37- DAĞ CENTİLMENİNİ NASIL EĞİTİRSİN? 101

5.3K 355 240
                                    

Merhaba çiçeklerüm! 🌷Bu bölüm biraz uzun. Aynı zamanda verimli de olduğuna emin olabilirsiniz çünkü heyecanı bir tık yükseltiyoruz! Keyifle okuyun.🤍 Ve bol yorum yapmayı unutmayın! 🤓

37-    DAĞ CENTİLMENİNİ NASIL EĞİTİRSİN? 101

Firuze: Döndünüz mü? (03:11)

Muşmula: Sen neden uyanıksın bu saatte?

Firuze: Sen neden uyanıksın bu saatte? (03:14)
Firuze: Ne oldu kaldın öyle? (03:18)

Muşmula: Ben geç uyurum zaten.

Firuze: Şu an geç değil ama, gece.

Muşmula: Anlıyorum...

Firuze: Nasıl yani senin öyle bir yeteneğin var mı?
Firuze: Madem böyle şeylerin vardı niye söylemiyorsun köpeeekk

Muşmula: Selam verdik, borçlu çıktık galiba.
Muşmula: Canın hep mi sıkılıyor?

Firuze: Soruma cevap vermedin.
Firuze: Döndün mü dedim, eve yani.

Muşmula: Evet.

Firuze: Yalan.

Muşmula: Nerede olduğumu benden iyi mi biliyorsun?

Firuze: Evet.

Muşmula: Yalan.

Firuze: Hayır, değil.
Firuze: Emniyettesin, değil mi?
Firuze: Hâlâ çalışıyor musun yoksa?
Firuze: Neden eve gitmiyorsun?

Muşmula: Önemli bir şey diyor musun?

Firuze: Dedim zaten, okumadın mı?
Firuze: Neden evde değilsin?

Muşmula: Neden uyanıksın Firuze?

Firuze: Uyku tutmadı.

Muşmula: Ağrın mı var?

Firuze: Yok, uyuyamadım sadece.

Muşmula: Ve Barış'a rahatsızlık vereyim mi dedin?

Firuze: Artık alıştım galiba öküzlüğüne.
Firuze: Barış'ın da derdi varsa uyuyamadıysa belki dertleşiriz demiştim.
Firuze: Ama senin gibi dağ ayısı nerede, dertleşmek nerede...
Firuze: Arkadaşça sormuştum. İstediğin saatte istediğin yerde istediğin kişiyle olabilirsin tabii ki. İyi geceler veya iyi eğlenceler.

Muşmula: Kişi nereden çıktı? Yok kişi, eğlence falan.
Muşmula: Tek başımayım, evet uyku tutmadı.
Muşmula: Biraz yoğun olduğum için aklım dolu, rahat edemedim. Oldu mu?
Muşmula: Firuze?

Muşmula: Uyudun mu? (03:24)

Firuze: Evet.

Muşmula: Peki. İyi geceler.

Firuze: Sana da.

🐯🦋🐯🦋

Siyah, topuklu botlarımı giydikten sonra doğrulup kahverengi, dar deri eteğimin altına sıkıştırdığım beyaz kazağı düzelttim ve çantamı omzuma asıp kahvemi alarak kapıyı sessizce kapattım.

Takır tukur ses çıkartıp erken saatte uyanmayanı da uyandırmamak için yavaş adımlarla merdivenleri indim ve apartmandan çıktım. Çıktığım gibi ilk yaptığım şeyin etrafımı kolaçan etmek olduğunu fark edince kendime kızamadım bile. Temkinle paranoyaklık arasındaki çizgiyi bulamıyordum ki durayım... Gece bile uyku tutmamış, gördüğüm eşkâl gözlerimin önünden gitmemişti. Sanki yattığım yerin altından bile biri çıkacaktı. Bu psikolojide bir de artık yalnız tutmayı göze aldığım bir ev kiraladığımda ne yapacağımı bilmiyordum. Eğer şu şeyi kabul etmezsem yani... Sahi, bu da bir avantaj mıydı? Korkuyla uyumaya çalışmazdım. Yanımda Barış olurdu. Yanında değil salak. Yanımda derken, evin içinde olurdu yani.

TURKUAZ AYNASIZ | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin