"Bir cesedi sırtlamış ufacık bir ruhsun sen."dedi adam geçmişinde yaşamaktan geleceğe bir türlü tutunamayan kıza.
Ve kız ekledi ."Çünkü acı hissedilmeyi talep eder."
Sonra iki farklı ruh; olacaklardan habersiz,sonsuza dek birbirine kırmızı bir kader...
'Dediler ki; Gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki; Gönüle giren gözden ırak olsa ne olur...' - Mevlana .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*** İyi okumalar. ***
Her güzel şey son bulacaksa yaşadığın onca kötü zamanın ne anlamı kalırdı? Ne içindi çektiği çile , ne içindi döktüğü onca göz yaşı ? Sevmekten korktuğu adamın yokluğuyla sınanmak sarsmıştı. Ona geldiği zamanlarda sevmediğini ima ettiği her an Tolga'nın da bir kalbi olduğunu unutmuştu. Beklentiye girmeden yanında durur sanardı. Öyle değilmiş meğer. En kötü anında terk etmişti. Geri döneceğim diyen bir adam nasıl olurda sonsuza dek terk ederdi ? Hem sonsuza dek terk eden sadece ölüler olmalıydı yaşayan insanlar değil. Yaşarken gidenler de insanın canını yakıyorlarmış meğer.
Tolga'nın terk ettiğini öğrendiğinde yere yığılmış, ağabeyi tarafından yatağına yatırılmıştı.
"Ben yanındayım küçüğüm."
Dudaklarını birbirine bastırdı. Avucuyla çarşafı sıkmaya başladı. O söz sadece Tolgaya özel olmalıydı. Madem gelmeyecek, kimse öyle seslenmemeliydi.
"Öyle seslenme abi."
Titreyen dudakları, dökülen gözyaşları terk edildiği içindi. Birde kendisinin terk edildiğini söylemişti adam , asıl terk eden kendisiydi işte. Seviyorum diyorsa yanında kalmalıydı. Yalanların ardına sığınıp gitmekte neyin nesiydi?
"Bir gün gidecekti zaten güzelim."
Sevmekten vazgeçenler nereye giderdi? Gittikleri yer her neresiyse yakıp yok etmek istiyordu. Hiç aşık olmamışken bir daha aşık olmamaya yemin etmişti. Sırf onun için sevmeyi öğrenecekti. Öğrendiği an seveceği ilk kişi Tolga olmalıydı. Artık öyle bir şey kalmamıştı. Seni üzen herkesi mahvedeceğim diyordu, kendini de katmış mıydı o kervana?
"Yalnız kalmak istiyorum."
Balkon tarafa dönüp çarşafı kafasına kadar çekti. Konuşmak istemiyordu daha fazla. Ağabeyinin zamanla unutacaksın gibi sözlerini duymaya dayanamazdı. Onun da işine gelmişti Tolga'nın gidişi biliyordu. Tolgayı kovan ağabeyi olsa şimdiye işe geri alması için zorlardı.