Aslında yeni bir kurgu yazıyorum hatta taslakta yazdığım iki kurgum daha var ama bir şeyler yolunda gitmediğinde -bu benim için geçerli- kendimi burada buluyorum. UHRA kurgusu benim için her anlamda farklı çünkü daha önce hiç böyle bir şeye adım atmadım. Genelde okuyan taraftayım ve bir şeyler ki böyle uzun soluklu yazmak bana göre değildi. Ben ufak tefek notlar tutan ya da defterinde kıyıya köşeye paragraf yazan biriydim. UHRA ilk kurgum ve burada olmak ve onları yazmak beni toparlıyor. Zihnim arınıyor gibi hissediyorum. Yine dağınık bir anım ve bu bölümü Baran'ın bakış açısıyla yazmak istedim. Sağlıcakla kalın.
Baran Oğuz
Geride birilerini bırakmak benim için ilk başlarda kolaydı. Arkamda annemi, babamı ya da kardeşlerimi bırakmak beni etkilese de onları bırakmak benim için hep en kolay olandı. Ta ki ona kadar. O hayatıma dahil olduğu anda işler benim için rayından çıktı. Uhra, aklımda yer edindiği vakit bütün her şey kafamı bulandırıp beni başka bir yola soktu. Uhra'yı arkamda bırakmak bana hep bir dönüş sağladı. Çünkü o vardı ve benim gelmek için bir sebebim vardı. Hayatımdaydı. Benim yaşamam için bir nedendi. İşler onunla değişmişti. Gelişigüzel devam edemezdim. Savaşmak ve kazanmak zorundaydım.
Bir kadın bana dair olan her şeyi değiştirdi. Uhra ile beraber ben bambaşka bir adam oldum. Kimsenin yanında ağzını bıçak açmayan o adam karısıyla yan yanayken susmaz oldu. Hiçbir konuda detaylı düşünmeye gerek duymam ama söz konusu Uhra olunca her şeyi didik didik sorgularım. Uhra'nın bir şeye yönelmesi bile beni oraya iter. Ağzından çıkacak tek bir cümle benim için emirdir. Üstlerime kafa tutarım ama Uhra bana o başı eğdirir. Baran benim için ne feda edebilirsin dese canım var derim. Onun uğruna her şeyden vazgeçerim.
Uhra'yı sevdiğimi anladığımda harp okulundaydım. Eve geldiğim anlardan biriydi ve Uhra'ya açılan Efe'yi evire çevire dövmüştüm. Uhra'ya seni seviyorum dediğini duyunca kan beynime sıçramıştı. Kendimden küçük çocuğu fena dövmüştüm. Uhra bizi o halde görünce korkup Cihad'ı aramıştı ve işler bok yolunda bana geri girmişti. Kıskançlığı ilk kez o gün hissettim sonrası felaket geri dönüş oldu. Okul çıkışlarında beklemek, dershane çıkışları, kızlarla gezmeleri derken ömrüm onunla geçiyordu. Vazgeçmeyi çok denedim ama yapamadım. O benim her şeyim olmuştu. İlk aşkımdı. Ondan önce konuştuğum birisi olmuştu ama değil yan yana gelmek aynı havayı bile solumadım. Zaten Uhra işin içine girince sağımda solumda kimseyi bırakmadım. O gelince herkes gitti. Cihad bile sorun değildi. Tek sorun Uhra'nın soğukluğuydu.
Uhra beni sevmiyor diye kendimi atmadığım yer kalmamıştı. Eve dönüşlerim hem zehirdi hem de panzehir. Uhra benim için sonu ölüm olan bir uçurumdu ve ben bu uçurumun sonunda düşeceğimi bile bile koşuyordum. Bir anından bile pişman değildim. Yine olsa yine o uçurumdan atlarım. Uçurumun ötesinde beni neyin beklediğini bilmeden atlamıştım. Ama bilseydim o uçurumun sonunda böyle bir hayat vardı hiç beklemezdim. Uhra'da tek bir umut kırıntısı görseydim durmazdım.
Karşımda ikimizden sebep bu dünyaya gelen üç çocuğumuz var. Hemen yanlarında gülerek çocuklarımıza bir şeyler anlatıyor. Gözlerimi üzerlerinden çekmek dursun, bakışlarımı bile kaçırmıyorum. Koltukta oturmuş, üç çocuğumuzu yanına almış eskilerden bahsediyor. Efsa elini tutunca kızımıza döndü. Bir şeyler söyleyen kızımızı kucağına alıp öptü. Uraz hemen koluna sarılıp sırnaşınca bu kez oğlumuzu öptü. İkisini öpünce gözleri yanında sessizce oturan Emre'ye kaydı ve hemen onu da öptü. Hiçbirini sevgisinden mahrum bırakmazdı. Annelik duygusu falan ama anneydi benim güzelim.
Dünyanın en güzel annesi; benim Uhra'm.
"Annem," diyen Uraz başını Uhra'nın koluna yasladı. "En çok hangi dayım yaramazdı?" Gülümsedi dünyam. Uhra gülümseyince dört bir yanım kuşandı. Elimdeki cephane tükendi. Baş eğdim onunla olan savaşta ona. Yenildim. Elimdeki cephaneye rağmen ben Uhra'ya yenildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UHRA
Fiction générale"Senden öncesi veya senden sonrası diye bir şey yok. Hep sen vardın. Attığım her adımda veyahut yürüdüğüm her yolun sonunda. Baran adım atıyorsa karşısında Uhra vardır." Başlangıç: 24/05/2020 Final: 18/11/2020