Welo babasından aldığı nasihatları kendine hatırlatarak eve girdiğinde evden hiçbir ses yükselmiyordu. Welo, Orela'nın konuşmak için bekleyeceğini düşündüğü halde saat geç olduğu için uyumasını normal karşıladı.
Alt kattaki dolaplardan bir battaniye çekip salona koltuğa geçerken bebek bekledikleri halde Orela ile aynı yatağı paylaşmak içinden gelmiyordu. Eğer bunu yaparsa kendine, hislerine ve Tetna'ya ihanet edecekmiş gibi hissediyordu.
Bu ihanet batağına zaten saplanmıştı. Orela ile evliyken Tetna'ya aşık olmuştu ama bu elinde değildi. Ne kendini ne de başkasını kandırmaya lüzum yoktu. WeloTetna'ya olan aşkını göz önüne aldığında Orela ile yaşadığına aşk diyemiyordu. Orela'ya hissettiklerinin aşk olmadığını artık daha net bir şekilde görebiliyordu.
Baba oluyordu. Orela'dan bir bebeği oluyordu. Tetna'nın ve James'in dediği gibi babalığı yaşayacağı bu bebek Orela ile evliliğini bitirmesine engel olacaktı ama Welo'nun kalbi, canı yanarak Tetna için atarken Orela ile asla aynı yatağı paylaşamazdı.
***
Aaron, Milo ve Miles ile beraber bahçeye girdiğinde evin yanan ışıklarını gördü.
"Anneniz bizi bekliyor çocuklar," dedi Aaron. "Nasıl bir gün geçirdiğimizi nasıl anlatacağız?"
"Bugün yeterince şey anlatıldı ve yeterince şey dinlenildi," dedi Miles. "Daha fazlasını artık bünyem kaldırmayacak."
Aaron ve Milo, Miles'a gülerlerken içeride onların sesini duyan Jaben kapıyı açarak onları karşıladı.
"Nerede kaldınız böyle?" diye sordu Jaben. "Bir de bugün günlerden Pazar ama gece yarısı eve geliyorsunuz."
"Nasıl bir gün geçirdiğimizi tahmin dahi edemezsin anne," dedi Milo. "Beynim çorba gibi."
Jaben, kapıyı kapatıp onların arkasından giderken "Tahmin etmeme gerek yok oğlum," dedi. "Anlatın bakalım. Neler oluyor?"
Aaron, salona girdiğinde Jaben ile beraber kendilerini bekleyen Einol'u gördü. Einol'un yüzünden nasıl bir gün geçirdiklerine dair merakı okunuyordu.
"Bomba haber," dedi Miles kendini koltuğa bırakırken. "James'in ailesini öğrendik."
"Kimlermiş? Tanıyor muyuz?" diye sordu Einol heyecanla.
"Hem de yakından tanıyoruz," dedi Aaron. "James bir Sidelif."
Einol, şaşkınlıktan gözleri büyürken "Hanginizin?" diye sordu. Bir eli kalbinde cevabı bekliyorken onun sorusunu Aaron, Milo ve Miles'tan önce "Welo'nun," diyerek Jaben cevapladı.
"Sen anlamış mıydın anne?" diye sordu Milo gözlerini kısarak. "Yoksa babam mı söylemişti."
"Bizden birinin oğlu olduğunu anlamamak için salak olmak gerekir," dedi Jaben gülerek. "O gözlere dikkatli bakan herkes Welo'nun gözlerini görebilir. İkiz olduğunuz halde senin bile gözlerin Welo'ya o kadar benzemiyor."
Milo ve Miles annelerinin kendilerine dolaylı yoldan salak demesini duymazlığa verirken Einol "Annesi Orela değil mi?" diye sordu.
"Asıl bomba orası zaten," dedi Miles oturduğu yerde zıplayarak. "Annesi Tetna."
"Hadi canım."
Einol duyduklarına inanamayarak Miles'a bakıyorken Miles sırıtarak başını sallıyordu.
"Annesinin Orela olmadığı zaten aşikardı," dedi Jaben. "Tetna olabilir mi diye şüpheleniyordum. Çünkü zaten bizimki kıza abayı yakmış."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Galaxy of Torn: BETA
FantasyTorn Galaksisi'ne karanlık usul usul yayılmaya devam ediyorken dengeler değişmek üzereydi. ALFA'nın sonunda yeri bulunan Sultan Nersy yaşadıklarıyla kendisine bir yol çizecek ve bulunuşuyla önemli olaylara ön ayak olacaktı. Buz Yıldızı'nın araştırıl...