37.Bölüm

293 16 14
                                    

Sonu görünmez bir yol karşımda.İlerliyorum,koşarak gidiyorum.Sebepsizce hızlı olmam gerektiğini biliyorum.Trafiğe yakalanıyorum, aniden duruyorum.
Lamba takılı kalmış kırmızı ışıkta.Düşünüyorum,nefes almaya vakit bulunca.Doğru yolda olup olmadığımı soruyorum kendime.
Bölünmüşüm,taraflar karşı karşıya.Ruhum ikiz benim.Çift yumurtadan çıkan birbirinden çok ayrı karakterler.Birinin elleri pamuktan kalbime dokunan,birinin eli çamurdan nefretimi kaplayan.Az zaman kaldı.Geç emri gelecek,sonsuza kadar burada kalamam.Yoğun sisin yığıldığı ilerideki çakıl yola bakıyorum.Yeşil ışık yanıyor.Ben hala sorgudayım,ayaklarım bana ihanette.Gidiyor usul usul hiç fark ettirmeden.Sonra kafamı kaldırıp bakıyorum,yoğun sis sarmış beni de.Kabul etmiş hiçliğine,gözlerimi almış benden.Yolun karşısına geçeli çok olmuş.Göremiyorum ama hiçbir yere takılmadan yürüyorum.Beni yönlendiriyor,sönük gecenin dumanlı izleri.Arkadaşlık ediyor karanlığın yırtık kalbi.Önümdekini takip etmekten başka seçeneğim yok.Kayboluyorum ben,ona yetişeceğim diye kendimden çok uzaklaşıyorum.Sadece, çamuru görebiliyorum…

Düşmüşüm.Kir kuyusunda yıkanıp kuyruğunu sallarken yeri süpürdüğünü sanan tilkinin evine gömülmüşüm.Yere yapışmışım,
haykırışlarım güçsüz.Kötülüğün temsilcileri geçiyor üzerimden.
Ezilip büzülüyorum.Soğuk taşlarla bütünlük kuruyorum.Her birinin ayağı kor, izleri acıtıyor.En ağırı geçiyor şimdi.Kafama basıyor ayağını bu sefer,kömüre dönüyor düşüncelerim.Kararıyorlar bir bir,
derinden gelen uğultular itaatkar.Onu dinliyorlar.Bana gülümsüyor pelerinin altından sinsice.Taşımakta güçlük çektiğim ama inatla taşımak istediğim yük gidiyor,nefretini başka ruhlara usulca akıtmaya.

Dondurucudan çıkmış gibi olan parmaklarımı birbirine kavuşturdum.
Tırnaklarımın dipleri morarmaya başlamıştı.Sıcağa ihtiyacım vardı,Silver’ın buzdan teninin yakıcılığına dokunmaya.En çok o beni ısıtıyordu,sınırda yaşatıyordu.Ona her saniye ihtiyaç duyuyordum.Prens olmayınca tam olmuyordum.Eksik kalıyordu ruhum ve onun oyun arkadaşı sol yanım.Yılandan kurtulduktan sonra da kendimden kaçarken onun kucağına sokulmak tek istediğim olacaktı.Suçsuz olduğumu söylemeliydi prens,yatıştırmalıydı beni.İçime gergince doldurduğum nefes bile dışarı intikam hırsını taşıyarak çıkıyordu.Silmek istediğim biri vardı.Kağıt önümde silgi elimde ama gitmiyor elim götürmüyor düşüncelerim.Çelişki içerisindeyim sürekli.Ne yapmaya çalıştığımı soruyorum kendime,en büyük kavgam aslında benimle.

Sol yanındaki güvercini seven bir insan için kanatlarını kırmak kolay olmuyordu.Vicdandan,merhametten gelen demir yumruklar içimde bir yerlerde çukur açarken kasılıp kalıyordum öylece.Gözü yaşlıydı içimin,dişleri çıkmıştı yine kalan yerimin.Duyularımın doğruladığı her şeyi yok sayamazdım.Eğer önüne geçip durdurmazsam onu,bir kişinin daha ölüm haberi gelecekti kulağıma ya da ben olacaktım mezarda.
Silver,Edmand için şöyle demişti 'Bizim kavgamız biri ölmeden bitmeyecek.’O zaman manasını anlamadığım bu söz şimdi benden yükseliyordu.Tehlikeli topraklarda her an mayın patlayabilirdi.Taşı düşmanın ayağının dibindeki düzene atmaktı plan.Sonra büyük bir ses,acı çığlıkları susturmak istercesine gürültülü patlama…
Son.

“Hadi hazırlanıp çıkalım.”
İrkildim,aceleyle gözlerimi kaldırdım.
Helena saniyeleri utandıran bir hızla yataktan çıkmış sarayın gök yüzüne yakın pencerelerinin önüne geçmişti.
Gördüklerinin mutluluğunu yüzüne yansıtmış güzelce gülümsüyordu.
Dişlerimi sıktım.Yavaşça yataktan kalktım.Sonrasını irdelemeyi boş verdim,bakarım,olmadı hayata bir tekme savurur yaşarım.Dönüş bir seçenek değildi,söylenen her söz özenle yerine getirilmeliydi.

Prensesin yanına geçip,dışarıya diktim gözlerimi.“Ben zaten hazırım.Sen de tamamsan gidebiliriz.” dedim pürüzsüz sesimle.
Worthington’ı izlemenin hazzına kapılmış gözleri yandan bana kısa bir bakış attı.Değişik giden bir şeyler olduğunu seziyordu ama sessiz kalmıştı.Onunla arkadaş olmakla bir kez daha akıllıca davrandığıma emin olmuştum.Yanımda hislerimi,
düşüncelerimi anlayıp buna saygı gösterenler yer almalıydı ben ancak bu şekilde mutlu olurdum.Bunu yakalamamız çok güzeldi.

Vampir Kalbinin Hançeri (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin