istanbul beyefendisi/seni severdim

581 45 100
                                    

Eleme gecesi hayatımın en stresli gecelerinden biriydi. Alican'ın da Sefa'nın da ikinci tura kalması, son 20 dakika dışarı çıkmamız, gergin bekleyiş derken içeri ilk gelen Alican olmuştu. Sıkıca sarılmış, "bir daha böyle şeyler yapma." adı altında bir konuşma yapmış, ikinci olarak d Sefa gelince aynı konuşmaları kendisine de yapmıştım. İyi yanından bakmaya çalışan Çağatay vardı bir de. Kendisinin de o potada olabileceğini söylemişti mesela.

Elenen kişi Rıfat olmuştu. Üzüldüğüm elemelerden bir tanesiydi çünkü haksız yere potaya gitmişti, bana göre. Eda abla, Suna ile vedalaşmaları onların ağlamasına sebep olmuştu aslında. Rıfat'ı rahatlatmak istercesine "gider ayak yaptın yapacağını, herkesin söylemek istediklerini dile getirdin, başın dik olsun." adlı konuşmayı yapmış ve güldürmüştüm yüzünü. Kimseye saygısızlığı olmayan, kendi halinde olan ama yeri geldiğinde çenesi bütün yarışmacıları geçen, lafını çat diye oturtan bir insandı ve bu işi Rıfat usulü ile yapardı. Yolu çok açıktı. En azından buradaki çenelerden, pis bakışlardan, dedikodulardan kurtulmuştu.

Tatile giriyordu program bugünden itibaren. 3 haftalık bir tatilimiz mevcuttu. Açıkçası evimi özlemiştim ve evime gidip bir müddet çıkmamayı planlıyordum. Bir müddetten kastım 3 hafta.

"Arkadaşlar dağılmadan önce çok güzel bir program hazırladım, hem kafamızı dağıtmak, aramızdaki kaosları dışarıya yansıtmadığımızı göstermek yani bundan kastım aslında iyi geçinebileceğimizi kanıtlamak falan filan adı altında. Eğlenmeye hakkımız var ve ben hazırladığım için eğlenceli olacak." dedi Tahsin hepimiz bir aradayken.

"Birilerine kanıtlamak için yapıyorsak ben hiç yokum." dedi Kıvanç bir anda. Tahsin gözlerini devirse de sözlerine devam etti.

"İlk evdeki günümüzde de yapmıştık böyle bir şey ve gayet keyifliydi. Bunu hesaba kattığımdan çok güzel bir mekan tuttum, vallahi bayağı eğleneceğiz inanın bana biz bize olacağız başka kimse olmayacak bulunduğumuz katta."

"Bence bunu potadan çıkanlara soralım." dedim Alican, Sefa ve Eda ablaya bakarak.

"Valla ben çocuklarımı çok özledim onlara kavuşacağım." dedi Eda abla.

"Ay valla ben de." dedi Suna. Azize, Gamze ve Esra abla da aynı şekil olunca ortam bekarlara kaldı.

"Gidiyoruz o zaman?" dedi Tahsin hepimize teker teker bakarak.

"Hemen mi? Üzerimizi başımızı değişsek ya?" dediğinde Dilara ilk defa kendisine hak verdim.

"Arabaları da alırız hem." dediğimde Alican ile Sefa da onayladı. Böylelikle eve gitmek için yola koyulduk.

Pub tarzı bir yere gideceğimizi söylemişti Tahsin. Buna göre ne giysem diye düşünürken gözüme kestirdiklerimi alıp, saçımı toplayıp hızlıca aşağı inmiştim.

 Buna göre ne giysem diye düşünürken gözüme kestirdiklerimi alıp, saçımı toplayıp hızlıca aşağı inmiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aşağı indiğimde kızlardan bir tek hazır olanın ben olduğunu görmüştüm. Gerçi hazırlanacak olan Tanya ve Dilara vardı sadece.

"Çok şıksınız hanımefendi." dediğinde Tolga gülümseyip yanına oturmuştum.

Standing Next to Me (Masterchef All Star)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin