~|13. BÖLÜM|~ : 'Alyans mı? Tektaş mı?'

967 83 106
                                    

Bahçeye kadar yankılanan çığlıkla tüm gözler Cebbar Bey'in evine çevrilmişti. Gülümsediler maskelerinin altından. İkizler dikkatleri uzun bir süre evde toplamayı başarabilecekti demek ki.

Hasan Bey'in evinin arkasındaki duvardan sura dayadılar merdivenlerini. Tek tek tırmanıp, Abdullah'ın içeriden getirdiği döşeğin üzerine atladılar.

"Herkes sözleşilen yere. Her beş dakikada bir, tek cümlelik durum raporu verilecek. Yazı bulursanız geçen yaptığım gibi resmini çekin. Şüpheli gördüğünüz her şeyi de not edin."

Herkes Davut'u onayladı.

Ekledi Ali Ömer. "Önemli nokta dokunduklarınızı olduğu gibi bırakmak. Eldivenlerimizi de asla çıkarmayacağız. Yakalanırsak hırsız süsü vereceğiz. Birini görürseniz; kim olursa olsun ardınıza bile bakmadan kaçın. Kaçarken de belirlediğimiz sesi çıkarın. Anlaşıldı mı?"

Cihan; "Evet"

Vahab; "Anlaşıldı."

Davut; "Tamam koçum."

Abdullah; "Vay anasını satayım."

Son söylenenle herkes geriye dönüp Abdullah'a baktı. "Pardon bir an aksiyon filmindeyiz sandım da."

Vahab; "Gerizekalı."

Cihan; "Aptal."

Ali Ömer; "Ergen velet."

Oflayarak etrafı kolaçan etme görevine geri döndü Abdullah. Herkeste onun gibi düşünmüştü işte. Sırf dillendirendeydi kabahat!

Bekirlendiği üzere Ali Ömer, Hasan amcasının evine girdi. Vahab daha iyi bileceğinden Hacer Hanım'ın -kendi- evine gönderilmişti. Cihan ise ablası Zehra'nın evine, Davut kiracılara gidecekti.

Riskli işi Davut kendine almıştı itirazlara rağmen. Planlandığı gibi Abdullah etrafın tenha olduğuna emin olduğunda, kiracıları araması biten ilk eve davet ederek ona süre tanıyacaktı.

Fakat herhangi bir aksilikte kaçmak çok zor olacaktı. İlk şüphe tohumunu o ekmişti. Cezayı çiçeği görmek uğruna toprağı sulayan gençler çekmemeliydi.

Ali Ömer daha önce ipucu olarak bir adres buldukları eve seçmişti. Çünkü buldukları şeyden daha fazlasıyla karşılaşacaklarını düşünüyordu. İlk amcasının odasını aradı. Davut'un bulduğu kağıttan başka bir şey yoktu. Yine de fotoğrafını çekti ne olur ne olmaz düşüncesiyle. Salon ve oturma odasını aradı, hiçbir şey bulamamıştı. Gruba mesaj attı.

A.Ö:'Aranan yerler temiz.'

Mutfağa ve kilere geçti. Kalabalık olduğundan çok fazla oyalandı. Hiçbir şey bulamadı. Benan'ın eski odasını aradı. Artık misafir odası yapılmıştı. Mantıken olması gerektiği gibi temizdi. Gruba tekrar yazdı.

A.Ö:'Kızların yatak odasına kadar temiz.'

Kendinden başka kimsenin yazmamasına şaşırdı. On dakikayı geçmişti. Neden yazmamışlardı? Unutmuşlar mıydı? Yoksa bir şey mi bulmuşlardı?

El fenerinin ışığını Vecihe'nin odasına çevirdi. Dolabın içindeki kişisel eşyalarını yanlış olduğunu bilse de karıştırdı. Hiçbir şey yoktu. Geriye Behiye'nin odası ve tuvaletler kalmıştı. Elini hızlandırdı. Bir şey bulamamanın siniri vardı üzerinde. Behiye'nin odasında da kayda değer bir şey bulamayınca tuvalete geçti. Artık eli boş döneceğinden neredeyse emindi.

Yüzündeki maskeye rağmen kullanıldığına emin olduğu tuvaletleri aradı tek tek. Üst kattakine girdi en sonunda. Beklediğinin aksine bu tuvalet kullanılmışlık kokmuyordu. Yerleri fazlasıyla kuruydu. Çeşmesini çevirdi. Su akmıyordu. Su almadığı için kullanmıyorlardı anladığı üzere. Mermerlere dokundu tek tek oynayan yahut kırık bir parça var mı diye. Yoktu. Daha önce bu kattaki tuvalete girmediği için içindeki merak duygusunu görmezden gelememişti. Aynanın bile arkasına baktı. Sonuç değişmemişti.

Zakkum Çiçeği ~BİTTİ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin