SemsiDemircan ithafen...Nice 22'lere...
İyi okumalar...
&&&&
İyice zayıflamıştı. Koca göbeğinden eser yoktu. Güneş görmeyen kavruk teni açılmıştı, soluk da görünüyordu. Saçlarına aklar düşmüştü. Ama bükük boynu güzel gözleri aynıydı. Kendisine doğru yürüyen adam Haşim' den başkası değildi. Emo, bugüne kadar nerede olduğunu düşünmedi bile. Geri gelmişti işte. Gülümsüyordu da. Ona dönmüştü. Titrek bacakları zorlansa da bir iki adım attı öne doğru. Karşı karşıyaydılar. Ama ne sarılabildiler ne de birbirine kenetli gözleri birbirine bakmaktan vazgeçti. Emo ağladığını fark edememişti ta ki kocasının onun yüzünde gezdirdiği elini hissedene kadar .
''Emo!''
Emo, duyduğu sesle hüngür hüngür ağlamaya başladı. Ya Rabbi, sesi bile aynıydı! Adamın geri dönmesi için böylesi zor bir sınavdan mı geçmem gerekiyordu dedi içten içe.
Haşim, karısının dümdüz siyah kofisine dokundu. Neredeydi allı morlu Emo'nun rengarenk kofisi? Dul ve yaşını almış kadınlar gibi renksizdi kıyafetleri. Hepsi benim yüzümden dedi. Arkadaşının peşine düşmek yerine ailesine yakalandığı haberini getirseydi o da yakalanıp yıllarca kör zindanlarda mahkum olmazdı. Gencecik güzel karısını da kimsesiz bırakmamış olurdu. Emo' ya iyice yaklaşıp bir anda sarıldı. Onun da gözleri nemliydi.
Emo, adamı ittirerek kendinden ayırdı. Az ötede çamurla oynayan çocuğa seslendi ''Yusuf! Yusuf! Gel hele.''
''Emo'm ne yapıyorsun?''
Çocuk oyunu bıraktı. Çamurlu elleriyle Emo' nun yanına geldi ''ha emo abla?''
''Git İmam amcanın tarlasına Zahide teyzene de ki Emo ablanın kocası, Haşim ağabey, gelmiş. Tarlaya gelemiyor de.''
Emo eve dönerken Haşim de peşine takıldı ''kız Emo, kocana neredeydin bu halin ne demeyecek misin?''
Cevap vermedi eve varana kadar. Kapının çengelini kaldırarak açtı önce kendi geçti sonra adam. Tekrar Emo' ya doğru meyledip sardı kendine ''Vallahi günahsızım Emo, kara koyunun ak sütü gibiyim'' dedi ve bu sözü kullanmasıyla kadın tekrar ağlamaya başladı. Haşim saftı temizdi. Dediği gibi kara koyunun ak sütüydü de ya ben? Diye sordu içten içe kendine kadın.
O da adama sıkıca sarıldı, ağladı. Eli ayağı titriyordu. ''Neredeydin Haşim nerede? Kimsesiz karını aç kurtların arasına saldın da nerelere gittin?''
''Kimse bir şey mi dedi bir şey mi yaptı sana? ''
Emo başını olumsuzca salladı, cıkladı ''sen geldin ya bitti. Niye gidip gelmedin? Senin için başka karı aldı, kısır Emo' yu mu bekleyecekti dediler.''
''Kurban olsunlar Emo' ma bunu diyenler. Halim yamandı Emo imkanı olaydı da sana ulaşabileydim. Ne iz bilirdim ne dil. Akılsız başımı nereye vurduysam fayda vermedi. Dört yıl zindan da biçare halimle sana gelmeyi bekledim. Döndüm ama ömrümden ömür gitti, ya gelseydim de seni bulamasaydım?''
Emo titrek bir nefes alıp burnunu çekti. Adamdan ayrıldı, yeni tıraş olduğu belli olan yüzüne dokundu gerçekti, gelmişti. Başka kadına da gitmemişti... ya ben? dedi yine . Adama sadık kalamamıştı. Gül cemalli şeytan kanına girmiş kandırmıştı da rüsva etmiş ortalıkta da bırakmıştı. Kendisine bakan adama kaldırdı bakışlarını ''yok buradayım Haşim. Nereye gidecektim?''
''Ağabeylerin gelip aldı da yeniden başlıkla verdiler diye öldüm Emo. Beni ittin ya az önce içimden bir şeyler koptu . öksüz Haşim bitti dedim. Dönüp de seni göremesem kahrımdan ölürdüm.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜL CEMAL
General FictionEllili yıllarda; Suriye' den Türkiye' ye uzanan, sınır tanımayan bir aşkın hikayesi... Mahah ve Cemal'in hikayesi. işe yaramayan, her pis işte parmağı olan fakat köyün gözde bekarı, bıçkın delikanlısı Cemal... delikanlı dediğime bakmayın otuzuna da...