Ne yazık ki bütün halk aynı sorundan muzdarip..
Yaşanan olaylar gerçekten de kelimelerle anlatılamayacak kadar büyük bir kaos içeriyor.İnsanlar bazen nefsine yenik düşebilir fakat şuan İstanbul'da ve yahut Ankara'da polisin uğraşları sonucu alınan askerler bir yana, kendi rızasıyla, daha ne yaptıklarından habersiz 'erlere' gösterilen eziyetlerin 'Türk-Kürt-Laz... vatandaşlarına' ait olduğu kesin ve kesin olarak ait olamaz.
Çünkü bir vatandaş kendi canını emanet ettiği 'suçsuz' askerlere eziyet etmek gibi bir hakkı yoktur..Kırbaçlar, taşlar ve özelikle bir askerin başının kesilmesi...
Eğer bu erler bize hakkını haram ediyorsa onlara karşı tek bir kelime dahi etmeyin. Haklılar.Ve İnşallah suçlular cezalarının bedelini son demine kadar çekerler.
Ve İnşallah, etten ve kemikten, kalpten ve sevgiden bağlı olan insanları birbirine anlamdan dinlemeden, yargısız infaz yapmadan mutluluk süreci içerisinde bir beraberlik yaşarız..
Sonra Allah'ın karşısında ne diyeceğiz ki? Ne diyebileceğiz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOKTORUM
Literatura FemininaYorumlar üslup çerçevesinde olursa sevinirim. Depo'dan çıkmış, bize yardım eden güneş ışığının eşliğinde hilal şeklini almıştık. Herkes tek dizinin üstüne çökmüş, diğer dizinin üstüne ise silahını göz hizasından ayırmamak sureti ile tetikte bekliyor...