~ Bayram Arefesi ~
"Anne, halılar kurumuş!"
Zülal'in seslenişiyle son cüzünü bitirmeye birkaç sayfası kalmış olan Aysun Hanım kaldığı ayeti kaybetmemek için parmağını koyarak camdan dışarıya seslendi.
"Al içeri!"
Sonrasında evin içine seslendi. "Ömer, Cihan, Abdullah, Aliye, Asiye! Zülal'e yardım edin hele!"
Bulaşıklar makineye sığmayınca elinde yıkamaya başlayan Aliye bağırarak cevap verdi. "Elimde iş var yenge!"
Boşalttığı çamaşır sepetiyle eve giren Asiye'yi gönderdi kendi yerine. Perdeleri asan Abdullah yakınmaya başlamışken, Vecihe süpürürken kanepeleri kaldırarak yardım eden Cihan gideceğini söylemişti.
Behiye'yle beraber süpürülen odaları silip eşyaları düzelten Ali Ömer'de elindeki işi bırakıp gitmişti çoktan. Taha da eline toz al diye verilen bezle her yere dokunarak peşlerinden tabii.
"Nereler temiz serelim?" diye sordu Zülal, ensesinde biriken teri eşarbı sayesinde örterken.
"Misafir salonu, yatak odaları, mutfak temiz. Oturma odası ve aralar kaldı."
Nitekim el birliğiyle sona kalan ev de iftara yakın halledilmişti. Yorgunlukla kendilerini Benan'ın evine atmıştı gençler. Değil bir saat, bir dakika daha temizliğe katlanamazlardı. Benan çocuk emzirdiği için onu işlere bulaştırmamış, sadece son iftarı hazırlama görevine vermişlerdi.
Oğlu Aras'ı (Daha evvel isim vermişmiydim hatırlamıyorum. Yanlışsa affola.) yerdeki minderlere uzanan ikizlerin arasına yatırıp, mutfağa girmişti.
Minik bebeğin elini iki parmağıyla tutarak oynamaya başlayan Asiye gülümsedi.
En güzel yılları hatırlamadıklarıydı. Aras kadarken büyük sayılacak dertleri ishal olmaktı belki. Şimdiyse uyandıkları her gün başlarında bir bela, ardlarında bıraktıkları gece acıydı.
Asiye'nin koluna dokundu Aliye destek olurcasına. Beraber oldukları müddetçe iyilerdi. Nefes aldıkları her an umut var demekti. Fakat Zehra? O şimdi nasıldı?
Gözleri az ileride telefonuyla meşgul olan Cihan'a kaydı. Kendi telefonunu bol eşofmanının cebinden çıkarıp mesaj attı.
Elinde titreyen telefonunun mesaj bölümüne girdi Cihan. 'Bayan Nazlı' mesaj atmıştı.
Bayan Nazlı: 'Özlüyorum.'
Çok geçmeden Aliye'ye 'İyi Odun' dan cevap gelmişti.
İyi Odun: 'Ben de...'
Bayan Nazlı: 'Arayalım o zaman.'
İyi Odun: 'Kimi?'
Bayan Nazlı: 'Ablayı! Sen kim sandın?'
İyi Odun: 'Kim anlayacağım kızım?'
B.N.: 'Buradan bakınca yanlış anladın gibi geldi de...'
Gülümsedi Cihan etrafındaki insanları unutarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zakkum Çiçeği ~BİTTİ~
General FictionKızılhan Surları... İçinde kocaman bir aile. Dışında kalın surlar. Derinlerinde ise can yakacak olan sırlar. Kızılhan surları yıllar sonra yalanları farketmeye başlayan çocuklarının büyümesiyle alacaktı ilk darbelerini. Ve her şeye rağmen aşka tutu...