Küre

346 36 0
                                    

         Saldırı henüz gerçekleşmemişti ancak Grei birkaç kaçış planı üzerine kafa yormuştu. İlki Malikah'ın Maddesel Değişim Efsununu kullanmaktı. Malikah henüz onun bu efsunu yapabildiğini bilmese de şaman moduna girerek oluşturduğu çemberle arttırdığı aurayı kullanarak alandaki herkesi bir kereye mahsus olmak üzere Hikari'nin bahçesine taşıyabilirdi; ancak bu durumda Emre itaatsizlikle suçlanacak ayrıca Şaman olduğu ortaya çıkacaktı...

      İkinci planı Kairu'nun Tahta Golem'ini yani " Mokujin Golem " ini kullanarak askerlerin her birini Golem'in içerisindeki odalara mevzilendirerek hem korumaya almak hemde savaşmalarını sağlamaktı ancak; Mokujin Golem Kairu'nun maksimum gücüyle 10 dakika boyunca kullanabildiği bir teknikti ve bu yüzden ona aurası ile destek vermek zorunda kalacaktı. Ve yine aynı sonuçla karşılaşarak şaman olduğunu ortaya çıkaracaktı.

      Üçüncü planı ise Üstad Tilda ile ekip olarak Kairu'nun savunma amaçlı yerleştirdiği sarmaşık meviler olan " Jukai Koutan "ın ardına geçerek saldırgan orduya karşı saldırı yapmak, köklerini kazımaktı; ancak bu şekilde ilkelerine aykırı davranmış bir sürü can almış olacaktı. Geto'yu anladığı tek konu buydu. Can almak ulaşmak istediği son sonuçtu... Etkilenmemiş gibi davranmasına rağmen yakarak öldürdüğü o kara lonca üyesinin çaresiz ve korku dolu yüzünü rüyalarında tekrar tekrar görmüş, uykularını ve iştahını kaybetmiş; çok ama çok pişman olmuştu. Can almak ulaşmak istediği son sonuçtu.

      Üstad Tilda'yı bir kenara çekerek planlarını tek tek açıkladı. Ancak üçüncü planını uygulamayı istemediğini kesin bir dille belirtti; ki hiç ama hiç savaşmak istemiyordu. Savaş Netero'nun Canını aldığından beri Hükumete de Yami'ye de nefret duyuyordu. " Bu savaşı sona erdireceğim." demişti Anka'lara, bu sebeple asker olmuştu. Savaşmak için değil, barışmak için... Farklı bir yol olduğunu göstermek için ...

    Üstad Tilda ona bambaşka bir fikir verdi. Korumak istediklerini koruyabileceği bir kalkan; dışarıdan herhangi bir madde girişini önleyen içeriden yapılan saldırılara olanak sağlayan bir efsun. Tek kişilik versiyonunu Grei'in önünde ivedilikle ifa ettikten sonra " Kalp Gözü Efendim. " dedi kısık bir ses tonuyla. Grei'in bir bakışta öğrenebileceğinden o kadar emindi ki Grei kalp gözü kullanmaya başladıktan bir kaç saniye sonra hemen etkisiz hale getirdi etrafındaki kalkanı. Grei öğrenmişti öğrenmesine ancak bu efsunun ilk bakışta büyük bir zayıf noktası vardı. Ayaklarının altındaki toprak bu kalkanın en zayıf noktasıydı. Düşman koskoca hükumeti dize getiren Yami'ydi ve bu açığı görebilecek kabiliyette bir çok efsuncuya sahipti. Bu yüzden tekrar danışmak istedi Üstada;

Grei: Üstadım bu teknikte ayaklarımızın altındaki toprak zayıf noktamız. Yami bunu göremez mi? 

Üstad Tilda: Efendim tam bir küre oluşturup toprağın altını da dahil etmek sizin elinizde. 

     Grei aldığı cevaptan memnundu. Herkesi koruyarak savaşa devam edebileceği bir yol bulmuştu ve Şaman olduğunu açığa çıkarması da gerekmiyordu. Aurasını hiç harcamamıştı, normal haliyle bile devasa boyutlarda auraya sahip olduğu için şaman moduna girmesi gerekmeyecekti. 


     Yami'nin ayak seslerini duymaya başladığı anda birliklerin ortasına doğru koşmaya başladı. Düzenli sıralanmaları Grei'in ve ardından takip eden Candis'in hızlı bir şekilde ilerlemesine olanak sağlıyordu. Grei göz kararı herkese eşit uzaklıkta olduğunu düşündüğü anda yere oturarak Aurasını sardı vücudunun etrafına. Ellerini dizlerinin üzerinde tutuyor, baş parmağı ile işaret parmağını birleştirerek aurasını dinginleştiriyor; etkisini ve etki alanını arttırıyordu. İlk hatıra kaymasını o an yaşadı. Kendi anılarında gibiydi, eski zamanların bulanık görüntüleri gözlerinin önünde akıp gidiyordu. Görüntüler her ne kadar gerçekçi olsa da gerçek üstüydü. Aynı armoniyi takip eden bir sürü hizmetkar, babaları, ataları, o ışıklı tahtın sahibi için aynı melodiyi çalıyor. Sanatlarını, aşklarını, umutlarını, sevgilerini ve minnettarlıklarını belirtiyordu. Hizmetkarların her biri farklı bir enstrüman kullanıyor, hatta bir tanesi çekiç ve hurç ile bir heykel yontuyordu; ancak her vuruşu bir ritmi simgeliyor, her darbesi babalarını hoşnut ediyordu... 

      

ŞamanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin