65

179 19 7
                                    

"Şu soygun meselesi.." Diye mırıldandığında göz devirdim.

"Bende ne zaman konu çocuklara gelecek diyordum." Dediğimde dudağını ısırdı. Masanın üzerindeki elini tuttum. "Burada sadece sen ve ben varız Chaerin. Uzun zamandır istediğim bir şey. En azından bir geceliğine bizim olsun. Yani dünyanın en güzel kadınıyla huzurlu bir gece geçirmeme izin ver. Sonra içindeki psikopatı çıkarır ve felaketi çağırırsın yaparsın olur mu ?"

"Felaketi çağırmıyorum. Sadece ben anneyim ve..aklım sürekli onlarda çünkü tehlikeli işler yapıyorlar."

"Evet ? Ve o tehlikeli işlere hiç bulaşmayıp kendi yolunu çizen kızını sen çağırıp bunların ortasına koydun değil mi ?" Dediğimde suratı daha da düştü. Onu endişelendirmek istemiyordum. Zaten endişelenecek bir şey yoktu. Gözüm üzerlerindeydi. Yani her şey iyi olacaktı.

"Beni daha da mahvetmeye mi çalışıyorsun ?"

"Hayır asla. Aksine bu yaptığın hareket için başta sinirli olsamda şuan her şeyin yolunda olması ben gayet mutlu ediyor. Baksana şu halimize Chae. Çocuklarım bir arada, sen yanımdasın. Asla hayal bile edemeyeceğim şekilde bir restorantta yemek yiyoruz. Baş başa. Jungkook favori çocuğum olma yolunda adım adım ilerliyor. Daha ne olsun ?" Dediğimde yüzünü bir nebzede olsa güldürebilmiştim.

"Her zaman Jennie'ye daha düşkün oldun yalan söyleme. Beni kandıramazsın."

"Ne yapabilirim ? Tam kız babasıyım." Dediğimde kıkırdadı. "Sadece..Jungkook ile yaşayamadığım şeyler hep canımı yakıyordu ama onun canını daha fazla yaktığını görmek beni..altüst etti Chae'm."

"Hala zaman var."

"Sadece bazı şeyler için. Ona bisiklet sürmeyi öğretmek için geç kaldım mesela. Oysa ki Yoongi ve Jennie'ye öğretmiştim."

"Eminim çok yeteneklilerdir. Özellikle senin gibi bir öğretmenleri varsa...Bana biraz bahseder misin ?" Dedi sessizce. Ne zaman onların çocuklukları açılsa gözlerinde acı oluyordu.

"Yoongi çabuk öğrendi. Her zaman Jennie'ye göre daha söz dinleyen ve kurallara uyan kişiydi. Jennie ise...Tam felaketti. Öğrenemediğinden değil sadece emeklemeden koşma-hayır direk uçmaya çalışıyordu. O kadar hızlı gitmeye çalışıyordu ki defalarca düştü. Hatta bir keresinde ön dişini kırdı."

"Ah canı acımıştır."

"Evet bende öyle sanıyordum. Ne kadar Yoongi düştüğünde benimle koşarak onun yanına gitse de düşen dişini görünce minik bir kıkırdama kaçtı ağzından. Jennie ise ağlamadan içeri girdi. Çok acıdığını düşündüm ama o intikam planları yapmak için içeri girmiş." Dediğimde şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı. Bu haline gülümsedim. "Yoongi ona güldü diye sonraki gün Yoongi'nin frenlerini kesmiş ve Yoongi'yi bayırdan aşağı hızlıca itmiş. Sürpriz son Yoongi'nin de dişi kırıldı."

"Aman Tanrım. O yaşta bunu nasıl akıl etti ?"

"Büyük ihtimalle Jennie her zamanki gibi Seunghyun'un ağzından laf aldı ama Seunghyun bunu asla kabul etmiyor." Dediğimde kahkaha attı.

"Bu mantıklı işte. Seunghyun'un onlarla iyi anlaşması ne kadar güzel."

"İkisiyle de iyi anlaşıyor ama daha çok Jennie'yle. İkisi de şeytanca şeylere kafa yoruyor."

"Yoongi evde hep işkence görmüş gibi"

"Hiç masum sanma onu. O da Jennie'den çok intikam aldı. Kedi köpek gibiydiler. Özellikle ergenken." Dediğimde o günleri hatırlayıp titredim.

"Jungkook daha sakindi. O hep sakindi. Hep sözümü dinleyen, beni üzmemek için uğraşan uslu bir çocuktu. Şimdi düşününce..belki de kardeşleriyle olsaydı daha farklı olurdu."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

My ghostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin