29. BÖLÜM

113 5 0
                                    

İçeriye Eflin'in girmesiyle afallamışlardı. Adamlara haber vermişti.

"Eflin senin ne işin var burada?"

"Seni merak ettim. Ben olmasaydım az daha ölüyordunuz."

"Nasıl gizlendin?"

"Sen arabaya binmeden bagaja gizlendim. Ne işler karıştırıyordunuz siz?"

"Hiçç."

"Aamir?"

"Zamanı gelince söyleyeceğim. Çok mutlu olacağın bir haber."

"İyi bakalım öyle olsun."

***************************************************

Eve geldiklerinde Suni çok ateşlenmişti. Aldıkları gibi hastaneye götürdüler. Havale geçiriyordu. Suni'nin yanına girmek istedi Eflin ama izin vermediler.Doktor Suni'nin yanından çıktı.

"Doktor bey kızım nasıl?"

"Kızınızın bir kaç gün daha burada kalması gerekiyor. Doğumda çok zorlandığı için sağlık sorunları oluşmuş."

Shahid Aamir'i tuzağa düşürmüştü. Azad'ın ölmediğini, onun yanında olduğunu söylemişti. Salman'a detaylı bir araştırma yapmasını söylemişti Aamir.

"Shahid ilk defa doğru söylüyor. Hastanenin kameralarına baktım. O gün size Azad'ın öldüğünü söyleyen hemşire Azad'ın kaçırılmasında yardım etmiş."

 O anda Aamir'in telefonu çaldı. Eflin arıyordu.

"Alo Aamir?"

"Eflin? Ne oldu?"

"Suni tekrar rahatsızlandı. Hastanedeyiz."

"Tamam geliyorum." deyip hastaneye gitti. Hastaneye gittiğinde Suni tekrar küvezdeydi. Eflin camdan Suni'ye bakıyordu. Telefonu çaldı. Shahrukh arıyordu.

"Aamir. Shahid şu anda Azad'ı hastaneye getirmiş. Sizin olduğunuz kattaki en son odada. Şu anda hastanenin kameralarından bakıyorum."

Telefonu kapatıp en son odaya doğru koştu Aamir. Kapıyı açtığında Shahid gerçekten de Azad'la oradaydı. Başlarında da o günkü hemşire vardı. Güvenlikler de arkasından gelmişti.

"Sakın yaklaşmayın. Bebeği öldürürüm." deyip silahını çıkardı.

"Sakın. Böyle bir şey yaparsan önce ben seni öldürürüm."

Eflin de Aamir'in arkasından gelmişti.

"Sıkıyorsa yapsana. Ben ölürsem bu bebekte ölür."

Oda 1. katta olduğu için Salman camdan sessizce tırmanmıştı. Çaktırmadan ona bakıyordu Aamir. Elinde silah vardı.

"Orada duracaksın işte. Bu bebek ölürse sen de ölürsün. İndir silahını."

Shahid yavaş yavaş silahını indirdi. Güvenlikler Shahid'i alırken Salman da Azad'ı alıp Eflin'in kucağına vermişti. Eflin mutluluktan ağlıyordu. Aamir de yanlarına gitti.

1 hafta sonra

Bugün okullarının mezunlar toplantısı vardı. Cümbür cemaat gidiyorlardı. Okul derken Shahrukh, Aamir ve Salman'ın okuduğu lise. Onlar hatırlamıyorlardı ama Kajol da onların lisedendi. Lisenin önüne gelmişlerdi. Arabalardan indiklerinde onları görünce çok sevindiler. Okulda çok popülerlerdi ve çok sevilirlerdi.

**************************

Okuldakilerle biraz sohbet ettikten sonra Kajol ve Shahrukh'un dans etmemi istediler. Kajol kolejdeyken Shahrukh'un en iyi kız arkadaşıydı. Bir küser bir barışırlardı. Onlar de dans etmeye başladılar. 

******************************

Eve geldiklerinde çok yorulmuşlardı. Eflin direk çocukların yanına çıktı. Aamir kendini direk koltuğa attı.

"Çok yoruldum."

"Bende."

Kapı çaldı. Arda ve Farah gelmişlerdi.

"Aamir Eflin nerede?"

"Çocukların yanında."

"Tamam ben bir yeğenlerime bakayım." deyip yukarı çıktı Arda.

Eflin Suni'yi emzirdikten sonra yerine bırakmıştı. Azad uyuyordu. Shahid'in elinden aldıklarında kontrol ettirmişlerdi. Hiçbir zarar gelmemişti. Mahkemeye çıktığında ağırlaştırılmış müebbet hapis aldı. Alia da yeni birini bulmuştu. İsmi Ranbir'di. Alia da Ranbir ile gelmişti. Eflin'e göre çok yakışıyorlardı.

*********************************

Tuğba Eflin'e mesaj atınca direk havaalanına gitti. 1 haftalık Hindistan'a geliyordu. Eflin'i görünce direk yanına gelip sarıldı.

"Evlendin de beni çağırmadın mı?"

"Aniden oldu. Zaman bulamadım ki."

"Öyle olsun bakalım." deyip eve geldiler. Ekiple selamlaştıktan sonra çocukları görmeye çıktı.

"Eflin bunlar çok tatlı ama ya tombik tombikler."

"Tuğba bebekleri çok sevdiğini biliyordum da bu kadar olmaz ki."

"Yaa ama tutamıyorum...Eflin bırak."

Tuğba'yı zar zor çocukların yanından çekti Eflin.

"Sen Hindistan' gerçekten beni özlediğin için gelmedin değil mi?"

"Hem seni özledim hem de mankenik için geldim."

"Şu mankenlik sevdandan bıkmadın mı?"

"Eflin biliyorsun mankenlik benim çocukluk hayalimdi. Sonunda hayallerim gerçek oluyor. Yarın sen beni ajansa götürebilir misin? Ben buraları pek bilmiyorum da."

"Tamam. İnelim hadi."

**************************************

Tuğba'yı mankenlik ajansında yalnız bırakmamak için yanında gitmişti Eflin. Fotoğraf çekimleri vardı. Hazırlanıp fotoğraflarını çektirdi. Yönetmenin gözü Eflin'e çarptı ve ona doğru gelmeye başladı.

"Sen de mi mankenlik için geldin?"

"Hayır. Ben arkadaşıma destek olmak için geldim."

"Yazık. Böyle bir güzelliği kullanmak isterim."

"Özür dilerim ama kocam izin vermez."

"Arkadaşlar hanımefendiyi hazırlayalım."

"Hayır istemiyorum."

Eflin'i kostüm odasına alıp kıyafeti giydirdiler. Aamir kesinlikle fotoğrafları görünce delirecekti.

********************************

"Eflin. Bu fotoğraflar ne?"

Fotoğrafları bir dergide yayınlanmıştı. Aamir de bunu görmüştü. Durumu açıkladığında ajansa gitti. Ajansı tehdit edip tüm fotoğraflarını sildirdi.

"Sen ne kadar kıskançsın ya."

"Evet kıskancım. Sevdiğim insan olunca kıskanırım."

Gülümsedi. Galiba çok güzel bir ailesi vardı.


KAZARA AŞK #YourStoryIndia (DÜZENLENDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin