"İyi olacak biliyorsun." Dedi. Uzun süredir doktorumuz olan Daesung amcanın klimiğindeydik. Babam içeride ameliyat oluyordu ve ben Yoongi'nin aksine bir şey bilmiyordum.
"Ben buraya geldim diye oldu. Gözlerindeki hayal kırıklığını gördün mü ?" Dedim gülerek. Bu sefer yanıma oturdu.
"Jungkook bizdeydi ve çok sinirliydi. Babamla kavga ediyorlardı ve babama her şeyi söyledi."
"O piçi öldüreceğim."
"Babamın bunu isteyeceğini sanmıyorum" dediğinde ona döndüm.
"Babam size zarar verene daha çok verin der. Onu öldüreceğim." Dedim sinirle.
"Söylesene tüm suç onun mu ?" Dedi Lisa aramıza dahil olurken. Sinirle ona baktım. "Anlaşmayı sen yaptın, babamdan sen sakladın. Daha ne diye söyledi diye ona kızıyorsun ?"
"Babamı vurdu."
"Eh o konuda bende sinirliyim bak. Elim kolum bağlandı şimdi onu savunamam."
"Hiç savunmamalısın zaten Lisa." Diyerek Yoongi demek istediklerimi dile getirdi.
"Ahh sikicem böyle işi." Dedi Lisa kalkarken.
"Biraz hava almam lazım." Diye. söylenerek dışarı çıktım. Kapıdaki görevliler bana baktı. "Haber yok. Bakmayın öyle iyi olacak."
"O hep iyi olur." Dedi biri. Yavaşça kafa salladım. Hep olurdu. Olması gerekiyordu çünkü arkasında bırakacak çok kişi vardı. Acı çekecek çok kişi vardı.
" O ne yapıyor orada ?" Dedim Taehyung'ı ağacın arkasında görmemle.
"Kim ?"
"Ben hallederim. Burada kalın." Dedim ve ona doğru yürüdüm. Benden uzaklaşmak için hareket ederken göz devirdim. "Kaçmak. Gördüm seni."
"Jennie" dedi ağacın arkasından çıkmadan. Ben dolanıp önüne geçtim. "Herkes iyi mi diye bakmaya geldim."
"Bundan sanane. Benim ailem. Ölse en çok sevinecek kişi sizsiniz."
"Aslında ölmesi beni pek ilgilendirmiyor. Onu tanımazdım. Yakın değildik ama sen üzüleceksin."
"Peki." Dedim. En azından dürüsttü.
"Jungkook..sarsıldı. Baya kötü durumda. Evdekilerde öyle."
"O piçi öldürmemem için kendini yorma."
"Ona piç deme!"
"Derim! Daha fazlasını hak ediyor."
"Eminim o da yapmak istemedi. Büyüm ihtimalle korktu. Jungkook böyle biri değil. Emin ol eline silah alarak koşuşturmuyor etrafta."
"Bundan sonra koşuştursa iyi olur." Dedim sinirle. "Çünkü sonuç ne olursa olsun bedelini ödeyecek."
"Jennie...neyse Jiyong iyi mi ?"
"Hayır..Bilmiyorum. Ameliyatta."
"Umarım iyi olur."
"Taehyung..iyi dileklerini kendine sakla. Bundan sonra hiç bir şekilde görüşmeyelim. Sen..Sen yapabilirsen Jungkook'u koru. Ortalık falan yok artık."
"Bu şekilde davranma."
"Babam içeride Taehyung. Bok yere karnında bir kurşunla içeride. Ne bekliyorsun benden ? Sence ortaklık kalır mı ?" Dedim gülerek. Kafayı yiyecektim şimdi. Göz göze geldik. "Belki de böyle daha iyi. Birbirimize iyi gelmiyoruz."
"Bunu düşünen tek sensin."
"Jennie!" Diye bağırdı Jisoo. Kafamı çevirip ona baktığımda beni gördü ve koşarak yanıma geldi. "Daesung amcanın dedi ki kan lazımmış. AB negatif. Zor bulunuyor biliyorum ama çok acil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My ghost
Teen FictionRuby çok ünlü bir akristti. Tüm bu gösterişli hayat ona bazen boğucu geliyordu ama vazgeçmekte istemiyordu. Lakin bir gece yatağın üzerinde bir not bulduğunda her şey değişti. Eski hayatından, geride bırakıp kaçtığı hayatından birileri onun peşindey...