Yoongi
"Sana...kıyafet vereyim mi ?"
"Konu acil ve..gerek yok." Dese de dolabımdan bir kazak çıkarıp ona uzattım.
"Hasta olacaksın. Ne kadar acil olursa olsun bekleyebilir." Dediğimde iç çekerek kazağı aldı.
"Dön"
"Hı ?"
"Arkanı dön..üzerimi çıkaracağım." Dediğinde tüm endişeme rağmen gülmeden edemedim. Onu ikiletmemek için arkamı döndüm.
"Kitty yaptı dimi ? Canını yakacak bir şey mi yaptı ?"
"Canım yandı..yandı ama Kitty yapmadı. Sadece bazı şeylerden emin oldum."
"Ne gibi ?" Dedim ona dönerken. Üzerini giymişti. Altındaki ıslak pantolonla kapalı kapının hemen önünde duruyordu. Dolaba gidip bir eşofman çıkarıp ona attım ve arkamı döndüm.
"Bitti." Dedi. Islak kıyafetlerini özenle masamdaki sandalyeye koydu ve yatağa oturdu. Oturmam için işaret etti.
"Jimin anlamıyorum. Ağlamışsın..yani ağlamışsınız. Islak bir halde burada olmana bakılırsa Kitty mi ağladı sen mi anlamıyorum. Sen ağladıysan bu kötü ama Kitty ağladıysa bu" desem de yüzüme bakıyordu. Bu felaket olur demek istedim çünkü Kitty'i sadece bir kez ağlarken görmüştüm. O da hastanede ben bu aptallarla nasıl kalacağım adlı bir ağlama olduğu için çok ciddiye almamıştım ki bu konuya da kendinisinin daha doğmadığını iddia eden 45 yaşındaki bir adamla karşılaşmamız sonucu çıkmıştı.
"Yoongi...Sana söyleyeceğim konu biraz ciddi. Kitty söyledi bunu bana ve inanıp inanmamak konusunda biraz tereddüt etsem de..yani sonuçta o Kitty. Beni kandırmak için yapacaklarının pek sınırı yok ama bu..Bu konuda doğru söylediğini biliyorum. Biliyorum çünkü seni..Ah lanet olsun nasıl söyleyeceğim ? Buraya gelene kadar her şey daha kolay gözüküyordu." Dedi kendine kendine. Titreyen ellerini tuttum.
"Bana her şeyi söyleyebilirsin sorun yok. Sorunu çözebiliriz. Açıkçası seni bu kadar endişelendirdiği için Kitty'yle ciddi bir konuşma yapacağım." Dedim çünkü karşımda titriyor, gözleri doluyordu.
"Beni o değil..Sen endişelendiriyorsun."
"Ben ? Jimin seni endişelendirecek hiç bir şey yapmam..ben yaptım mı ? Üzgü-"
"Bugün Jennie ve Kitty babanı takip etti." Dediğinde kaşlarım çatıldı.
"Bunu neden yapsınlar ki ?"
"Nedenini bilmiyorum. Jennie'yi görmedim. Sadece..gördükleri şey ikisini de biraz..Çıldırtmış ve babanla Jennie büyük bir kavga etmiş. Sanırım Jennie evden çıkıp gitmiş. Yani Kitty öyle tahmin ediyor v-ve..konu da biraz sensin."
"Ne oluyor anlamıyorum?" Dediğimde gerginlikle dudağını dişledi. Gözleri üzerimdeydi.
"Baban..annenizle buluşmuş." Dediğinde güldüm.
"Ne ? Yanlış anlaşılma olmalı. Biz üvey-ama nasıl ?"
"Anneniz Yoongi...o Chaerin. Cherry'nin lideri."
"N-nasıl ?" Diyebildim. Jimin bana Kitty'nin ona bahsettiği şeylerden bahsetti ki çokta fazla bir şey değildi. Chaerim annemizdi. Babam gizli gizli onunla buluşuyordu. Hatta tekrar beraberler gibi gözüküyordu. Jennie babamla kavga etmişti ve gitmişti. Bunları sürekli kafamda tekrar ediyordum. Tekrar ediyordum ama bu bana iyi gelmiyordu çünkü nefesim kesik kesik çıkıyor, ellerim titriyordu. Bu kadar güçsüz gözükmemek için ellerimi yatağa bastırdım. Titremesini bastırmayı umuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My ghost
Teen FictionRuby çok ünlü bir akristti. Tüm bu gösterişli hayat ona bazen boğucu geliyordu ama vazgeçmekte istemiyordu. Lakin bir gece yatağın üzerinde bir not bulduğunda her şey değişti. Eski hayatından, geride bırakıp kaçtığı hayatından birileri onun peşindey...