Rüya'nın Ağzından
İstemsizce gözümden yastığıma akan yaş ile zar zor uyandım.
Sağ kaşımın üzerinde oluşan kaşıntıya elim gitti. Bağlayan kabuk elimin etkisi ile soyuldu.
Ağzımdan ince bir şekilde inilti çıktı.
Elimle orayı soğutmak için gel-git yaparak havalanmasını sağladım.
Yerimden doğrulduğumda lavaboya doğru ilerlerken, yürüdüğüm andaki bütün kaslarımın ağrıdığını sanki kasap bıçağı ile lime lime edilmiş gibi bir acı hissiyatına benzettim.Rutin işlerimi hallettiğimde boy aynasının önüne geçtim ki 'geçmez olaydım' diye kendi kendime söyledim.
Hani şu sevgilisinden ayrılan bazı kızların gece yaptığı cips-kola-çikolata üçlüsünü tıka basa yiyip, efkarlı bir şarkı açıp sabaha kadar kafa dağıtan bir kızın görüntüsünü karşıdaki aynada bir bütün olarak görüyorum.Kapımı çalındı ve içeriye 25-26 yaşlarında güzel bir kız girdi.
Yüzündeki tebessüm, gözlerindeki ışıltı dikkatimi çekmiş idi. Elinde bulanan tahminimce kahvaltı tepsisini yatağımın yanında bulunan sehpanın üzerine koyarak bana gelmeye başladı.Elini omzuma yerleştirerek " Nasılsın bitanem" yumuşak tonda konuştu fakat... fakat bir şey vardı. Bu kız kimdi ki?
Zoraki bir şekilde gülümsemeye çalışarak doğru kelimeleri beynimde toparlamaya çalıştım.
"Ş-şey ben iyiyim de ben seni tanıyamadım".Dudakları bir yay şeklini alıyordu bir düz çizgi oluyordu.
" Rüya beni hatırlamadın mı "?
"Gerçekten hatırlayamadım. Yani benim senle nasıl bir ilişkim var"?Ellerini yüzüme getirdi. O gözlerdeki korkuyu anlayabiliyordum.
"Rüya benle dalga geçmiyorsun dimi. Ben Sıla hani en yakın arkadaşın"."Gerçekten tanımıyorum seni. Sıla... aklıma bir şey gelmiyor inan ki".
"Tamam canım. Sen kahvaltını yap. Ben az sonra gelirim".
Panikle konuşmuş bir şekilde kapını yanına doğru ilerledi.Çıkıp gittikten sonra kahvaltı tepsisine doğru ilerledim.
Kahvaltımı bitirdiğimde yüzüme biraz renk katmak için makyaj aynasının önüne oturdum.
Malzemelere bakınca şaşırmıştım yani önümde bulunan makyaj malzemeleri gerçekten de çok pahalı görünüyordu. Elime pudrayı alarak yüzüme uygulamaya başladım.Kafamda ise uyandığımdan beri nerede olduğumu,nasıl bu hale geldiğimi kendime soruyordum.
En son üniversiteden mezun olduğum anı hatırlıyordum. Başka... başka bir şey gelmiyordu aklıma.
Makyajımı bitirdiğimde oturduğum yerden kalkıp dışarıya, bu sorunların cevaplarını bulmam lazımdı.Yürürken kapım birden açıldı bu sefer karşımdaki kişi bir erkek idi ama ne erkek idi.
Sırıtarak yanıma yaklaştı ve iki eliyle omuzlarıma dayadı.
"Nasılsın sevgilim" çapkınlık gözlerinden akıyordu.Sevgilim mi? Hey hey ben senin mi sevgilinmiydim. Bu yakışıklı adam benim sevgilim mi idi.
Yanaklarım kızarmış, ellerim heyecandan titremeye başlamıştı."İyi" Ne sadece iyi mi? Off gerizekalıyım ha.
Alçak tonda kahkaha atarak
"Gel istersem...otur".
Başımla sallayıp dediklerini yapmaya koyuldum.Gözlerimin içine bakarak konuşmaya başladı.
"Bak Rüya, sen bir kaza geçirdin. Dün merdivenlerden yuvarlandın. Ben yine birisinin yapma olasılığı ile adamlarıma bildirdim , şuan araştırıyorlar. Ve sen benim ilerideki karım şuanda ki sevgilimsin. Merak etme bana alışacaksın. Şimdi gel biraz dışarıda hava alalım " kalktığımızda elimi belime koyarak ilerlemeye başladı.Bu davranışından biraz çekinsem de hiç hareket etmeden yürümeye devam ettik.
Bir ara bana dönerek " benim adımı hatırlıyormusun".
Hayır anlamında başımı sağa sola salladım.
"El-Yasabe".
Ne garip bir isimdi bu.
"Peki" diyerek gezmeye devam ettik.
Dışarısı o kadar güzeldi ki önümdeki çiçek cümbüşü, tertemiz hava.
Şuraya bir yatak atsalar ömür boyu yatabilirdim.
![](https://img.wattpad.com/cover/40136656-288-k362075.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOKTORUM
Genç Kız EdebiyatıYorumlar üslup çerçevesinde olursa sevinirim. Depo'dan çıkmış, bize yardım eden güneş ışığının eşliğinde hilal şeklini almıştık. Herkes tek dizinin üstüne çökmüş, diğer dizinin üstüne ise silahını göz hizasından ayırmamak sureti ile tetikte bekliyor...