you should see me in a crown

382 32 47
                                    

*bazen pirinç pişmeyebilir*

piyanist: kafamda pembe mezarlık çalıyo

Turner: benim de kafamda buzdan şato

piyanist: MODEL GÜNÜ MÜ BUGÜN 

O ZAMAN YALNIZLIK SENFONİSİ

BANA DAHA DA UYUYO

NAPIYORSUNUZ BENSİZ KAPTAN KİM OLDU NE OLDU

G5 kapluş: kaptanınız konuşuyorrrrrrr

günaydın agalarrrrrr

ve Nesil 🫠

piyanist: AHA O RÜYA TAKIMI KURULDU MU YOKSA

KİMLER VAR TAKIMDA

G5 kapluş: olması gereken herkes 

karşıma da dilarayı aldım :)

çünkü why not :))))))))))))))))))

piyanist:NEEEEEEEEEEEEEEEEEEEE

BENİ GERİ GETİRİN LTFN

"otur sen oturduğun yerde ve derhal iyileşmene bak."

Turner: 2022 Nesil is back Çatay you can not come back.

piyanist: nasıl ya

BİR DAKİKA

SAÇLARINI MI KESTİRDİN

"😘"

piyanist: tek tük de konuşuyor

VALLAHİ 2022 2. DÖNEM NESO IS BACK!

Söylemlerine gülümsedikten sonra telefonu bırakmış ve odadan çıkmıştım stüdyoya gitmek üzere.

2. dönem olarak adlandırılmamın sebebi sadece saçlarımı kısa kestirmemden ibaret değildi. Geçen sene 8. haftaya kadar ortalamalarda gezinen bir yarışmacıydım. Tabaklarım kaybederdi ama olduğum takım kazanırdı, 0 çekmezdim ama 3/2 yapardım en az. Listede 7. ya da 8. olarak yer alırdım ve o istatistik 7 ile 8 arasında gidip gelirdi. Ta ki Çağatay'ın elenmesine dek.

En üstlerde yer almayı sevenlerden değildim. Kendi çapımda, yettiğince gösterirdim kendimi. Beni tetikleyen bir şeyler olmadığı müddetçe. Geçen sene Çağatay'ın vedası, giderken "önlüğüm sana emanet, gelmek istediğim nokta da." diyerek bana veda edişi beni fazlasıyla etkilemiş, vitesi arttırmama sebep olmuştu. O noktadan sonra bütün ilgimi tabaklarıma yöneltmiş ve kaybetmemeye oynamıştım. Çağatay'ın hedeflerinden biri şampiyonluktu elbette ama ilk hedefi o dört ceketten birine sahip olmaktı. İlk işim o cekete sahip olmak olmuştu ve o hedefi gerçekleştirmiştim. Şampiyonlukta da benim gözüm olmadığı için 3. olarak bitirmiştim yarışmayı, bir yandan da inanılmaz derecede yorulmuştum. 

Bu senenin All Star olma özelliği yüzünden geçen seneki kadar rahat başlamamıştım. En sevdiğim insanların da yer alması, özellikle yanımda olmaları bana güç vermiş, kaybetmemeye oynatmıştı. 9. haftaya giriyorduk ve henüz kaybeden tabağım yoktu. Haliyle potaya da gitmemiştim. Bu seneye asılarak başlamıştım ama yine de bazı konularda stabil bir biçimde hareket etmiştim. Bireysel dokunulmazlık oyunları, kaptanlıklar gibi. Ama artık onlara da yapışmanın vaktiydi.

Stüdyoya geldiğimizde bugünün konusunu hepimiz merak ediyorduk. Herkesin yüzünde ilk haftanın o heyecanlı tavrı vardı, bir de çoğu kişi olduğu takımdan memnun olduğundan yüzler de gülüyordu.

Standing Next to Me (Masterchef All Star)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin