Odadan çıktığımda karşı odanın da kapısı açılmıştı. Jiminle göz göze geldiğimizde kapıyı kapattım. Peşimde oda koridora çıkıp kapıyı kapattı.
"Günaydın"
"Günaydın Jimin ah." Dediğimde yüzünde bir gülümseme oluştu. Onun kim olduğunu fark etmem her zaman hoşuna gidiyordu. Tabi Kitty'nin de hoşuna giden bir şeydi. İkisinin de ortak noktalarını seviyordum.
"Ben...ağrı kesiciler aldım. Teşekkür ederim."
"Sadece bu durumdan hoşnut olmadığını biliyorum ama elimde değildi. Kitty fazla...ısrarcıydı. Üzgünüm." Dedim. Şayet Kitty'e herhangi bir birliktelik istemediğimi söylediğimde bu onu fazlasıyla kırmış ve daha fazla çıldırmıştı.
"Üzülmene gerek yok. Bu Kitty'nin düşünmesi gerek bir şey ama onda da bu yok maalesef. Neyse bunlar önemli değil. Olan oluyor."
"Peki..bir şeyin yok dimi ? Ağrın falan."
"Hayır sabah biraz ağrım vardı ama ilaçlar işe yaradı. Sadece sırtımda biraz ağrı var. Ağrı bile sayılmaz sanki.."
"Isırma gibi" dedim utançla kafamı çevirirken. Kıkırdaması kulağıma dolunca şaşkınca ona baktım.
"Evet bu her şeyi netleştiriyor. Kahvaltı yapalım mı ?"
"Güzel olur. Zaten belli ki birileri hazırlıyor." Dedim ve ikimizde mutfağa doğru ilerledik. Seunghyun amcam pembe mutfak önlüğü takmış pankek pişirmeye çabalarken Jennie, Jisoo, Lisa ve Namjoon masada oturuyordu.
"Günaydın" Dedi Jimin masaya yaklaşırken.
"Babamla Bom nerede ?" Dedim bende. Amcam bıkkınlıkla bize döndü.
"Bunu beşinci defa açıklıyorum ve lütfen son olsun. Babanız iş için çıktı. Bom ise...sanırım geziyor. Bu yüzden kahvaltı bana kaldı ama şanslısınız çünkü amcanız Amerika'dayken pankek kursuna gittim. Çok ünlü bir aşçıdan dersler aldım." Dedi gülerek ve burnumuza dolan yanık kokusuyla yüzünü buruşturdu ve hızla tavaya döndü.
"Asıl anlamadığım neden pankek kursu var ve sen neden gittin ?" Dedi Jennie alayla.
"Çünkü Bommie pankek sever." Dedi Namjoon
"Ve amcam romantik bir erkek."
"En romantiği hem de" Dedi amcam masanın ortasına pankek dolu bir tabak bırakarak. Şekilleri kesinlikle bozuk ve bir kısmı yanık pankeklere baktım.
"Harika gözüküyor." Dedi Jimin. Amcam bunun üzerine gülümsedi.
"Göründüğünden daha güzeller" Dedi ve masaya oturdu. "Bu yüzden yiyin hadi."
"Sağol amca" dedi Jennie önüne özenle seçtiği bir pankeki alırken. "Ama bir kaç sorum olacak. Öncelikle babam hala şu hain işini halledemedi mi?"
"Bunun için uğraşıyorlar emin olun. Bugün Taehyung ile beraber adamı sorguya çekeceklerdi." Dediğinde masada ben de dahil herkesin kaşları çatıldı.
"Tamam...Peki öyle olsun. Ya Desiti'deki kargaşa için ne yapmayı düşünüyor ?"
"Jennie"
"Ne karmaşası ?" Dedim
"İki çetenin şuanlık birleşmesi bile birilerinin hoşuna gitmedi. Azınlıkta olsa bir grup oluşuyor ve bilirsin azınlıklar hep büyür. İleride başımıza sıkıntı çıkacak ve amcamdan anladığıma göre babam bu konuda bir şey düşünmüyor şuanlık."
"Hayır düşü-"
"Jimşn ve Jisoo'yu Desitiden çıkarmalıyız." Dedim hızla.
"Aynen öyle. Daha fazla burada kalamazlar. Yeterince tehlikeliyken şimdi durum daha farklı. Bu eve girmeye çalışanlar bile olur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My ghost
Teen FictionRuby çok ünlü bir akristti. Tüm bu gösterişli hayat ona bazen boğucu geliyordu ama vazgeçmekte istemiyordu. Lakin bir gece yatağın üzerinde bir not bulduğunda her şey değişti. Eski hayatından, geride bırakıp kaçtığı hayatından birileri onun peşindey...