Grei in soruları karşısında hemen herkes aynı kanıya varmıştı. Konuştukları kişi Şaman değildi; hiç kimse içinde bulunduğu bedenin arkadaşlarını bu kadar önemsemezdi. Bu soruların cevabını vermek elbette ki Netero'ya düşmezdi, bu nedenden olsa gerek sorusunun amacına ulaşmasının ardından nazikçe başını öne eğerek iki adım geri çekildi ve diğer komutanlar arasındaki yerine geçti. Soruların cevaplarını Gallier verecekti, derin bir nefes alıp üzerindeki gerginliği savuşturduktan sonra konuşmaya başladı.
Gallier: Güçlü bir iraden var genç, etkilendim doğrusu. Sorularına gelince Savaşı en ortadan kaybolduktan sonra bıraktık. Sizin taraftan tahta büken bir çocuk ve şirin bir kızla ateşkes yapıp gitmelerine göz yumduk, çünkü bizim amacımız sendin. Her zaman sen oldun. Senin hükumetin elinde olma ihtimalin uykularımızı kaçırdı, kabuslarımızı harladı; ve eminim ki sebebini biliyorsun. Aynı bilinci paylaştığınızı düşünüyorum, bu yüzden tehlikenin farkında olduğunu varsayıyorum.
Bu sözlerin ardından Grei'den onay bekleyen bir bakış attı Gallier ve beklediğini de aldı nitekim. Grei tehlikenin farkında olduğunu başını eğerek ve sessizce kafasını sallayarak belirtti Gallier'e. Ardından sessizliği çok uzatmadan devam etti Gallier.
Gallier: Bu şartlar altında savaşı bıraktık ve seni aramaya koyulduk. Bulduğumuzda bir güç çemberi içinde bütün enerjini harcamaya zorlanmış, neredeyse tükenmiş bir haldeydin. Şaman'ın varlığını, hatta benliğini ele geçirmesine ramak kalmıştı. Sadece komutanlar ve subaylardan oluşan bir grupla seni bu sığınağa getirdik ve o günden beri, seni bu çemberin içinde tutuyoruz. Netero'yu ilgilendiren soruların cevabını daha sonra ondan alacağını düşünüyorum. Arkadaşın sanırım, Malikah? Ona gelince öyle birini ne duyduk ne de gördük...
Grei duyduklarının ağırlığından olsa gerek bir süre cevap veremedi. Öylece yere bakıyordu, Malikah'ın kayıp olduğunu öğrendiğinde yüzünde oluşan acı ve ümitsizliği gizlemeye gerek bile duymuyordu. Bir süre sonra başka bir soruyla devam ettirdi konuşmasını...
Grei: Nasıl kurtuluruz?
Gallier: Acılı ve tehlikeli. Ben seni öldürmeyi yeğlerim.
Bu sözleri söylerken yüzünde zerre seğirme, gerilme, yahut herhangi bir değişim yoktu. Gerçekten tek çözümün bu olduğuna inanıyor olmalıydı. Karşısındakinin hislerinden önüne gerçekleri koyarak acı bir erdem taşıyordu omuzlarında. Grei tutumu karşısında etkilenmiş olsa gerek dudaklarını iki yana gererek başını geriye attı. Bir kaç saniye düşündükten sonra o şok edici olayın fitilini ateşledi.
Grei: Kabul ediyorum. Beni çoktan öldürebilirdin ancak uyanmamı bekleme nezaketini gösterdin bu açıdan sana teşekkürlerimi borçluyum. Peki nasıl yapacağız? Yani yenilenmemi nasıl engelleyeceksin?
Gallier: Karanlığa gömüleceksin sadece. Ne zaman istersin?
Grei: Netero ile biraz yanlız kalmam mümkün mü?Gallier: Ben yokmuşum gibi davranabilirsiniz, diğerleri çıksın.
Bu emre sorgusuz itaat eden şaşkın komutanlar birer birer odayı terk ederken Netero çembere yaklaşıp Gallier'i arkasına alarak Grei'in karşısına bağdaş kurdu. Ellerini bacaklarının üzerinde birleştirerek arkadaşına bakmaya başladı. Tekrar kaybedeceğini bildiği arkadaşına bakıyordu, tekrar sevmekten korkarak, ona alışmaya korkarak bakıyordu Grei'e. Grei bütün dünya üzerinde onu koşulsuz anlayan tek kişiydi. Nitekim bu kez de öyle olmuştu. Netero'nun hüzünlü gözlerinden anladığı endişesini gidermek amacıyla konuşmaya başladı Grei.
Grei: Yine kaybetmekten korkuyorsun biliyorum. Öleceğimi bildiğin için o eski günleri hatırlamak istemiyorsun. Ne kadar karanlık görünürsen görün, tanıdığım herkesten daha çok ışık taşıyorsun. Hüznün seni bu kadar karartması da bu yüzden hep, en beyazımız kiri pası en çok gösterendir. Ama üzülme...
Netero: Saçmalama! Kaç tane can aldığımı, kaç kişiyi öldürdüğümü ve bundan ne kadar zevk aldığımı bilmiyorsun. Ben artık senin tanıdığın kısa pantolonlu Netero değilim.
Grei: Saçmalama bozulmuşsun işte. Kırılmışsın. Tamir olmayan şey mi var bu hayatta?
Netero: Neden senden uzak durdum biliyor musun? Çünkü iletişime geçseydim seni de Annemi de Beni de öldürecekti o çok sevdiğin hükumet.Grei: Neeet! Bir dur! Seni çok özledim dostum...
Netero: Bende seni Grei. Bende seni...
