Yavaşça yerimden kalktığım zaman bir balon gibi hafiflemiştim.. Aysima? Gözlerim ile onu süzerken o bana adım adım yaklaşıyordu. Kısılmış olan gözlerim, kurumuş olan ağzım bir nevi bütün vücut fonksiyonlarım ters çalışmaya başlamıştı.
"Kuzey"? Sesi? Çok bebeksi..
"A-Aysima"? Ansızın bana sarılınca elektrik çarpmış gibi hissettim kendimi. Karşılık veremedim, evet.
"Çok değişmişsin". Her an akmaya hazır olan gözyaşı benim bir kelimemle yerle ile buluşacaktı sanki..
"Sen de".
Çehresi bir an Rüya'yı andırdı. Aysima, dudağını dişleyince gözüm dudaklarında takılı kaldı. Hey! Biri beni bu durumdan kurtarsın..
"Benim biraz işim var gitmem lazım". Alelacele yanından ayrıldığım da neler yapacağımı kestiremiyordum. Aklımda Rüya varken bu kızın gelmesi beni değiştirdi. Lanet olsun!Yüzüme avuç avuç su çarpıyordum. Belki beni kendime getiri diye ama nafile. Bana yıllar önce dediği şeyler aklıma geliyordu. "Artık ömrümün sonuna kadar burada yaşayacağım...
Ve sana söylemem gereken birşey var. Aramızda ki mesafeler ne kadar olursa olsun ben seni seveceğim. Bunu sakın unutma".
Hani gelmeyecektin. Şimdi olayların içine bir bomba gibi düşüp herşeyi dağıttın. Sen karşımda olduğun müddetçe ben nasıl kendimi işime vereceğim.
Sırtımı duvarda dayadım ve gözlerimi sımsıkı kapattım. Kendimi bir zaman treninde hissediyordum. Aysima... Başka kimler ile karşılaşacaktım. Babam, çocukluk aşkım...
Karşımda ki elips aynaya doğru dikkatlice baktım ve olabilecek şeyleri düşündüm. Ben zaman içerisinde değişebilir miydim?
"Kuzey".
Mert, sırtında çanta elinde su şişesi ile lavaboya girmişti.
"Efendim".
"Herkes hazır. Haydi yürü gidelim".
Kolumdan tutup jete kadar çekiştirdi ve giriş kapısına girdiğimizde kolumu hafifçe bıraktı. Adımlarım biran kendini geri çeker gibi oldu ve ansızın gitmeme kararı baş gösterdi. Mert ile aramda 2 metre varken yanında boşluğumu hissedip kafasını arkaya doğru çevirdi.
"Yürüsene"!
Ensemi acımasızca kaşıdım hızla jetin kapısından direkt odama yöneldim. Onun yüzünü görmek istemiyordum...
Odamda ki yatağa oturunca etrafı bir göz gezdirdim. Buradan 1 hafta öncesine kadar Rüya vardı. Onunla kavga etmiştik...
Özledim be. Valla, o mavilerini, çilek dudaklarının sahibi olmayı çok özledim. Şimdi yanımda olsa, ikimiz sarılarak uyusak bir müddet sonra Deniz'i alıp her tarafı karış karış gezsek..
Hayaller, hayatlar temalı. Sessizce odaya giren Mert ve Sıla karşımda ki sandalyelere kendilerini bıraktılar. Onların yüzünde ki rahat ifade beni sinir etmekle kalmayıp moralimi 0 olmasını sağlıyordu.
"Abi şimdi ne yapacağız? Nereye gideceğiz? Düşündün mü"?
"İlk önce o konağa gideceğiz. Muhtemelen orada tutarlar Rüya'yı".
"Ya orada değilse"? Diyen soran Mert saşkınca beni süzüyordu.
"O zaman birşey düşünürüz" diyip yatağın içine girdim.
"Böyle davranmanın tek sebebi Aysima, değil mi"?
"Şu kızın ismini yanımda söylemeyin. Ben biraz dinleneceğim" diyip pikeyi omzuma kadar çektim. Uzatmadan bir gidinde yalnız kalayım.
Adım sesleri benden uzaklaşmaya başladığında tek kaldığımı anladım ve gözlerimi tavana diktim. Önümde ki beyaz duvarda hayal meyal Rüya'nın yüzü geliyordu. Gülüşü öncelik sıralamasında idi. Sırıtmam ile yerimden kalkmam bir oldu. Hızla ortak salona geçtiğimde sırt çantamı aramaya başladım. Hadi ama neredesin??
Koltuğun dibindeki çantamı alıp odama koştum ve içini yatağa boşalattım. Gördüğüm yeşil tişörtü elime aldım ve burnuma getirip uzun uzun kokladım. Rüya kokuyordu buram buram...
Üst bölgeme giymiş olduğum, operasyon ceketi ve tişörtü çıkarıp, Rüya'nın üzerinde görmekte mutlu olduğum ama şuan benim giymeyin gerekli olduğu tişörtü giyindim. Her zaman yanımda olacaktı böylelikle.
Operasyon tişörtünü katlayıp bir kenara koyduğumda dağıttım eşyaları alelacele topladım ve bu sefer yatağa hafif sırıtarak uzandım. 'Rüyalar senin yönündür' yazılı tişörtü aslında ben Rüya ile birlikte alışveriş! yaparken hediye etmiştim. O cümleyi çok beğenmiştim ve kendi benliğim ile yorumlamıştım. Rüya'nın yönü benim ama burada ki Rüya tabi ki soyut bir kavram olduğu için benim söylediklerim soyut bir anlam ifade ediyor. Olsun, benim için böyle anlam ifade etmesi rahatlatıyor bir yana..
Kafamı yastığa iyice gömüp şekerleme yapmaya karar verdim. Kısa bir uyku sayesinde kendimi toparlabilirdim ve Aysima dışında hiçbir şeye odaklanmamak şartı ile Rüya'yı kurtarmak için adam akıllı planlar kurabilirdim..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOKTORUM
ChickLitYorumlar üslup çerçevesinde olursa sevinirim. Depo'dan çıkmış, bize yardım eden güneş ışığının eşliğinde hilal şeklini almıştık. Herkes tek dizinin üstüne çökmüş, diğer dizinin üstüne ise silahını göz hizasından ayırmamak sureti ile tetikte bekliyor...