revir

437 51 2
                                    

      " Grei! " sol tarafı neredeyse yok olmuş Kaptan Gibs sadece bu sözleri söyleyebildi; Hikari'nin revirinde çektiği acı yüzünden şoka girmiş şekilde, titreme nöbetleriyle inanılmaz derecede acı çekerek yatarken sadece bir isim söyleyebildi, Grei... 

      Kapı açıldı birden telaş içerisinde içeri dalan Kaptan Malikah'tı " Grei kim! " dedi telaşla; o sırada birlikte vakit geçirmekte olan ankaların ikisi yatakta oturmuş sohbet ediyor, erkekler ise Aoda'nın önceden çaldığı şarkıları dinliyorlardı şaşkınlıkla dönüp baktılar Kaptan Malikah'a ancak hiç bir şey söyleyemediler çünkü dost mu düşman mı bilmiyorlardı.Bayan Malikah alelacele tekrarladı " Grei kimse yardımına ihtiyacımız var revirde yaralı bir kaptan var ve onu görmek istiyor. " dedi ve Grei hemen kucağındaki bilgisayarı bir kenara bırakıp yataktan atladı; o kadar çabuk davranmıştı ki kaptan Grei'in o olduğunu hemen anladı. Grei ve Malikah önden ilerlerken diğer anka üyeleri merak içinde ve bir o kadar da telaşla takip ettiler. Grei hızlı hızlı revire yürürken nefes nefese sordu " Yaralı olan Kaptan Gibs mi? " Kaptan Malikah cevap vermese de yüzünün aldığı şekilden doğru bir tahmin yaptığını anlamıştı Grei; zira onu tanıyan başka bir kaptan da yoktu.

        Koştur koştur revire vardıklarında Kaptanı sedyeye bağlanmış şekilde titrerken buldular, Grei ve diğer ankalar gördükleri manzara karşısında şok olmuşlardı hatta Leia görüntünün ağırlığını kaldıramayıp gözlerini kapatmıştı. Grei hemen yanına gidip sedyeye elini sıkıcı tuttu ve " Söyle Kaptan! " dedi. Ona dokunduğunda hissettiklerini sonradan tanımladığında bozuk bir makineye göz gezdiren tamirci gibi hissettiğini söyleyecekti; bir dokunuşla bütün yaralarını, yerinde olmayan dokuları, sinirleri ve bütün acısını hissetti. Acı o kadar büyüktü ki bir an dayanamayıp elini çekti; ancak sonrasında ellerini kalbinin üzerine götürüp gözlerini kapatıp kalbini açtı, kaptanın onu çağırmasının bir nedeni olmalıydı. Bütün bu insanların içerisinde onu iyileştirmek için bir hamle yaparsa gerçek kimliğinin ortaya çıkacağını biliyordu ancak burada olmasının bir sebebi olmalıydı; Kaptan boş iş yapmazdı. Kalp gözüyle bakmaya başladığında Kaptanın kırmızı aurası içerisinde Mavi bir kutuya benzeyen parlak bir enerji kümesi gördü. Bütüne o kadar uymuyordu ki dokunmadan edemedi ve dokunduğu anda kaptanın hayat enerjisinden son kalanlarla ona bıraktığı mesaj karşısına çıktı. 

     Kafasının içinde bembeyaz bir sonsuzluğun içerisinde buldu kendini; tam karşısında kaptan duruyordu. Ve kaptan hemen konuşmaya başladı " Fazla zamanım yok Grei! Malikah'ın beni Hikariye getirdiğini gördüm ve senin beni bulup iyileştirme ihtimaline karşı bir mesaj bırakmak istedim. Yapma! Bırak öleyim sırrın da benimle ölsün; aksi takdirde bir oda dolusu insanın bildiğibu gerçeği saklayamazsın ve senin peşine düşerler. Gerçekten güçlüler Grei, Nete..." Mesaj tam burada kesildi ve kaptanın nefesleri sakinleşmeye kalp atışı yavaşlamaya başladı; ölüm Kaptan'a yaklaşıyordu Grei'in elleri  hala kaptanın üzerinde olduğu için olsa gerek bunu net bir şekilde hissedebiliyordu ama izin veremezdi bağırdı " Herkes geri çekilsin !" İçindeki bütün aura tiplerini kabllendi gözleri kapalıyken hepsini birbirine karıştırdı eşit oranlarda. O anda orada bulunanlar vücudunun etrafını nur'a benzer bir ışık tabakasının kapladığına yemin edebilirlerdi. Ellerini göğsünün önünde birleştirdi dua eder gibi ve enerjinin vücudundan sızmasına izin verdi. Işık tabakası Grei'in vücudunun etrafında daha geniş bir alana yayıldı ve Grei'in vücudunun tamamında dövmeler oluşmaya başladı. Bu işlem çok acı verici olsa da dayanmalıydı; içinden bir ses tüm gücünü kullanmasının tek yolunun bu olduğunu söylüyordu. Bütün dövmeler tamamlandığında Grei sedyeye bir adım daha yaklaştı Kaptan son nefesini almakta ve son çırpınışını yapmaktaydı ki Grei ellerini Kaptanın üzerine koyup bağırdı " Asker! Henüz ölmene izin vermiyorum !" ellerinden yayılan ışık Kaptan Gibs'in vücudu tarafından emilmeye başladı. Yaraları gözle görülür bir şekilde azalmaya ve vücudundaki dokular eksik olanları üretmeye zarar görmüş olanları tamir etmeye başladı. Grei'in vücudundan fışkıran enerji hayatın ta kedisiydi ve bunun için bir bedel de kullanmamıştı. Kaptan'ın sağ tarafı bir dakika içerisinde kendini yeniden üretti ardından Grei kaptanın üzerinden ellerini çekip bir adım geriye attı. 

     Arkadaşları ve revir şifacıları hatta Kaptan Malilah bile şaşkınlık içerisindelerdi; Kaptan hemen şaşkınlığından silkinip bir dizini yere koyu ve onu revirde bulunan bütün personel takip etti. Ankalar hariç odadaki herkes yere çökmüş başı yerde bekliyordu. Malikah sadece odadakilerin duyacağı bir şekilde " Hoş geldiniz Efendim! " dedi ve ardından kalan herkes bu sözleri tekrarladı.

      Bir kaç dakika içerisinde gözlerini açan Kaptan Gibs ilk önce kolunu ve omzunu kontrol edip her şeyin yerli yerinde olduğunu gördüğünde söylendi herkesin duyabileceği bir şekilde " İyi ki Yapma dedik." ... 

ŞamanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin