben, çöl kurtlarının çok yüksek zekaya sahip olduklarını ve hatta tuzak mekanizmaları kurabildiklerini göstermiştir. Bu nedenle, tekrar ediyorum, şu andan itibaren siviller dışarı çıkmamalıdır."

Animasyon kayboldu ve Malken'in yüzü ekranın ortasında yeniden belirdi.

"Çöl kurtlarını avlama deneyimi olan mülteciler, silahlarınızla birlikte derhal Müzik Meydanı'nda toplanın. Unutmayın, bu şehir zor kazanıldı ve çöldeki yeraltı şehrinde olduğu gibi sürekli korku içinde yaşamak istemiyorsanız, şimdi savaşa katılın."

Acil durum anonsu sona erdi, ancak dışarıdaki alarmlar çalmaya devam etti.

Shen Siwei balkon korkuluklarına yaslandı ve aşağıya baktı. Konutların pencerelerinin birer birer kapandığını ve birçok mültecinin Müzik Meydanı'nın aksi yönünde koştuğunu fark etti.

"Bir dakika, Müzik Meydanı'nda toplanmaları gerekmiyor muydu?"

"Kim savaşacak ki? Canınızı kurtarmak için kaçın!"

"Çabuk, yeraltı sığınakları bulun! Biz savaşmazsak başkası savaşacak!"

Shen Siwei'nin yüreği yavaş yavaş sızladı.

Bu mülteciler hala çöl yeraltı şehrinde yaşarken, mutantlı canavarlara karşı savaşmak zorunda kalmışlar ve hatta tuzak kafesleri gibi araçlar yaratmışlardı.

Ancak, şehre döndüklerinde tek düşünceleri kaçmak ve hayatlarını kurtarmaktı.

Ne de olsa Hayat Ağacı'ndaki ortam çöl yeraltı şehrinden farklıydı. Eğer bu şehir düşerse, bir sonrakine geçebilirlerdi. Dolayısıyla, belirli bir şehri savunmak için kendilerini feda etmeleri için hiçbir sebep yoktu.

Shen Siwei endişelenmeden edemedi. Klet bunun üstesinden gelebilir miydi?

Olumlu tarafından bakacak olursak, Klet'in elinde çöl kurtlarının taşları vardı ve bu da en azından onları daha önce avladığını gösteriyordu. Taşların ortaya çıkma olasılığına bakılırsa, düzinelerce hatta yüzlerce avlamış olabilir.