HENNA

Yardım teklifi.

Selam. Biz geldik!! Oy ve yorumlarınızı benimle paylaşmayı unutmayın lütfen.

Yaşanan o saçma iddiadan sonra herkes işinin başına dönmüştü. Ilgaz da işlerinin olduğunu söyleyip eşyalarını topladığı gibi gitmişti. Gitmeden bir doz Emir'le kavga etmiş, Hera'yı kucağına alıp öpmüş ve zor da olsa birbirlerinden ayrılmışlardı. Ben de kalan son işlerimi halletmiş ve atölyeden çıkıp Hera'yla beraber Semih'i okuldan almaya gelmiştik. Haberi yoktu ve umuyordum ki okuldan daha çıkmamıştı. Sürpriz yapmak istemiştim ondan haber vermemiştim. Okula yaklaşmamla arabayı park ettim. Kemerimi çözüp arkada oturan Hera'ya baktım. Dili dışarda bana bakıyordu.

''Ben gidip Semih abiyi alıp geliyorum. Akıllı ol tamam mı?''

Karşılığında aldığım cevap havlama olmuştu.

Güneş gözlüklerimi gözüme taktıktan sonra arabadan inip okula doğru yürüdüm. Güvenlik beni görünce gülümsedi. Sık sık buraya geldiğim için beni tanıyordu.

''Merhaba Ali abi. Nasılsın?''

''İyiyim, sen nasılsın?''

''Ben de iyiyim. Semih'i gördün mü hiç?''

Kafasını arkaya doğru çevirip eliyle işaret etti. ''Şurada.''

Gözlerimi oraya çevirmemle bahçedeki banklardan birine oturmuş arkadaşlarıyla sohbet ederken buldum onu. İstemsizce gülümsedim. Gün geçtikçe arkadaşlarıyla olan bağının gelişmesi ve arkadaş edinmesi beni inanılmaz mutlu ediyordu.

''Tamam abi teşekkür ederim. Kolay gelsin.''

Gülümsedi. ''Teşekkür ederim.''

Oraya doğru yürürken arkadaşlarından Ahmet olduğunu bildiğim kişi beni görünce ayağa kalktı.

''Aa Henna abla.'' Onun bakışlarının buraya dönmesiyle diğerlerinin de bana dönmüştü. Semih şaşkın bakışlarla bana bakıyordu. Normalde geldiğimde haber verirdim bu sefer vermediğim için tuhaf karşılamıştı.

''Abla? Hoş geldin. Bir şey mi oldu?'' Yanıma gelerek endişeli bir şekilde sorduğu soruyla gülümsedim.

''Hayır bir tanem, bir şey yok. Seni görmeye geldim.''

Yüzü aydınlandı. Kocaman gülümsemesiyle bana baktı. ''İyi ki geldin abla, ben gelecektim bugün yanına.''

Kollarımı göğsümde bağlayıp hafif sitemle konuştum. ''Öyledir tabi. Sana her zaman gel diyorum ama hiçbir gün gelmiyorsun.''

Utangaç bir yüz ifadesiyle bana baktı. ''Ben, seni meşgul etmek istemiyorum.''

Kınayıcı bakışlarla ona baktım. ''Ne meşguliyeti Semih, aşk olsun.'' Bir şey demeden gözlerini yere indirdi. Gelmek istediğini ama beni meşgul edeceğini düşündüğü için gelmeyişi beni çok üzmüştü. Şimdilik konuyu açmayıp sessiz kaldım. Bunu onunla daha sonra konuşacaktım.

''Yine çok güzelsin Henna abla.'' Ahmet'in dediği şeyle kıkırdadım. Biraz flörtüz bir çocuktu. Bana karşı tabi ki şakasına yapıyordu.

Kıkırdadım. ''Teşekkür ederim, sen de çok yakışıklısın.''

Sırıttı. ''Teşekkür ederim.''

''Hoş geldin Henna abla.'' Bunu diyen Selindi. Gülümseyerek bana bakıyordu. Ben de gülümsedim.

''Hoş buldum canım, nasıl gidiyor?''

''Güzel gidiyor.''

''Çok sevindim. Bir ihtiyacınız olursa bana söyleyin lütfen.''