36.Bölüm

297 19 17
                                    

Kahveleri sadece oraya odaklanmıştı.Karanlığı güneşin yakışı…Mutluluğun onlar için ulaşılmazlığı…Perinin hayatına konup masalı yaşatamaması…Beyazın ruhunda yer almayan siyahın ihaneti...Krallığın bulutlarının arasına karışan yoğun duman içindeki yangının eseriydi.Dumanın ardından parıldayan yakutlar kanının donduğunun göstergesiydi.

Genç adam kapattı gözlerini.
Yutkundu.Hayali onu korkuttu.Prens kaçtı ama gerçekten kaçılamazdı.
Kendinden uzaklaşmak istedi.
’İmkansız’ diye geçirdi içinden.Bu ilk tesellisi kanayan güle,kalbineydi.Hava soğumuş olmalıydı,tüyleri diken dikendi.Üzerine gelen buz kütleleri onun ateşinde eriyordu.Vampirin soğuğu teninde ilk hissedişiydi.Genç adam yüzünü sıktı,duygularının aynada görünür kılınmaması için kemiklerini ön plana çıkardı.Neler oluyordu?Garip şeylerdi bunlar doğrusu.Kalbinde de bir titreme.
Hasta olmuş prens.Dermanı yokmuş.
Karısına bakmış,o ısıtmış...Bu onun ilk sığınması,bu onun kalbiyle ilk tanışmasıydı.Gizlice değil ilk gerçek buluşmasıydı.Her gün bir çiçek dikilen bahçesinde kayboluştu.Yolunu kaybetmiş prensin gecenin koynunda kutup yıldızını bulmasıydı.Bu prensin penceresindeki yaralı serçeyi kalbine ilk alışı,bu onun kabullenişi,bu an ilk anlamdı.Karısı var,kalbinde,hem de kocaman var,kaplamış her yeri.Küçük elleri sarmış sarmalamış kalbini,
adam da bilmeden bırakmış onun avucuna her şeyini.Birbirlerine emanet onların nefesleri.Kontroller devre dışı kaptan,korkarım uçağınız istila edildi.Kalkış emri büyük yerden,gidiyoruz prens.Gökyüzüne gidiyoruz,bir yıldız olmak için uçuyoruz.

Adam gözlerini açtı.Şaşkınlık,hızla üreyen küçük canlılar gibi irislerinde yuvalanıyordu.Kalbindeki bu tutarsız ritim her kulağına iliştiğinde telaşlanıyordu içten içe.Kaya zannedilen kalp ceviz çıkmıştı.
Kabuğu kırılmış lezzetli yemişi ortaya serilmişti.Sarayın girişinde karısı hala çocuklarla koşturuyor çıplak ayaklarıyla.Mutlu…Yine küfür ediyor kendine.Aklı çığırıyor 'Siz bu tabloda hiçbir zaman olamayacaksınız!’.Adam biliyor.O bir vampir,o bir insan.
Biliyor da garipsiyor.Hangi ara onunla çocuk yapma fikrini bu kadar benimsemişti de şimdi üzülür olmuştu.O arayı bir bulsa pençeleriyle,dişleriyle kesip atacaktı hayatından ya da...Dokunmaya kıyamayacaktı.

Suçlunun kazdığı tünelin ucunun yine hapishaneye çıkması gibiydi.Kendisi mahkum özenle büyük bir hırsla çalışıyor,yeri kazıyor.Umutlarını oraya bağlıyor.Sonuç,yine parmaklıklar arasında.Prens düşüncelerini zincirleme takip ediyor,sıfıra ulaşıyordu.Çocukları olabilirdi elbet ama melez olurdu.
Bunu düzeltebilecek bilim yoktu daha.O kan ondan annesini almıştı.
Onunla birlikte çok şeyini sonsuzluğa göndermişti.Duyguları kabul görmemiş olmalıydı ki yine ait oldukları yere dönmüşlerdi.Karısının gülüşüne tepkisiz kalan kalbi sadece ölmüş olabilirdi.Ölünce de busesiyle hayat bulurdu.Melezler onun için tüm kötülüklerin başıydı.Yemin etmişti,
onların kökünü kurutmadan yaptıkları hançeri hepsinin kalbine tek tek saplamadan durmayacaktı.Pes etmek yok, vazgeçmeyecekti.

Sıkıntılı nefesleri birbiri ardından içini dolduruyordu.Sorumlulukları sırtında bir yük olmaya başlıyordu.
Soy ondan devam edecekti.
Worthington’ın geleceği söz konusuydu.Emindi ki babası bu konu hakkında üzerine baskı kurmuyorsa fırsat bulamadığındandı.İlk boş anında prensi sıkıştıracaktı.Neslin devamı konusundaki fikirlerini dinlemek isteyecekti.Derin bir sessizlik...Kralın çözümü hazır!Başka bir kadın diyecekti.Prens yüzünü buruşturdu hafifçe.Bu tiksindirici gelmişti.Böyle bir şeyi yapmazdı,kalbi çoktan seçimini yapmıştı.Hayatının başlangıcı bu gün bu kadınla,sonu da bu kadınlaydı.Hak ediyordu.

Prens biraz daha izledi karısını.
Yüzündeki mutluluk herkesi gülümsetebilecek cinstendi.İçine çakılan kazıklara rağmen adam da hafiften dudaklarını kıvırmıştı.
Keşkelerin cüzzamlı elleri adamın bedenini kavrıyordu inceden.Ondan bir çocuğu olmasını istiyordu.
Karşısında gizlice izlediği anın kahramanı rolünde olmak istiyordu.
Yazık,diye geçirdi içinden.Karısına annelik duygusunu tattıramayacak olması yüreğini burkuyordu.Bundan sorumlu kim oluyordu?Şu zamana kadar hissettiği tek duygu nefretti.
Kini,yıllar içinde güçlenmiş önü kesilemez bir güce erişmişti.
Yapabileceği bir hamle yoktu.

Vampir Kalbinin Hançeri (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin