Zakkum Çiçeği ~BİTTİ~

~|25. BÖLÜM|~ : 'Sen ne iyi adamsın...'

(Göz aşinalığı olsun. Çiçekler medyada...)

Mehdi'den manolya çiçeği isteyen Vahab'ın aklı karışmıştı.

Asiye'nin duyguları mitoz bölünme* geçiriyordu. Çünkü genç ve tazeydi, kendini yenileyebilirdi. Yani Mehdi denen adam ona çiçek kadar naif olan duyguları tazelenmesini, yeniden ekilip kurtarılmasını söylemek istemişti. Peki hangi duygulardan bahsetmişti?

Asiye'nin onuru? Gururu mu kırmıştı?

Tabii ya genç bir kızın onuru, insanın gururu ailesinden biri tarafından bile ağıza sakız edilemeyecek kadar mühimdi. Vahab burada yanlış yapmıştı.

"Bakar mısın?" dedi manolyalardan bir buket hazırlayan Mehdi'ye. "Asiye hangi çiçeklerden alırdı?"

"Aslanağzı."

"Hayır o değil. Az evvel senden başka birini istemişti. Gül müydü?"

"Beyaz gül."

"Heh.... beyaz gül. Bir bukette ondan ver."

Gülümsedi Mehdi. Asiye'nin ailesinden pek çok kişiyi tanımıştı. Zaten Kızılhan'lar da kendilerine özgü surlarıyla civarda pek meşhurdu. Üstüne üstlük Asiye'nin annesi okullarının eski öğretmeniydi. Müdürlerle aralarında hatrı sayılır bir yakınlıkları olmuştu. Yakın zamanda eğitime başlatacakları dersaneleri için öğretmen arayışlarında da sadık öğrencileri tarafından önerilmişti Mehdi. Kızılhan'ların dersanelerinde kendi alanında öğretmenlik yapmaya devam edecekti.

Kısacası dışarıdan aileyi en fazla tanıyanlardandı denebilirdi. Fakat Asiye ona en çok Vahab'ı anlatmaktan çekinmişti. Anlamıştı Mehdi o zaman. Aliye'nin aksine Asiye, sevgisini sadece içinde yaşayan biriydi. Ve dillendirmekten çekindiği onun sevgisiyle lütuflandırılmış kişiydi. Sevdiği dahi bilmese de.

"Al," dedi gülümseyerek. "Hediye edeceksen beyaz gül alabilirsin."

Paketlenen çiçekleri alıp, çok hoşlanmadığı adamın dükkanından çıkan Vahab, -Asiye'nin yanına-kaldırıma oturmuştu.

"Bu sana..." dedi gülleri Asiye'nin kucağına bırakırken.

"İstemiyorum."

"Beyaz ama..."

"Başkasına verirsin."

"Veremem."

"Neden?"

"Mitoz bölünme* geçiriyorlarmış."

Boş bulunup gülümsedi Asiye. Sonrasında kendini toparladı.

"Mitoz bölünme ne demek bilmiyor musun?"

"Eşit ağırlıkçıydım ben. Ne bileyim?"

"Ben de eşit ağırlıkçıyım."

"Sen biliyor musun da?"

"Evet."

Bozulmuş gibi yapıp yüzünü yola çevirdi Vahab. "Keşke cahil deseydin bana direkt."

"Bunu bilmekte ne var? Hücrelerin birbirinin aynı özelliklere sahip iki yavru hücre oluşturması demek. Bir çeşit üreme tek hücreli canlılar için. Ama bizim gibi çok hücrelilerde otozomlarda gerçekleşiyor sadece. Gonozomlarda mayoz gerçekleşir."