Standing Next to Me (Masterchef All Star)

who i am

heyecandan önceki bölümün sonuna 4. hafta demişim özür dilerim arkadaşlar ben sizlerden daha heyecanlıyım khjfsjdkshkfdskfhkshfkjsd

TIME-SKIP: 3. HAFTANIN SONU

Yarışma başlayalı üç hafta olmuştu. Yedeklerden dahil olanlar Azize ve Barış olurken hiç beklemediğimiz isimler yarışmaya veda etmişti, Güzide, Burcu gibi. 

Ama en kötüsü de bu haftanın sonunda olan elemeydi, Büşra'nın elenmesi.

Birkaç saat geçmesine rağmen hala etkisinden çıkamamıştım olayın. Çağatay da potadaydı yine her hafta olduğu gibi. Artık alışmıştım onun potaya düşmesine ve bir türlü açılamamasına ama Büşra ile potada olması bir tık gererken beni Çağatay'ın kapıdan ağlayarak gelmesi beraberinde Eda ve Rıfat'ı da getirmesiyle trajik bir ortam oluşmuştu bizim için.

"Kasnak unuttu." Ağlayarak yinelediği söz olmuştu Çağatay'ın. Onu sakinleştirmek için elimden gelen en büyük çabayı vermiştim. 

Ve o anda da hatırlamıştım, genelde böyle saçma sapan hatalar yaparak yarışmaya veda eden Çağatay'ı hata konusunda uyaran Büşra'yı.

Kimsenin elenmek istemeyeceği türden bir eleme şekliydi. Haliyle hepimizi etkilemişti durum ama en çok da etkileyen Çağatay'ın ağlaması olmuştu. İşin kötüsü Büşra'yı da potaya gönderen Sefa'ydı. İki kişi arasında kalındığından tercihini Büşra'dan yana kullanmıştı. 

Artık odada yalnızdım. Büşra'nın elenmesine bu kadar üzüleceğimi geçen sene olsa tahmin etmezdim ki geçen seneki elenmesinde de üzüldüğüm denemezdi doğrusu. 

Ortak alanımıza gittiğimde birkaç kişinin oturduğunu görmüştüm. Çağatay hala durgun görünüyordu. Üstelik önümüzde yeni bir hafta vardı ve ikincilerin dahil olduğu hafta başlıyordu.

"Daha iyi misin?" Çağatay'ın yanına otururken sormuştum sorumu. Burnunu çekince hala etkisinde kaldığını anlamıştım.

"Sence?" 

"Bak, ben de çok üzgünüm ama zaten devamlı da potadasın bir de üzerine bu olay yaşandı... Daha da dibi görmeni istemiyorum Çağatay." Başıyla onaylayıp sözlerimi elini yüzünü yıkamak için yanımızdan ayrılmıştı.

"Daha rövanşım vardı Büşra'yla." Barış'ın sözlerine buruk bir tebessümle bakmıştım. 

"Kader, kısmet diyecek çok bir şey yok." dedi Gamze bunun üzerine. 

"Yarın yeni bir gün ve unutmayalım ki finalistler dahil oluyor." dediğimde dikkatler bana yönelmişti.

"Hakikatten, kim gelecek acaba yarın?" dediğinde Gamze abla Barış pek de umrunda olmadığını  söylerken Kıvanç'ı hatırlatmamla bu düşüncesinden bir anda vazgeçti.

"Kerem gelir herhalde, ilk ikinci o çünkü." dediğimde onaylamışlardı sözlerimi. Elini yüzünü yıkayan Çağatay aramıza dahil olduğunda beraberinde Eray ve Sefa'yı da getirmişti.

"Bana kızmayacaksınız değil mi?" Sefa'nın yumuşak tavrına Gamze abla "saçmalama." dercesine söylemlerde bulunurken ister istemez durumdan rahatsız olduğunu söylemişti. Bunun üzerine Çağatay'ın "bu da geçer." açıklamaları trajikomik bir ortam yaratmıştı.

****

Ertesi sabah stüdyoya heyecanlı bir şekilde gitmiştik. İkinciyi kuliste göremeyince daha da meraklanmıştık. Anlaşılan şefler bize de sürpriz olsun istiyordu.

Kapı açıldığında, içeri geçtiğimizde yerlerimizi alırken sıralamanın değiştiğini görmüştüm Büşra'nın gitmesiyle. Artık tezgah arkadaşımın Barış olduğunu görünce sevinmiştim, önceden Tahsin'idi. Ufaktan atışmalarımız oluyordu ancak asla ileri boyutlara taşınmıyordu bu atışmalar.