11🍓"TAMAM"

8.7K 626 311
                                    

Ailemi kaybedecek olmamın yükü yetmezmiş gibi bir de omuzlarıma günahı olmayan insanların öldürülmesi yükünü de yüklüyordu. Omuzlarım yüklenen her ağırlıkta yere çökerken vicdanım ölümle eşdeğer kararlar alıyordu.

Telefon konuşmasını yaptığı sırada bana arkasını dönüp, kapıya doğru adım atmaya başladı. Bir türlü çıkaramadığım sesimi, bulmaya çalıştım ama bir türlü bulamadım. Sanki konuşmayı unutmuş gibiydim. Titreyen bedenimi kontrol altına almaya çalışıp, ona doğru ellerimi uzattığımda gitmek üzere olan bedenine, zor bela dokunabildim. Ağzımı bir kez daha açmayı denedim ama nafileydi işte konuşamıyordum. Bana bir kez daha dönüp, baktığında ise kafamla başımı öne eğip, kabul ettiğimi gösterdim.

"Benden haber alana kadar, planı erteleyin ve kimseye dokunmayın."

Telefonu kapatıp, tek dizinin üzerine çöktüğünde beni omuzlarımdan kavradı. Omuzları gömleğinin açık bıraktığı düğmelerini gererken, yüzümü göğsüne yasladı.

Beyza ölmekle eşdeğer kararlar alıyorsun. Sen tehdite boyun eğip te evlenecek, hadi evlendim diyelim onu kocan olarak kabul edecek karaktere sahip değilsin. Kendini diri diri yakıyorsun!

İçimden yükselen ses kulaklarımda uğuldarken yeğenim Zeynep'in gülümseyen hali gözümün önünde beliriyordu. O daha çok küçüktü ve babasız kalmayı hak etmiyordu. Sadece onun için bile kendimi diri diri yakabilirdim.

Gözyaşlarım Demir'in tenini ıslatırken, ben vücudumu kontrol altına alıp da bir türlü bedenimi onun uzağına itemedim . Hıçkırıklarım arasında ciğerlerime dolan kokusu, benim için zehir gibi yakıcıydı ve ben, şu an için sadece ölmek istiyordum.

Demir'in kendinden emin sesi düşüncelerimi böldüğünde ruhum bedenime inat, onun kilometrelerce uzağına savruluyordu.

"Doğru kararı vereceğini biliyordum. Bundan sonra ki süreçte, söylediğim hiçbir sözden dışarı çıkmayacaksın ve 2 gün içinde evlenip, buradan gideceğiz. Anlattıklarımı aklına kazı, bir yerini bile atlamaya kalkma sakın.

Patronun olarak çalışmaya başladığım iş yerinde, sana aşık oldum. Seni sevdiğimi söyledim ve ikna etmek için peşinden çok dolaştım ama sen, ailemin onayı olmadan sevgine karşılık veremem dedin. Sana ciddi olduğumu kanıtlamak için evlenme teklifi yaptığımda ise, yine aileni öne sürdün ve ben de dedenle tanışmaya şirketinize geldim. Sizi araştırırken, dedenin ödemekte zorlandığı borcunu öğrendim ve senden izin alarak, borcu kapatmak istedim. Sen de bunu ancak, borç olarak kabul edebileceğini söyledin. Para kısmını bir tek deden bilecek, diğer hiç kimse bu kısmı asla bilmeyecek. İzmir'deki işlerimiz çok sıkışık olduğu için, 2 gün içinde düğün yapmak zorundayız. Bu işi uzatmak istemeyen, seni biran önce isteyen taraf benim ama sende dine uygun olmayan, herhangi bir bakıştan vesaire kaçtığın için hemen olmasını kabul ettin.

Şimdi gözyaşlarını sil. Birisi neden ağladığını sorarsa da dedene üzülüp ağladığını söyle. Benim yanımda, bana aşık bir kadın gibi davranacaksın Beyza ve ailen asla bu evlilikten şüphelenmeyecek. Eğer arkamdan bir iş çevirdiğini hissedersem, dediğim her şeyi ani bir telefonla hayata geçiririm ve sen pişman olsan da asla geri adım atmam! Dediğim her şeyi anladın mı? "

Kafamı evet anlamında salladığımda beni göğsünden geri çekip, gözlerime baktı.

"Gözlerimdeki kararlılığı görüyor musun? Bu dediklerimde herhangi bir gecikme olursa ve sen 2 günün sonunda benim karım olarak Trabzon'a veda etmezsen, yapacaklarımdan gerçekten kork Beyza!"

Gözlerinde gerçekten kararlılık vardı. Dediği her şeyi uygulayıp, hayata geçireceği çok belliydi. Sesimi zor olsa da topladığımda sıra benim ona sunacağım şartlardaydı. Eğer beni bu kadar takıntı haline getirmişse onun da bu süreçte vereceği sözler olmalıydı.

HANİFTAM (Dağ Çileğim)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin