"Siz Taehyung ve ev halkını oyalayacaksınız. Ben ise yukarıya bakacağım."
"Berbat." Dedi Yoongi. "Bu berbat plan. Cherry'e girmem."
"Hadi ama Yoon. Hem eve koruma dahi almıyorlar. Saatte geç. Kimse görmez sizi."
"Bu umurumda değil. Ben bileceğim sonuçta. O eve kendi isteğimle girmem." Dediğinde boş boş suratına baktım. Bu genelde onda işe yarardı ama bakışlarımı kafasını iki yana sallayıp reddetti.
"Tamam Yoongi'siz devam." Dedim sonunda.
"Ben yoksam Jimin'de yok."
"Yoon!" Diye çıkıştım.
"Benim üzerimde hakkın yok. Ben gitmek istiyorum." Dedi Jimin. Yoongi ona sinirle baktı.
"Ya hepimiz ya da..."
"Ya da ne ?"
"Sensiz gidicez işte Yoongi. Ne bekliyorsun ?" Dedim sinirle. Bir kaç saniye birbirimize baktık.
"Jen benden sadece oraya girmemi değil. Aynı zamanda Chaerin'i aramamı istiyorsun. Bunun farkındasın dimi? Ben ve Chaerin ?"
"Yani ? Eve öylece girmeyi düşünmüyorsun herhalde. Chaerin'i arayıp haber vermen gerek."
"Babamdan zaten yeterince şey saklıyoruz. Bu saçmalık."
"Bu sefer bende gelmek istiyorum. Hyunjin ve Felix bara bakacak. Chan'de yardım eder." Dedi Namjoon. Yoongi sonunda pes edip telefonu eline aldı.
"Babam için üzülüyorum." Diye mırıldanırken numarayı aradı.
"Sonra üzülürsün. Hızlı ol." Dediğimde telefonu kulağına götürdü. Hızla yanına gidip telefona kulağımı dayadım.
"Alo Chaerin ben Yoongi."
"Evet Yoongi numaran var bende. Bir sorun mu var ?"
"Biz..biz oturuyorduk ve düşündük ki belki..sende..." Dediğinde konuşmaya devam etmesi için işaret ettim. "Yani sende belki.."
"Yoongi sorun ne ? Neredesin ?Gelmemi ister misin ?"
"Hayır..hayır ben dragondayım. Şey diyecektim. Hep beraberiz ve belki..kurabiyen vardır diye düşündüm. Şu yaptıklarından.. Bu çok saçma biliyorum ama varsa gel-"
"Var." Dedi Chaerin. Sesinden yüzünde bir gülümseme olduğunu anlıyordum."Hep beraber gelin. Fazlaca kurabiye var. Sizin için korumaları yollayacağım. Gittiklerinde seni ararım."
"Tamam...bekliyorum."
"Tamam. Teşekkür ederim. Yani...görüşürüz." Dedi ve telefonu kapattı. Telefon kapanır kapanmaz Yoongi telefonu masaya attı.
"Oldu mu ?"
"Sesi ne kadar da mutlu geliyordu" dedim sandalyeme geri dönerken. "Bu arada babam nerede ? Bir de yakalanmayalım."
"Babam Seulde." Dedi Lisa. "Bir uyuşturucu sorunu varmış. Onunla ilgilenmesi gerekiyormuş falan."
"Peki." Dedim. Haberim yoktu. Bana gideceğini de söylememişti. Bir de ondan bir şeyler saklıyoruz diye kendimize kızıyorduk. Ayağa kalktım. "Hadi gidelim. Zaten işimiz uzun. Siz aşağıda herkesi oyalayın."
□□□□□■□□□□□■
Maymuncuğu kilit yerine soktum. Biraz hareket ettirdim. Tık sesi gelince gülümsedim. Bir kaç saniye bekledim. Yoongiler içeri giriyordu. Bende bu gürültüden yararlanıp odaya girdim ve kapıyı arkamdan kapattım. Kapıya yadlanıp etrafa bakacaktım ama beklediğim şey bu değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My ghost
Teen FictionRuby çok ünlü bir akristti. Tüm bu gösterişli hayat ona bazen boğucu geliyordu ama vazgeçmekte istemiyordu. Lakin bir gece yatağın üzerinde bir not bulduğunda her şey değişti. Eski hayatından, geride bırakıp kaçtığı hayatından birileri onun peşindey...